Fileleftheros TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun, Rum yönetimi tarafından “Kıbrıs sorununun Mart ayına kadar buzdolabına konulmak, ardından da ekspres bir prosedür istendiği” Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’ın son dönemdeki açıklamalarının da Türkiye’nin “bu isteğiyle” tamamen örtüştüğü şeklinde oluduğunu haber verdi.

Manşete çektiği haberinde Çavuşoğlu’nun ‘Biz artık laf olsun diye müzakereye oturmak zaman kaybıdır diyoruz” sözlerini öne çıkaran gazete “Ankara, Kıbrıs  sorununu Türkiye’de yapılacak  seçimlere kadar buzdolabına koymak istiyor. Türk tarafı, zaman kazanmayı umuyor” yorumunu yaptı.

Gazete Çavuşoğlu’nun “Sonuç odaklı olsun. Artık kaybedecek enerjimiz yok, ne olacaksa olsun”  sözlerini ise “Türkiye Kıbrıs sorununu Mart ayındaki seçimlere kadar buzdolabına koymak, seçimlerden sonra ise olguları, ekspres bir  prosedüre yönlendirmek istiyor” şeklinde yorumladı.

Politis Çavuşoğlu’nun, “Mevlüt Takvim İstiyor… ‘Enerji Harcamayalım’” başlığıyla birinci, “Ne Olacaksa Olsun” başlığıyla da iç sayfasında detaylandırdığı açıklamasını,  TC Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri’nin Doğu  Akdeniz’de, Türkiye ve Kıbrıslı Türkler olmadan yapılacak enerji planlarının sürdürülebilir olmayacağı açıklamasıyla da harmanladı.

Haberi “Çavuşoğlu: Kıbrıs Sorununda Ne Olacaksa Olsun”  başlığıyla aktaran Haravgi AKEL’in “uzlaşılmış çözüm çerçevesinden uzaklaşmanın tehlikesine” dikkat çekerek Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastaiadis’i eleştirdiğini yazdı.

ANASTASİADİS’İN “ÇELİŞKİ VE GERİLEME SİCİLİ KABARIK”

Habere göre AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu “Sayın Anastasiadis, Kıbrıs sorununda ne söylemeleri gerektiği konusunda başkalarına, öfkeli bir üslupla ders vermeye çalışıyor” dedi, şunları ekledi:

“Bütün süreç boyunca çelişkilerle ve gerilemelerle hareket etti. Bu yeni değil, her zaman böyleydi ve kabarık icraat sicili ile  başkalarına ders vermeye çalışıyor. Son yıllarda ne kadar değiştiğini kendine sormalı. Çözüm tamamen bize veya başkana bağlı değil”

TC Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu’nun “ne istediğinize karar verin, biz görüşmeye hazırız” dediğini hatırlatan Kiprianu Çavuşoğlu’nun, güvenlik konusunu görüşmeye hazırız dediğini ancak hangi noktaya kadar ulaşmaya hazır olduğunu netleştirmediğine işaret ederek şu uyarılarda bulundu:

“Biz, müzakerelere gidelim diyoruz. Uzlaşılmış çerçeveyi sorgular ve  Kıbrıs sorununun başka bir zeminde görüşülme ihtimalinin yerleşmesine izin verirsek, Türkiye’nin hedeflerine hizmet etmiş oluruz. Uzlaşılmış  çerçeve değişirse  bunun, üniter devlet çerçevesinin yerine geçeceğini zannetmek saflıktır.”

“ANASTASİADİS SİYASİ PARTİLER YERİNE BAŞPİSKOPOS İLE İSTİŞARE EDİYOR”

Kiprianu Anastasiadis’in kritik ve belirleyici dönemlerde siyasi partiler yerine Rum Ortodoks Kilisesi  Başpiskoposu II. Hrisostomos’la istişare etmeyi seçtiğini de kaydetti.

AKEL Genel Sekreteri “BM Başkan’ın bazı yeni fikirler sunduğunu söyledi. Başpiskopos Başkan’ın BM Genel Sekreteri’ne sunduğu yeni tezlerden haberdardı. Başpiskopos çıktı ve yeni gelişmeleri açıkladı. Bu,Sayın Anastasiadis’in neye öncelik verdiğini gösteriyor. Kıbrıs sorununun meselelerini nasıl göğüsleyeceğine değil, Kıbrıs  toplumu üzerinde etkisi olan kişilerin desteğini almaya öncelik veriyor.”    

II. Hrisostomos’un “müzakereler her derde deva değil” sözünü yorumlarken, zaman zaman Kilise’nin başı olarak sahip olması gereken bilgeliğe uymayan açıklamalar yaptığını kaydeden Kiprianu partisinin, Rum müzakere heyetinden çekilmesini de “AKEL, Kıbrıs sorununun uzlaşılmış çözümünden uzak kararları onaylayan bir organda yer alamaz”  diyerek izah etti.

DİSİ’YE GÖRE “ANASTASİADİS’İN DÜŞÜNCESİ SİYASİ EŞİTLİĞİ İPTAL ETMEZ”

Öte yandan Alithia “Başkan’ın Düşüncesi Siyasi Eşitliği İptal Etmez” başlıklı haberinde  DİSİ tarafından dün yayımlanan açıklamada Anastasiadis’in önceliğinin “Kıbrıs’ın bütün sakinlerine güvenlik ilhamı verecek ve iki toplum arasında güven şartları yaratacak işleyebilir bir anlaşma olduğunu” öne sürdü.

Açıklamasında, “çözümün işleyebilirliği çok önemli bir unsurdur, bunu hepimiz anlıyoruz ve Başkan’ın düşüncesi siyasi eşitliği iptal etmez” diyen DİSİ  etkin katılımın, Guterres  Çerçevesi’nin 6 parametresinden biri olduğuna işaret etti.

Editör: TE Bilisim