Güney Kıbrıs’a cuma günü ziyaret gerçekleştiren  ABD Dışişleri Bakanlığı Enerji Konularından Sorumlu Bakan Yardımcısı Francis Fanon’un Rum Haber Ajansı’na (KİPE) açıklamalarda bulunduğu belirtildi.

Alithia gazetesine göre  ABD Dışişleri Bakanlığı Enerji Konularından Sorumlu Bakan Yardımcısı Francis Fanon, “ABD’nin, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, kendi MEB’indeki doğal kaynakları geliştirmesi hakkını destekleme konusundaki taahhüdüne bağlı kaldığını” ifade etti.

Fanon, ABD’nin ayrıca iki toplumu, kapsamlı bir çözüm ve bu zenginlik madeninden olan gelirlerin adil bir şekilde paylaştırılmasının garanti altına alınması için çalışmaya devam etmeleri konusunda cesaretlendirdiğini belirtti.

ABD’nin Doğu Akdeniz bölgesine müdahil olmak istediğini belirten Fanon, bu bölgesel işbirliğinin daha hızlı ilerlemesi amacıyla, kendisinin gelecek yıl içerisinde de Ada’ya dönmeyi planladığını söyledi.

Bir soru üzerine Fanon, ziyaretinin amacının, özellikle enerji alanındaki bölgesel yaklaşımı daha iyi anlamak olduğunu belirtirken ABD’nin, bölgedeki tüm taraflarla işbirliği yapmayı istediğini ifade etti.

Doğu Akdeniz’in, bölge olarak, bağlı bulunduğu departmanın, önceliği olduğunu ifade eden Fanon, bölgesel bazda enerji işbirliğinin, enerji güvenliğini, kalkınmayı, bölge ülkelerinin ekonomik refahını geliştirmesini nasıl ileriye götürebileceği konusunda başlangıç aşamasında olduklarını belirtti.

Fanon, enerji güvenliği ve kaynakların ve enerji koridorlarının değişmesine muhtemel katkı koyma açısında Doğu Akdeniz’in önemini de vurguladı.

Fanon, bir on yıl önce  hiçbir enerji kaynağına sahip olmayan ülkelerin şimdi enerji ihracıyla uğraştığını belirterek İsrail’in, Ürdün ve Mısır’a doğal gaz ihraç etmesini örnek olarak gösterdi.

Enerjinin, bölgedeki işbirliği açısından katalizör olacağına da inandığını söyleyen Fanon, bunun, dış siyasete de olumlu sonuçlar getireceğine inandığını belirtti.

Rum Enerji Bakanı Yorgos Lakkotripis ile cuma günü gerçekleştirdiği görüşmeden de söz eden Fanon, iki ülke arasındaki işbirliği fırsatları, enerji kaynaklarının geliştirilmesi için gerekli olan zaman, artan yatırımların cezbedilmesi koşulları ve Güney Kıbrıs’a duyulan ilgi   hakkında  konuştuklarını söyledi.

Şirketlerin nereye yatırım yapacağının, sadece jeolojik açıdan değil  zemin üzerinde ne olduğu konusundan belirlendiğini söyleyen Fanon, şirketlerin, öngörülebilirlik, iş güvenliği şeffalık, hukuk devleti ve bozulmayan anlaşmalara gereksinimi olduğunu belirtti. 

Güney Kıbrıs’ın sıvılaştırılmış doğal gaz (LNG) ithal etmesi çabasına ilişkin olarak Fanon, seyahatinin sona ermesinin ardından, Güney Kıbrıs’ta var olan çeşitli fırsatlar konusunda Amerikan şirketlerini bilgilendireceğini ayrıca Amerikan sanayinin, Güney Kıbrıs’ı, müteşebbislere açık olduğu ve LNG ithal terminalinin kurulması pazarı olarak bilmesini garanti altına alacağını söyledi.

Güney Kıbrıs’ta, büyük bir keşfin olması durumunda, ihracat için  bütünlüklü bir LNG terminali kurulmasına ilişkin bir soru üzerine Fanon, ABD’nin bu ihtimali de yakından takip edeceğini ancak bunun, şirketlerin ve Rum Hükümeti’nin alması gereken ticari bir karar olduğuna da dikkati çekti.

Bir başka soru üzerine Fanon, Doğu Akdeniz’in hesaba katılabilir bir doğal gaz ihracatçı haline gelmesi ümidini dile getirdi.

Editör: TE Bilisim