ABD Dışişleri Bakanı Mike Pompeo’nun da katılımıyla Kudüs’te düzenlenen Güney Kıbrıs-Yunanistan-İsrail üçlü zirvesinin AKEL ile Rum hükümeti arasında çatışmaya neden olduğu haber verildi.

Fileleftheros “Dış Politika Yüzünden Çatışma… AKEL Halüsinasyonlardan Söz Ediyor Hükümet Kıbrıs’ın Güçlenmesi İçin Cevabını Veriyor” başlıklı haberinde, AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun önceki günkü eleştirel açıklamasına Rum Sözcü Prodromos Prodromu’nun dün cevap verdiğini ancak AKEL’in, Prodromu’yu Kiprianu’nun söylediklerini çarpıtmakla suçladığını yazdı.

Habere göre AKEL tarafından yapılan yazılı açıklamada “Sözcü, AKEL Genel Sekreteri’nin açıkça ortaya koyduğu tutumu ya anlamıyor veya verecek cevabı olmadığından maksatlı şekilde çarpıtıyor” ithamında bulunuldu.

AKEL’in, sözde “Kıbrıs Cumhuriyeti”nin uluslararası toplumdaki dayanaklarını güçlendirmek maksadıyla alınan her inisiyatifi kutladığı kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Ancak, son üçlü zirvedeki gibi görüşmelerle, Türkiye’nin bu meydan okumaları ve saldırganlığına karşı durulduğu düşüncesi bir yanılsamadır. Bu yanılsamasının kamuoyuna işlenmesinde  biz yokuz. Hükümet edenler, Türkiye’nin  kabul edilemez eylem ve tahriklerini göğüslemek için ‘sihirli düğme’ aramak yerine dikkatini, uluslararası toplumu niyetimiz konusunda ikna edecek şekilde Kıbrıs sorununa çözüm için özlü müzakerelerin yeniden başlamasına odaklasa iyi eder.”

Rum Sözcü AKEL’e cevaben, genel kabule göre son yıllarda uyguladıkları metotlu dış politika ile ülkenin uluslar arası konumunu çok güçlendirdiklerini söyleyen Prodromu, şunları ekledi:

“Gerek üçlü işbirliği dokusuyla, gerek ABD ve Fransa gibi önemli ortaklarla ilişkilerimizi stratejik düzeye yükselterek, gerekse Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenlik haklarına AB’den ortaklarımızdan aldığımız net destekle uluslararası dayanaklarımızın ve Türkiye’nin maharetleri karşısında durma olanağımızın arttığı ortadadır.”

Prodromu Türkiye dışında, bütün uluslararası toplumun  Rum yönetiminin “haklarının ve enerji programının lehinde görüş belirttiği görüşünü ortaya koyarak “üçlü işbirlikleriyle Kıbrıs’ın konumu, güçleniyor, Türkiye de izole oluyor” dedi.

Rum siyaset dünyasının tamamının Anastasiadis hükümetinin üçlü ittifaklar ve genel enerji diplomasisini ülkenin konumunu güçlendiren bir strateji olarak desteklerken AKEL’den aykırı sesler çıktığını söyleyen  Prodromu “AKEL, Türkiye mantık ölçüsü olmayan tavrını geliştirmeyi sürdürdüğü bahanesiyle  uluslararası dayanaklarımızı sıfırlamakta tereddüt etmiyor. AKEL, Türkiye’nin eylem ve meydan okumalarını derhal durduracak etkin bir yöntem, sihirli bir düğme biliyorsa, bassın da görelim.”

Öte yandan EDEK Başkanı Marinos Sizopulos, Rum yönetiminin tek yanlı ilan ettiği Münhasır Ekonomik Bölge’de (MEB) daha çok doğal gaz yatakları bulunmasının, terminal inşa edilmesi ve bölgesel enerji merkezi haline gelme perspektifini önemli ölçüde güçlendireceği görüşünü dile getirdi.

Sizopulos partisinin ilk andan itibaren EastMed doğal gaz boru hattı kurulması projesinden yana tavır koyduğuna dikkat çekerek şunları söyledi:

“ (EastMed’in) Türkiye’yi bu enerji istifadesinden dışlayacak, aynı zamanda da AB’ye enerji yeterliği sağlayacak ve AB’deki önemli ülkelerin yatakları değerlendirme güvenliğindeki rol ve paylarını içselleştirecektir. Tam da bu yüzden, yalnız ekonomi ve enerji politikası açısından değil,  öncelikle Kıbrıs Cumhuriyeti’nin jeostratejik rolünün yükseltilmesi düzeyinde de bu iki seçenekten hangisinin Kıbrıs’ın daha çok çıkarına olduğu ciddiyetle incelenmeli.”