Rum Hükümetinin, 15 Temmuz 1974 tarihinde Yunan Cuntası'nın Kıbrıs’ta yaptığı darbenin yıl dönümünde, hem darbecileri hem de direnişçileri onurlandırmasına tepkiler sürüyor.
Rum hükümetinin, darbe sırasında Başkanlık Sarayı'na yönelik saldırı esnasında öldürülen komandoları, Ulaştırma Bakanı Aleksis Vafeadis aracılığıyla çelenk koyarak onurlandırmasına yönelik tepkilerin dün de sürdüğünü yazan Fileleftheros gazetesi, AKEL Genel Sekreteri Stefanos Stefanu’nun, EOKA-B tarafından darbe sırasında öldürülen Hristofi kardeşlerin dünkü anma töreni sırasında konuya yeniden atıfta bulunduğunu kaydetti.
Gazeteye göre Stefanu, “Birlik ve beraberliğin ne tarihsel gerçekliğin ihlal edilmesi, ne de unutkanlık üzerine inşa edilemeyeceğini” savunduğu açıklamasında, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis’in yaklaşımının ise birleştirmeyip, böldüğünü ifade etti.
Stefanu, dünyanın adil yönetilen hiçbir devletinde, demokrasinin bozulması faaliyetlerine katılan insanların kahraman olarak onurlandırılmadıklarını da belirtti.
Rum Yönetimi Başkanı ile diğer başka yetkililerin, Başkanlığa saldıranlara çelenk koyduğunda öfkelendiklerini dile getiren Stefanu, bunun yalnızca tarihin tahrif edilmesi değil, kahramanların anısına yönelik hakaret olduğunu da vurguladı.
Bunun gerek yaşayan, gerekse hayatını kaybeden tüm direniş savaşçılarına yönelik hakaret olduğunu dile getiren Stefanu, bunun kendileri tarafından hiçbir zaman kabul edilmesinin söz konusu olmadığını ekledi.
Gazeteye göre Rum Yönetimi Başkanı Nikos Hristodulidis ise geçtiğimiz Cumartesi yaptığı açıklamada, AKEL’in konuyla ilgili eleştirilerine yanıt vererek, darbeye karşı düzenlenen etkinliklere katılmasının, demokrasiyi korumak için mücadele eden herkes açısından itibar göstergesi olduğunu söyledi.
“Gerçekleştirdikleri mücadeleyle birlikte, sahip oldukları en önemli şeyi koruyanları onurlandırmak için burada olduğunu” dile getiren Hristodulidis “haksız olanı haklı çıkarmak, hain darbeye katılanların hepsini onurlandırmak için burada olmadığını” ifade etti.
Hristodulidis sözlerinin devamında “Kıbrıs halkını birleştirmek, birlikte yürümek, aynı zamanda herkes için bir numaralı hedef olduğunu düşündüğüm kurtuluş, işgalin sonlandırılması ve vatanın yeniden birleşmesini sağlamak için buradayım. Bunun için birlikte yürüyeceğiz” iddialarında da bulundu.
Rum hükümetinin darbecileri onurlandırmasının DİKO, EDEK ve DİPA partilerinin de tepkisine neden olduğunu yazan gazete, partilerin yaptıkları açıklamalarla duruma tepki gösterdiklerini belirtti.
Açıklamasında, 15 Temmuz’un direniş savaşçıları ve demokrasiyi savunanları anma ve onurlandırma günü olduğunu ifade eden DİKO, hain darbeye katılanların herhangi bir şekilde onurlandırılmasına karşı oldukları gibi, bununla hemfikir olmadıklarını aynı zamanda buna yönelik üzüntülerini dile getirdiklerini de belirtti.
EDEK partisi de açıklamasında özetle, darbecilerin onurlandırılmasının darbecilere ve Atina cuntasına “suçsuzluk kanıtı sunduğunu” ifade ederken, DİPA ise açıklamasında darbecilerin onurlandırılmasının kabul edilemeyeceğini ekledi.