Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in 26 Şubat’ta yapacakları gayrı resmi görüşme öncesinde Rum basını, liderlerin önceliklerinin farklı olduğunu iddia etti.

Fileleftheros gazetesi “Farklı Öncelikler - Anastasiadis Müzakere İstiyor - Akıncı İçin Konu Başkanlığı Almak” başlıkları altında verdiği yorum haberinde, Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in 26 Şubat’ta yapacakları görüşme öncesinde liderlerin hedeflerine ilişkin iddialarda bulundu.

Anastasiadis’in önceliğinin müzakerelerin başlaması olduğunu ve Akıncı’yla görüşmesinde “desantralizasyon” önerisini gündeme getireceğini iddia eden gazete, Akıncı’nın önceliğinin ise kendi şartlarının karşılanması ve federal devletin başkanlığının garanti edilmesi sonrasında müzakerelerin yeniden başlaması olduğu iddiasında bulundu.

Gazete, Kıbrıs Rum tarafının, Guterres çerçevesinde yer alan tüm konuların tartışılması ve müzakerelerin Crans-Montana’da kaldığı yerden devam etmesi görüşünde olduğunu, Kıbrıs Türk tarafının ise konuları bütünüyle ele almayı istemediğini, seçili konuların görüşülmesini arzuladığını da savundu.

Öte yandan gazeteler, Rum Hükümet Sözcüsü Prodromos Prodromu ve AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu’nun karşılıklı açıklamalarla birbirlerini suçlamayı ve eleştirmeyi dün de sürdürdüklerini yazdılar.

Alithia gazetesi, “Sözcü: Crans-Montana Önerilerimi Geri Çekmedik” başlığı altında verdiği haberinde, Rum Hükümet Sözcüsü Prodromu’nun dün yaptığı açıklamada, Anastasiadis’in 5 Temmuz 2017’de, nihai bir çözüm şartıyla öneriler sunduğunu ve bu önerileri asla geri çekmediğini söylediğini yazdı.

Habere göre Prodromu, Anastasiadis’in Guterres çerçevesinin belirlenmesinin akabinde, nihai bir çözüm şartıyla bazı öneriler sunduğunu ve bu önerileri hiçbir zaman geri çekmediğini iddia etti.

Prodromu, “Eğer nihai bir çözüm olursa öneriler geçerlidir, eğer olmazsa geçerli değildirler” şeklinde konuştu.

“Guterres’in altı parametresinin hepsi hakkında Kıbrıs Türk tarafının da tezlerini, nihai bir çözüm şartı altında, bilseydik çok faydalı olurdu” ifadesini kullanan Prodromu, söz konusu altı parametrenin hepsinin esas olduğunu ve müzakerelerin, bunlardan bazılarına değinilerek yeniden başlamasının mümkün olmadığını savundu.

Kıbrıs Türk tarafının da Crans-Montana’da öneriler sunduğunun hatırlatılması üzerine ise Prodromu, “6 parametre hakkında da öneriler gerekli” yanıtını verdi.

Akıncı ve Anastasiadis arasında 26 Şubat’ta gerçekleştirilecek görüşmede referans şartları hakkında daha ileri düzeyde bir uzlaşıya varılmasından memnuniyet duyacaklarını ifade eden Prodromu, BM Genel Sekreteri’nin de müzakerelerin yeniden başlamasını sağlayacak referans şartları üzerinde uzlaşıya varılmasını istediğini sözlerine ekledi.

KİPRİANU VE STEFANU’DAN ELEŞTİRİ

Gazete, haberinin devamında, AKEL Genel Sekreteri Andros Kiprianu ve Basın Sözcüsü Stefanos Stefanu’nun Anastasiadis’in Kıbrıs sorununa ilişkin tutumuna yönelik sert eleştirilerine yer verdi.

Habere göre Kiprianu dünkü açıklamasında, “Bunca zamandır dayanağı olmayan şeyleri söylediğimizi kabul etmek yerine olmayan komplo teorilerini açığa çıkarmaya çalışıyoruz” şeklinde konuştu.

Kiprianu şunları söyledi:

“Biz Guterres çerçevesinin Crans-Montana’da 30 Haziran’da sunulan çerçeve olduğunu söyledik ancak bazıları 4 Temmuz çerçevesinin var olduğunda ısrar ediyorlar. 4 Temmuz görüşmesinde tutanaklar olup olmadığı konusundaki tartışmalar her şeyden önce BM Genel Sekreteri’ne hakaret etmektir. Eğer Guterres’in bazı çalışanları böyle bir belgeyi yok etmiş olsaydı Guterres bunu en nihayetinde öğrenir ve cezai veya en azından disiplin soruşturması başlatırdı. Bunca zamandır dayanağı olmayan şeyler iddia ettiğimizi kabul etmek yerine komplo teorileri keşfetmeye çalışıyoruz.”

Kiprianu ayrıca, “BM Genel Sekreteri’nin tüm raporlarında da vurguladığı gibi, 30 Haziran çerçevesinin var olduğunu kabul etmemiz ve bunun üzerine inşa etmemiz gerekir” şeklinde konuştu.

Kiprianu ayrıca, “AB, ekonomi, yönetim, mülkiyet, toprak ve güvenlik konularından oluşan altı başlığın paket halinde görüşülmesi önerisini” de yineledi.

Öte yandan AKEL Sözcüsü Stefanu ise Rum sözcünün açıklamalarına yanıt verdi ve “artık gerçeği söylemesi” çağrısında bulundu.

Prodromu’nun, “Anastasiadis’in önerilerini hiçbir zaman müzakere masasından çekmediği” şeklindeki açıklamasını değerlendiren Stefanu, “Prodromu’nun sanki seçim döneminde Anastasiadis’in yaptığı açıklamaları görmemiş ve duymamış gibi olduğunu” belirtti.

Stefanu, Anastasiadis’in seçim öncesi dönemde merkez ve aşırı sağın oylarını çekmek adına, “önerileri geri çektiğini her şekilde dile getirdiğini, şimdi ise önerilerini çekmediği ve hatta karşı tarafın önerilerini beklediğini söylemekte olduğunu” vurguladı ve yalana dayalı politikaların çökeceği uyarısında bulundu.

Diğer gazeteler ise konuya ilişkin haberlerini şu başlıklarla yansıttılar:

Politis: “Ucuz Edebiyat Tartışması – AKEL ve Başkanlık Crans-Montana Konusunda Savaşta”

Haravgi: “AKEL Genel Sekreteri: ‘Guterres Çerçevesi Kaybolmadı – Hükümet Sözcüsü: Başkan Önerilerini Geri Çekmedi”

Editör: TE Bilisim