Kayıp Şahıslar Komitesi (KŞK) Rum üyesi Leonidas Pandelis, 1963 Kıbrıslı Türk ve 1974 Kıbrıslı Rum kayıplar hakkında bilgisi olanların, “hiç tereddüt etmeden” kendilerine ulaştırması çağrısı yaptı.
Alithia Pandelis ile yaptığı söyleşiyi, KŞK Rum üyesinin “Bekleyen Kayıp Ailelerinin Hatırı İçin… Kayıplar Konusunda Zaman En Büyük Düşman çünkü Şahitler Yok Oluyor, Hayatta Olanların Anıları da Bozuluyor” sözlerini başlık yaparak yayınladı.
Gazeteye göre, KŞK ekiplerinin çalışmalarının yeni tip koronavirüs nedeniyle 73, yaz dönemindeki hava sıcaklığı nedeniyle de 20 gün kadar sekteye uğradığına işaret eden Pandelis 2007’de bu çalışmalara başladıklarında ellerinde bulunan 2 bin kişilik kayıp meselesinin yarısını, kimlik tespitiyle birlikte tamamladıklarını anlattı. Şu anda laboratuvarda kimlik tespiti çalışmaları devam eden 200 kişiye ait kalıntı bulunduğunu da söyleyen Pandelis, bu kalıntılardan bazılarının kayıplarla alakalı olmamakla birlikte bulundukları yerler nedeniyle incelenmeye değer görülen kalıntılar olduğunu söyledi. 
1963’ten bu yana 56, 1974’ten bu yana da 46 yıl geçtiği hatırlatıldığında “zamanın en büyük düşmanları olduğuna” işaret ederek “bir yandan şahitleri yitiriyoruz, öte yandan hayatta olanların anılarında –yaş itibarıyla- bozulmalar oluyor, hakkında şahadet edindiğimiz yerler de değişiyor” dedi.
Pandelis eski Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis tarafından iki halka KŞK’ya bilgi verilmesi yönünde çağrı yapılmasına rağmen bilgisi olanların, paylaşmada tereddütlü olduklarının görüldüğü kanaatini “bilgi akışı var ancak bilgisi olanlardan bazıları hala konuşmakta tereddüt ediyor” diyerek doğruladı.
“Tereddüdü haklı gösterecek hiçbir sebep yok. KŞK verilen bilgileri dikkatli kullanıyor ve hiçbir şahit,  bilgi vermiş olmasının sonuçları ile karşılaşmıyor. Kimileri anonim olarak bilgi verdi, kimileri güvendiği üçüncü bir kişi aracılığıyla ulaştırdı” diyen Pandelis, bilgi verilmesi çağrısını yineledi. 
Leonidas Pandelis, kapalı Maraş’ta kayıp mezarları bulunduğuna dair birkaç gün önce basına yansıyan bilgilerin, uzun zamandır KŞK’nın elinde bulunan bilgiler olduğunu ancak bu bilgilere dayanarak hareket edemediğini söyledi. 
“İki tür bilgi var” izahında bulunan Pandelis şöyle devam etti: “Mağusa’nın Türk askeri tarafından alındığı 14 Ağustos 1974’ten önce yapılmış, hem kayıplarla hem de ölülerle ilgili gömüler ve BM kaynaklı, Mağusa’nın alınmasından sonra Barış Gücü İsveç kontenjanı mensupları tarafından toplanan ve çoğu kayıplarla ilgili olan gömüler. Başlıca ilgi noktası Stavros Mezarlığı’dır ancak başka ilgi noktaları da var. Orası askerî bölge olduğundan erişim zorluğu devam ediyor. En kısa zamanda bu bölgenin de araştırmalarımıza eklenmesini talep etmek niyetindeyiz.”

Editör: TE Bilisim