'Pandemi' ilan edilen koronavirüs salgınına karşı dünya genelinde eşi benzeri görülmemiş önlemler alınıyor.

İspanya'dan ABD'ye birçok hükümet virüsün yayılmasını önlemek için harekete geçti. Uluslararası seyahatleri kısıtlamanın yanı sıra, bazı ülkeler kendi sınırları içinde de insanların hareketlerine kısıtlama getiriyor ve kalabalıklara karışılmasını engellemeye çalışıyor.

Kamu sağlığı ve insan hakları uzmanları ülkelere, halk sağlığını korurken bireysel özgürlükleri ihlal etmemeleri için bu zor dengeyi doğru kurmaları uyarıları yapıyor.

Ülkeler, karantina ve tecrit dahil bu önlemleri nasıl uyguluyor?

Covid-19 salgınının başladığı Çin haftalar boyunca virüsün yayılmasını göğüslemeye çalıştı. Çin, başlarda virüse karşı mücadelede zayıf kalmakla eleştirildi. Pekin yönetimi, salgını ciddiye almamakla suçlandı.

Çin'de koronavirüs nedeniyle ölenlerin sayısı 41'e yükseldi, on kent karantinada

Durum kötüleşince salgının çıktığı ve ülkenin en büyük şehirlerinden biri olan Vuhan'da ilk olarak tecrit uygulaması başlatıldı. Toplu ulaşım kısmen kapatıldı ve başka bölgelerde normal seyrinde devam etti bu da on milyonlarca kişiyi etkiledi.

Salgın hakkında internette bilgi paylaşmaya çalışan en az iki yurttaş gazetecinin kaybolduğu haberleri geldi.

Sokaklarda vücut ısısını ölçen kontrol noktaları oluşturuldu. Bazı bölgelerde insanları bulundukları binalarda tutmak için kapıya güvenlik görevlileri yerleştirildiği bildirildi. Çin, insanların hareketlerinin kısıtlanmasına yardım ve kamu sağlığını takip edebilmek için geniş çaplı gözetleme sistemini kullanmakla suçlandı.

Durum düzelmeye başlayınca Çin'de de hayatın yavaş yavaş normale döndüğünün işaretleri görülmeye başlandı. Ama İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW) gibi bazı kuruluşlar, Dünya Sağlık Örgütü'nün (WHO) Pekin'in salgınla mücadelesine yanıtını 'insan hakları, sansür gibi uygulamaları meşrulaştırdığı' gerekçesiyle eleştirdi.

Çin'den sonra en kötü durum İtalya'da

Son haftalarda durumun hızla kötüleştiği İtalya, Çin'den sonra koronavirüs salgınının en sert vurduğu ülke oldu. Virüsün yayılmasını durdurmak için günlük hayata kademeli olarak bazı kısıtlamalar getirildi. İlk olarak ülkenin kuzeyinde seyahat uygulamaları başlatıldı, daha sonra bu uygulama ülke geneline yayıldı.

İtalyan hükümeti 60 milyon nüfusuna mümkün olduğu kadar evde kalmaları tavsiyesinde bulundu. Halk yalnızca, gerekli malzemelerin alınması gibi acil ihtiyaç halinde dışarıya adım atabiliyor. Dışarıya çıktıklarında da seyahat gerekçelerini gösteren bir form taşımaları gerekiyor. Bu kurallara uymayanlar da 206 euro'ya kadar para cezası ve hatta hapis cezasıyla karşı karşıya kalıyor.

İspanya'da da halka tecrit uygulaması başlatıldı. Zaruri görülmeyen mekanlar kapatıldı, halka ancak ihtiyaç durumunda evlerinden çıkmaları söylendi.

İspanya Başbakanı Pedro Sánchez, ülke tarihinin yakın geçmişinde ikinci defa olarak ulusal acil durum ilan etti. Başbakan, İspanyol halkına 'fedakarlıklarda bulunmaları gereken çok zor haftalarla' karşı karşıya kalacaklarını söyledi.

İspanya'da halkın toplanmasına engel olmak için güvenlik görevlileri ve ordunun konuşlandırıldığı haberleri geldi. İspanyol medyasına göre ülkedeki evsizlerin korunması ve barınmalarını sağlamak için de silahlı kuvvetler devreye girdi.

Bazı ülkeler de virüsün yayılmasını engellemek için ağır yaptırımlar uygulamaya başladı. Suudi Arabistan, ülkeye girerken sağlıkları ve seyahatleri hakkında doğru bilgi vermeyenlere 133 bin dolara kadar para cezası uygulanacağını duyurdu.

Bazı ülkeler hava ve kara sınırlarını kapatıp ülkeye girişleri tamamen yasakladı. Bazı ülkeler ise ülkeye girenlere mecburi 14 gün karantina uygulaması ve oteller gibi özel konaklama alanlarında kendilerini tecrit etmeleri kuralı getirildi.

Avustralya'da tecrit kurallarına uymayanlar ağır cezalarla ve hatta bazı bölgelerde hapis cezası tehdidiyle karşı karşıya. En yüklü miktarda para cezası Batı Avustralya'da uygulanıyor, kural ihlallerinin cezası 50 bin dolara kadar çıkıyor.

Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern bireysel tecrit kurallarına uymayanlara ceza verileceğini ve ülkeden gönderilebileceklerini söyledi. Ardern, "Eğer buraya geliyorsanız ve bireysel tecrit taleplerimize uyma niyetiniz yoksa samimi olarak söylüyorum burada istenmiyorsunuz, sınır dışı edilmeden ülkeyi terk etmelisiniz" dedi.

ABD'de, Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezi (CDC) görevlilerinin ülke dışından girişleri engelleme ve eyaletler arası hastalıkların yayılmasını önleme için yetkileri var.

Bu yetkiler kapsamında, Vuhan'dan ülkeye giren Amerikalılar California'da bir askeri üste mecburi karantina altına alınmıştı.

CDC, vatandaşların sağlıklarının korunması için, eyaletlerin kendi sınırları içinde görevli yerel yönetim yetkililerinin de 'polislik faaliyeti' yetkileri bulunduğunu söyledi. Bazı eyaletler günlük yaşamı etkileyecek bazı ek kısıtlamalar getirdi. Bu kısıtlamalar arasında 50'den fazla kişinin bulunacağı etkinliklerin yasaklanması da dahil.

ABD'de kurallara uymayanların sorun çıkardığı bazı vakalar da yaşandı. Kentucky'de bir kişi kendisini tecrit etmeyi reddetti. Yerel medyanın aktardığına göre bu kişiyi evinde tutmak için evinin kapısına polis yerleştirildi.

Editör: TE Bilisim