Rum Bakan'dan Türkiye'ye : "Uluslarası hukuk, alakart değildir"

Türk savaş donanmasının Kıbrıs’ın batısında doğal gaz arayan çeşitli ülkelere ait yedi gemiyi engellediği konusunda “Yeni Şafak” gazetesinin ilk sayfasında yayınlanan metinle ilgili bir soruyu yanıtlayan Rum Dışişleri Bakanı Nikos Christodoulides uluslarası hukukun alakart olmadığı yanıtını verdi.

Christodoulides “söz konusu yazı ve Türk tarafınca devam eden günlük açıklamalar, hedeflenen ülke nüfusu arasında panik yaratma hedefli karma tehditlerden başka bir şey değildir. Tüm bunların amacı egemenlik haklarıyla ilgili çelişkili bir görüntü oluşturmak ve aynı zamanda Kıbrıs Münhasır Ekonomik Bölgesinde faaliyet gösteren şirketler arasında şüphe oluşturmaktır”.

Basında yayınlanan yazıda uluslararası hukuktan bahsedildiğine değinen Christodoulides "uluslarası hukukun alakart olmadığının” altını çizdi. Bakan uluslararası hukuktan söz edenlere "Kıbrıs Cumhuriyeti’nin, uluslararası hukuk ve 1982 Deniz Hukukuyla ilgili Anlaşmalar temelinde, Münhasır Ekonomik Bölgelerinin sınırlandırılması görüşmelerine başlamak için Türkiye’ye açık bir daveti olduğunu hatırlattı”.

Herkese, belli sorunlar yaratmak amacıyla yaptıkları açıklamalarla ilgili dikkat etmeleri çağrısında bulunarak her yöne ve herkese yeniden “uluslarasın hukukun alakart” olmadığı mesajını gönderdi.  

Dışişleri Bakanı, geçen pazartesi gerçekleştirilen AB Dış İşleri Konseyinde tartışılan başlıca konulardan bir tanesinin de "yaklaşık tüm AB üyesi devletlerin göğüslediği yanlış bilgi, yanlış haber, karma tehditler gibi konular ve Avrupa düzeyinde koordineli eylem yollarıyla bu tür sorunlarla başa çıkmak” olduğunu açıkladı.

Christodoulides tartışmanın ana sonuçlarından bir tanesinin de üçüncü ülkeler tarafından bu tür yaklaşımların ve açıklamaların devam edeceği yönünde olduğunu söyledi ve "en önemlisi de AB üyesi bir devlet olarak, özel alanla işbirliği içinde, medyayla işbirliği içinde, dünyayı bilgilendirmek ve toplumu bu tür ifadelerin hedefinin ne olduğunu  anlamaları için eğitmektir” dedi.
 
Dışişleri Bakanı basın çalışanlarına ve kamu tartışmalarına katılan herkese bu tür açıklamaları tekrarlamaktan ve korumadan kaçınmaları için açık çağrıda bulundu.