Kıbrıs sorunuyla ilgili üçlü ve beşli görüşmelerin, pratikte Kıbrıs sorununun hareket edeceği yönü göstereceği belirtildi.

Fileleftheros gazetesi “İki Kritik Randevu- Görüşmeler Niyetlerle Alakalı Test” başlıklarıyla manşetten ve iç sayfadan yer verdiği haberinde, 25 Kasım ile (elde edinilen bilgilere göre) 20 Aralık’ta gerçekleştirilecek olan görüşmelerin, Kıbrıs sorununun kaderini belirleyeceğini ileri sürdü.

Kıbrıs sorununun günlüğüne iki kritik randevunun not edildiğini ve bunların birçok yönden özellikle BM tarafından gösterilen çabaların kaderini belirleyeceğini savunan gazete, iki liderin ilk görüşmede, gayri resmi bir beş taraflı görüşmenin toplanmasına yol açacak olan ilerleme arayışıyla, Kıbrıs sorununda atılacak bir sonraki adımları görüşeceklerini belirtti.

“Elde edinilen bilgilere göre, Berlin ve 25 Kasım’dan sonra, müdahil tarafların günlüğüne not edilmiş olan bir sonraki tarihin ise 20 Aralık olduğunu” ileri süren gazete, nihai tarihin Berlin görüşmesinden sonra belirleneceğini ve muhtemel buluşma yerinin de İsviçre olacağını iddia etti.

Gayri resmi beş taraflı görüşmenin amacının referans şartları üzerinde anlaşmaya varılması olacağını ifade eden gazete, Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres’in 25 Kasım’da yapılacak olan görüşmede referans şartları üzerinde bir anlaşma yapmak isteyeceğini, fakat konunun özünün gayri resmi beş taraflı görüşmeyi meşgul edeceğini belirtti.

Öte yandan Türkiye’nin, iki liderin görüşmesinin kendi rızasının ardından gerçekleşeceğini çeşitli yollarla açıklığa kavuşturduğunu iddia eden gazete, Türkiye’nin buna paralel olarak, varılan herhangi bir anlaşmanın, kendisinin de huzurunda, bir diğer ifadeyle beş taraflı bir görüşme çerçevesinde olacağına netlik kazandırdığını öne sürdü.

Haberde, Rum kesimi açısından, gerek Kasım, gerekse daha sonra Aralık ayında yapılacak olan “görüşmelerin başarısının anahtarının, Türk tarafının tutumu olmayı sürdürdüğü” de ifade edildi.

PRODROMU

Gazeteye göre Rum Hükümeti Sözcüsü Prodromos Prodromu ise dün yaptığı açıklamada, Türkiye’nin tutumu ve değişime dair bir belirti olup olmadığı sorusuna yanıtında, bunun kendileri ve muhtemelen BM tarafından geriye kalan sürede görüleceğini söyledi.

Kendileri açısından söyleyebilecekleri şeyin, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in 25 Kasım’daki görüşmeye, müzakerelerin yeniden başlamasına ilişkin koşullar meydana getirilmesi için açık bir siyasi irade ve istekle gideceği olduğunu belirten Rum sözcü, ancak bunun Türk tarafı özellikle de Türkiye’ye bağlı olduğunu ileri sürdü.

25 Kasım’dan sonra ne olmasını beklediği ve bir sonraki adımların ne olacağı konusundaki bir soruya karşılık ise Prodromu “acele etmeyelim” ifadesini kullanarak, şu an önlerinde 25 Kasım görüşmesinin bulunduğunu ve “bunun Anastasiadis’in tüm geçmiş dönemde istediği bir şey olduğunu” öne sürdü.

“BM Genel Sekreterinin inisiyatifinin neyse ki gelişme halinde olduğuna” işaret eden Prodromu, Guterres’in, sonrasında da buna uygun hareket etmesini umduklarını söyledi.

Prodromu, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, Guterres çerçevesi ve Kıbrıs’ın güvenliği boyutundan da faydalanılarak, BM kararları temelinde bir çözüm ve elbette müzakereler aracılığıyla tüm Kıbrıslıların yararına olacak olan karşılıklı kabul edilebilir bir anlaşma bulunmasını istediklerini birçok kez yinelediğine de işaret etti.

Prodromu “yakın gelecekte Türkiye’nin uluslararası hukukla yüzleşmeye, Kıbrıs’ın özgürlüğüne ve Kıbrıslıların insanlık haklarına saygı duymaya aynı zamanda özlü müzakerelere katılmaya iradesi ve cesareti olup olmadığının ortaya çıkacağını” da iddia etti.

Prodromu “Kıbrıs Türk tarafının da gerçekten hala Kıbrıs menfaatleri temelinde müzakere etme fırsatı olup olmadığının ortaya çıkacağını” da ileri sürdü.

Gazeteye göre Prodromu “Astromerit’te” (Bostancı) düzenlenen bir anma etkinliğinde yaptığı konuşmada ise “bu büyük çabada güçlerini birleştirmeleri gerektiğini” söyleyerek, Türkiye’ye yönelik eleştirel söylemlerini sürdürdü.

ANASTASİADİS’İN YURT DIŞI TEMASLARI

Bu arada gazete, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in 11-13 Kasım tarihleri arasında  Vatikan’ı, 19-22 Kasım tarihleri arasında da Paris’i ziyaret edeceğini haber verdi.

Öte yandan Haravgi gazetesi haberinde, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, BM Güvenlik Konseyinin isteği üzerine 15 Kasım tarihine kadar BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’e sunacağı ve Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin çabalarda kendisi tarafından yapılan hareketler ve eylemlerle ilgili olacak olan notun hazır olduğunu yazdı.

Gazete “elindeki bilgilere dayanarak, notun, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’yla yapılan görüşmeler ve referans şartlarıyla ilgili olarak 9 Ağustos’ta varılan anlaşmanın mantığında hareket ettiğini” ekledi.

Haberde, BM Genel Sekreterinin Kıbrıs için atadığı geçici özel danışmanı Jane Holl Lute’un Kasım ayının ikinci yarısında Kıbrıs’a geleceğine de yer verildi.

GAZETE BAŞLIKLARI

Haber Alithia gazetesinde “Üçlü Görüşme ve Sonrasında Ne?- Berlin Yeni Gelişmelerin Kıvılcımı Veya Çabanın Bunun Ardından Sona Ermesi”, Haravgi’de “Referans Şartları Üçlü Görüşmede Kilitleniyor- Lute’un da Bekleyişi İçerisinde Rum Kesimi Bunu Umut Ediyor- Lute’tan Garantörlerle İstişareler”, Politis’te ise “İlerleme Türk Tarafına Bağlı- Prodromu 25 Kasım Işığında Kıbrıslı Rumların İradesinin Belli Olduğunu Söylüyor” başlıklarıyla yer aldı.