Belçika'da yürütülen Avrupa Parlamentosu (AP) bağlantılı yolsuzluk, rüşvet ve kara para aklama soruşturması yaklaşık 1,5 aydır parlamentonun gündeminde.

Basının gündemde tutmasına rağmen Avrupa'da siyasetçilerin skandal konusunda çoğunlukla sessiz kalmaları, olayın üstünün örtülmeye çalışıldığı algısına yol açtı. Birçok siyasetçi ve liderin, AP'deki rüşvet ve kara para aklama soruşturması hakkında yorum yapmaması, skandala ilişkin açıklamada bulunanların da konuyu uzatmaması dikkati çekti.

Skandalın patlak verdiği ilk günlerde aralarında Almanya Başbakanı Olaf Scholz ve AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in de bulunduğu bazı siyasetçiler tepkilerini dile getirirken, sonrasında birçok siyasetçi konunun üzerinde durmadı.

İlk olarak 9 Aralık'ta dönemin AP Başkan Yardımcısı olan Yunan milletvekili Eva Kaili'nin Brüksel'de Belçika polisi tarafından gözaltına alınmasıyla ortaya çıkan skandal, aradan geçen 40 günde yeni isimlerin eklenmesiyle daha da büyüdü.

Kaili ile birlikte eş zamanlı olarak AP'da milletvekili asistanı olarak görev yapan erkek arkadaşı Francesco Giorgi, hukukun üstünlüğü konularında çalışan bir sivil toplum kuruluşunun yöneticisi Niccolo Figa-Talamanca ve AP'nin eski İtalyan milletvekillerinden Pier Antonio Panzeri tutuklanarak cezaevine gönderildi.

İki AP milletvekili İtalyan Andrea Cozzolino ile Belçikalı Marc Tarabella'nın da rüşvet aldıkları gerekçesiyle dokunulmazlıklarının kaldırılması için AP'de yasal süreç devam ediyor.

Bu kişiler Katar ve Fas'ın menfaatlerini AP'de savunmak için bu ülkelerden rüşvet almak, bunun için örgüt kurmak, alınan rüşveti aklamakla suçlandı.

Bu kişilerin gözaltına alınması sırasında ve sonrasında çeşitli noktalarda yapılan aramalarda desteler halinde ve bavullar içinde yüklü miktarda nakit para ele geçirildi. Paranın çoğunun Kaili ve Panzeri'nin evinde bulunduğu açıklandı.

Ele geçirilen nakit para miktarının 1,5 milyon avro olduğu bildirildi.

-Gün gün yaşananlar

12 Aralık'ta Yunanistan'da Kaili'nin ve eşinin gayrimenkul şirketinin faaliyetleri donduruldu ve şirket faaliyetleri mercek altına alındı. Kaili ile eşi, annesi, babası ve kardeşlerinin tüm mal varlıkları da donduruldu.

Aynı gün Katar, AP'nin bazı ekonomik ve siyasi kararlarını etkilemek için stratejik konumdaki kişilere rüşvet verdiği yönündeki iddiaları yalanladı.

AP de kendi iç soruşturmalarını başlattı. Parlamentoya kimlerin girebildiği, girenlerin kimler tarafından fonlandığı, bu kişilerin üçüncü ülkelerle ne tür ilişkileri olduğu konusunda soruşturma yürütüleceği açıklandı.

13 Aralık'ta AP'de yapılan oylamayla Yunan milletvekili Eva Kaili'nin başkan yardımcılığı görevine son verildi.

14 Aralık'ta Kaili'nin Yunanistan'daki avukatı, basına yansıyan fotoğraflardaki paraların sadece bir kısmının Kaili'nin evinde bulunduğunu, bu durumdan erkek arkadaşının sorumlu olduğunu ileri sürdü.

15 Aralık'ta basına yansıyan belgelere göre, Kaili'nin erkek arkadaşı Francesco Giorgi, soruşturmada verdiği ifadede, biri eski olmak üzere 3 AP milletvekilinin rüşvet aldığını, rüşvet ve yolsuzluk örgütünün lideri AP'nin eski İtalyan milletvekili Pier Antonio Panzeri olduğunu söyledi.

Aynı gün AP'nin şeffaflık için reforma gideceği, bu kapsamda milletvekillerinin mali deklarasyonlarının inceleneceği, parlamentonun ifşacıları koruma sisteminin güçlendirileceği, resmi olmayan tüm dostluk gruplarının yasaklanacağı, parlamentoya kimlerin girebileceğinin yeniden değerlendirileceği, üçüncü ülkelerle ilişkiler hakkında derin araştırma yapılacağı duyuruldu.

Yine 15 Aralık'ta AB Başsavcılığı, parlamento ödeneklerinde yolsuzluk yaptıkları şüphesiyle AP'nin iki Yunan milletvekili Eva Kaili ile Maria Spiraki'nin dokunulmazlıklarının kaldırılmasını talep etti.

16 Aralık'ta Yunanistan'da iktidarda bulunan Yeni Demokrasi Partisi, parti lideri ve Başbakan Kiryakos Miçotakis'in kararıyla Spiraki'nin üyeliği askıya alındı. Muhalefetteki PASOK ise Kaili'nin partiden istifa etmesini istedi.

20 Aralık'ta Kaili'nin ifadeleri basına yansıdı. Buna göre Kaili, erkek arkadaşı Giorgi'nin Panzeri ile bazı faaliyetler içinde bulunduğunu, yaşadıkları eve para dolu çantaların gelip gittiğini söyledi. Kaili'nin avukatı da müvekkili hakkındaki iddiaların sahte belgelere dayandırıldığını savundu.

22 Aralık'ta Kaili ilk kez hakim karşısına çıkarıldı. Ön duruşmada Kaili'nin tutukluluk süresi 1 ay uzatıldı.

29 Aralık'ta Kaili'nin Panama'daki bir bankada yüklü miktarda parasının bulunduğu, Yunan makamlarının bunu araştırdığı ileri sürüldü.

2 Ocak'ta AP Başkanı Roberta Metsola, Belçika makamlarının talebi üzerine iki milletvekilinin dokunulmazlığının kaldırılması için acil yasal süreç başlattı. Adı verilmeyen milletvekillerinin İtalyan milletvekili Andrea Cozzolino ve Belçikalı Marc Tarabella olduğu basına yansıdı.

12 Ocak'ta AP milletvekili Maria Arena, adı yolsuzluk soruşturmasında resmen geçmese de medya ve siyaset çevrelerinde hedef gösterildiği gerekçesiyle İnsan Hakları Alt Komitesi Başkanlığı görevinden ayrıldı.

16 Ocak'ta İtalyan mahkemesi, eski AP milletvekili Pier Antonio Panzeri'nin İtalya'da bulunan ve suç ortaklığı ithamında bulunulan kızı Silvia Panzeri için Belçika makamlarından gelen iade talebini kabul etti.

17 Ocak'ta Panzeri, Belçika savcılığıyla anlaşarak itirafçı oldu. Panzeri, "sınırlı bir hapis cezası karşılığında" kendisine isnat edilen suçlarla ilgili üçüncü kişileri de kapsayan önemli, açıklayıcı, doğru ve eksiksiz beyanlarda bulunacağını taahhüt etti.

18 Ocak'ta Panzeri'nin Belçika basınına yansıyan ifadelerine göre, eski İtalyan milletvekili, şu anda milletvekilliği yapan Belçikalı Marc Tarabella'ya nakit olarak 20 bin avroluk dilimler halinde toplam 140 bin avro civarında rüşveti verdiğini kabul etti.

-Kim kimdir: Skandalın yüzü Kaili

AP'deki yolsuzluk skandalında en çok konuşulan kişi Yunan milletvekili Eva Kaili oldu. Kaili, Yunanistan'daki merkez sol PASOK partisi ve AP'deki sosyalist grubun üyesiydi. 2014 ve 2019'daki seçimlerde AP milletvekili seçilen Kaili, Ocak 2022'de parlamentonun başkan yardımcısı oldu.

Medya ile iyi ilişkiler kuran ve siyasette yükselen bir isim olarak tanınan Kaili, skandaldan sonra hem başkan yardımcılığından hem de parti ve siyasi grup üyeliklerinden oldu.

Kaili'nin AP'de dijital gündem, siber güvenlik, yapay zeka gibi konularda çalışmasına rağmen Katar'a ziyaretler düzenlediği, parlamentoda Katar lehine çalışmalar yürüttüğü ileri sürüldü.

Soruşturma sırasındaki aramalarda Kaili'nin evinde nakit olarak 150 bin avro bulunurken, babası Aleksandros Kaili de Brüksel'deki bir otelde nakit parayla dolu çantayla yakalanmıştı.

Halen milletvekilliği süren Kaili'nin 7 bin 146 avroluk milletvekili maaşını almaya devam ettiği belirtiliyor. Kaili, şu anda Brüksel'deki Haren cezaevinde tutuluyor.

-Grubun lideri Panzeri

AP'deki skandalda adı geçen isimlerin birleştiği kişi ise eski İtalyan milletvekili Pier Antonio Panzeri.

Panzeri, 2019'da görevi bitene kadar sosyalist grup içinde 3 dönem milletvekilliği yaptı. Ardından Brüksel'de insan hakları ihlallerinin cezasız kalmamasını amaçlayan sivil toplum kuruluşu "Fight Impunity"i kurdu.

Panzeri'nin evindeki aramada 600 bin avro bulunduğu basına yansıdı. Soruşturmadaki diğer şüphelilerin ifadelerinde grubun lideri olarak Panzeri'yi gösterdiği belirtiliyor. Eski İtalyan milletvekilinin ülkesindeki eşi ve kızının da Panzeri ile birlikte hareket ettiği öne sürülüyor.

Panzeri, Belçikalı makamlarla anlaşarak itirafçı oldu. İsnat edilen suçları kabul ederek ayrıntılı bilgi verme karşılığında bir kısmı tecil edilecek 5 yıllık hapis cezasına razı olduğu belirtilen Panzeri de halen Brüksel'de tutuklu bulunuyor.

-Asistan Giorgi

Eva Kaili'nin hayat arkadaşı olarak bilinen Francesco Giorgi, yolsuzluk soruşturmasında Kaili ile birlikte gözaltına alınmıştı.

Kaili ile 2 yaşında bir kızları olan İtalya vatandaşı 35 yaşındaki Giorgi, 2009'dan beri AP'de milletvekili asistanı olarak önce Panzeri ardından Andrea Cozzolino ile çalıştı. Giorgi bu süre içinde hem Panzeri hem de Cozzolino ile birlikte AP'nin Kuzey Afrika ülkeleriyle ilişkilerini yürüten heyette görev aldı.

Basına yansıyan ifadelerinde Giorgi, Katar ve Fas'ın adının geçtiği iddialardaki rolünü kabul etti, Panzeri'nin yönetiminde Cozzolino ve Tarabella'nın rüşvet aldığını söyledi.

Giorgi'nin kız arkadaşı hakkında konuşmayarak onu aklamaya çalıştığı belirtiliyor. Avukatların ifadesine göre, Kaili buna rağmen Giorgi'nin suç örgütü üyeliğini kabul ederek kendisini de suç ortağı gibi gösterdiği gerekçesiyle "ihanete uğramış" hissediyor.

-Tanınmamış figür Talamanca

Kaili, Panzeri ve Giorgi ile tutuklu 4 kişiden biri de Panzeri'nin kurduğu STK ile aynı adresi kullanan "No Peace Without Justice" adlı başka bir STK'nin genel sekreteri Niccolo Figa-Talamanca.

Orta Doğu ve Kuzey Afrika odaklı olmak üzere insan hakları, demokrasi, hukukun üstünlüğü gibi konularda çalışmalar yürüten STK'nin başındaki Talamanca'nın AP çevrelerinde çok tanınmış biri olmadığı belirtiliyor.

Belçika makamlarınca kısa bir süre elektronik kelepçeyle serbest bırakılan Talamanca, daha sonra tekrar tutuklandı ve cezaevine gönderildi.

İtalyan Talamanca'nın özgeçmişinde İngiltere'de uluslararası hukuk eğitimi aldığı, bir süre Lahey'deki Eski Yugoslavya Uluslararası Ceza Mahkemesinde görev yaptığı bilgisi yer alıyor.

-Marc Tarabella

Soruşturmada sıkça adı geçen ancak gözaltına alınmayan iki milletvekilinden biri olan Belçikalı Marc Tarabella da 2004'ten beri milletvekili olarak AP'deki sosyalist grup içindeydi. Skandalın patlak vermesiyle sosyalistler içindeki üyeliği donduruldu.

Tarabella'nın adı soruşturmanın ilk günlerinde gündeme geldi. Polis, Tarabella'nın evinde arama yaptı. Arama sırasında AP Başkanı Metsola da Belçika yasaları gereği hazır bulundu. Aramada şüpheli bir durum olmadığı açıklandı.

Belçika makamlarınca dokunulmazlığının kaldırılması istenen Tarabella, AP'de Arap Yarımadası ile ilişkileri yürüten komitede yer alıyordu.

Panzeri'nin son ifadelerinde Tarabella'ya Giorgi ile birlikte rüşvet parası olarak 140 bin dolar verdikleri ortaya çıktı. Tarabella, avukatı aracılığıyla, masum olduğunu savunuyor ve dokunulmazlığının kaldırılmasını istiyor.

-Andrea Cozzolino

İtalya'dan AP'ye 2019'da seçilen Cozzolino da Kaili, Panzeri ve Tarabella gibi sosyalist grup içindeydi. Kuzey Afrika ülkeleriyle ilişkilerden sorumlu AP heyetinde yer alan Cozzolino, parlamentoda Giorgi ile çalışıyordu.

Giorgi, ifadelerinde Cozzolino'ya doğrudan suçlamalar yönelterek Tarabella gibi Panzeri üzerinden üçüncü ülkelerin çıkarlarını savunmak için rüşvet parası aldığını iddia etti.

Belçika makamları, Cozzolino hakkında bir suçlama getirmedi ancak dokunulmazlığının kaldırılmasını talep etti.

Editör: TE Bilisim