Kıbrıs sorununun, gelen ay yapılacak gayriresmî konferansla eski bilindik hareketliliğine geri dönmeye hazırlandığı ve gelen hafta ısınma turlarının başlayacağı; ancak 2017’deki hareketliliğin yaşanıp yaşanmayacağı konusunda değerlendirme yapmak için henüz erken olduğu belirtildi.
Fileleftheros gazetesi, tarafların atılacak adımlarla ilgili ön hazırlıklarını yapmaya başladığını ve Rum Yönetimi ile Yunanistan’ın, Yunanistan Başbakanı Kiriakos Miçotakis’in Güney Kıbrıs’a yapacağı kısa ziyarette, gayriresmî konferansta izleyecekleri adımları koordine edeceklerini yazdı.
Gazete, KKTC ile Türkiye’nin, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun KKTC’ye gerçekleştirdiği ziyarette kendi süreçlerini belirlediklerini kaydederken, İngiltere’nin de Dışişleri Bakanı Dominic Raab’ın bugün adada yapacağı temaslarla sürece müdahil olacağını ve bu temasların, İngiltere’nin niyetiyle ilgili fikir vereceğini belirtti.
PAPADOPULOS: “ANASTASİADİS KONFEDERASYONA ATIFTA BULUNUYOR”
Gazete, bir diğer haberinde ise, DİKO Başkanı Nikolas Papadopulos’un Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e Kıbrıs sorunundaki icraatları nedeniyle sert eleştirilerde bulunduğunu yazdı.
Habere göre Papadopulos, Anastasiadis’in kendisine de gevşek federasyondan söz ettiğini ve Anastasiadis’le yaptığı görüşmeden anladığının, Başkan’ın aklındaki şeyin “federasyona değil konfederasyona benzediği” olduğunu söyledi.
Kıbrıs sorunundaki müzakereciler arasında yabancı diplomatların da bulunduğunu ve bunun, endişe verici bir görüntü oluşturduğunu belirten Papadopulos, bu süreçte yalnızca Türklerin bulunmadığına ve güvenilirlik meselesinin doğabileceğine işaret etti.
Papadopulos, bir gazetecinin, Anastasiadis’in kendisine tam olarak ne söylediğini sorması üzerine “Gevşek federasyondan ve merkezi hükümetin yetkilerinin kısıtlanmasından söz etti” yanıtını verdi.
Habere göre Papadopulos “Başkan ile konuştuğumu ve söylemek zorundayım ve bana söylediği şeyler konfederasyon çözümüne atıfta bulunuyor. Şayet Başkan bunları diğer tarafa da söylediyse, korkarım ki Başkan’ın iki toplumlu ve iki kesimli federasyon çözümü zeminden vazgeçmeye ve farklı bir şeye; iki devletli çözüme gitmeye hazır olduğu imajı oluşmuştur. Tatar’ın da bunu ileri götürmesi tesadüf değildir” dedi.
KİPRİANU: “ANASTASİADİS 2016’DA ROTA DEĞİŞTİRDİ”
Öte yandan AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu ise, Anastasiadis’in 2016’da Kıbrıs sorununda rota değiştirdiğini ve o dönemden beri doğru yönü bulamadığını söyledi.
Habere göre Kiprianu, Anastasiadis’in imaj oyunları yaptığını ve AKEL liderliğinin, Anastasiadis’in kapalı oturumlarda söyledikleri göz önünde bulundurulduğunda, Kıbrıs sorununu nasıl idare edeceğini ciddi şekilde düşündüğü konusunda ikna olmadığını belirtti.
Kiprianu ayrıca, Anastasiadis’in Kıbrıs sorununda çözüm bulunmasıyla ilgilendiği konusunda ikna edici olması gerektiğini vurguladı.
RUM SİYASİ PARTİLERDEN ÇAVUŞOĞLU’NUN AÇIKLAMALARINA TEPKİLER
Gazete, bir başka haberinde de Rum siyasi partilerin, Türkiye Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun KKTC ziyareti esnasında yaptığı açıklamalara tepki gösterdiklerini yazdı.
Habere göre DİSİ, Kıbrıs sorununda yaşanacak kritik gelişmeler öncesinde Anastasiadis’e tam destek belirtirken; Vatandaşlar İttifakı, Dayanışma Hareketi ve Demokratik Cephe de gelişmelerden ötürü endişeli olduklarını kaydetti.
Gazete, Vatandaşlar İttifakı’nın, Çavuşoğlu’nun ziyaretinde Türkiye’nin iki devletli çözüm dışında herhangi bir çözüm çerçevesini tartışmayacağını dile getirdiğini kaydederken, 5+1 konferansın “Türk fikri” olduğunu iddia ettiğini yazdı.
Habere göre Vatandaşlar İttifakı, Çavuşoğlu’nun 5+1 konferansın ruhu ve içeriğiyle ilgili önyargılı olduğunu savunurken, Rum Hükümeti’ne de 5+1 konferans yapılacağı açıklandığında hiçbir diplomatik faaliyette bulunmaması nedeniyle eleştiriler yöneltti.
Dayanışma Hareketi ise İngiltere’nin Rum Yönetimi’ne “tuzak kurduğunu” ve Çavuşoğlu’nun ziyaretinin hemen akabinde, İngiltere Dışişleri Bakanı Dominic Raab’ın adaya ziyarette bulunmasıyla, İngiliz-Türk planlarının nüfuzunun hedeflendiğini iddia etti.
Demokratik Cephe (DİPA) de, Çavuşoğlu’nun açıklamalarının ciddi anlamda rahatsız edici ancak beklenen açıklamalar olduğunu kaydederek, Türkiye’nin gayriresmî beşli konferansta iki devletli çözüm lehindeki söylemlerinde ısrarcı olacağının net olduğunu belirtti.
