Rum basını, BM ve AB’nin Türkiye’ye yönelik yaklaşımıyla ilgili iddialarda bulundu. Rum gazeteleri, Rum yönetiminin, Maraş’la ilgili BM Güvenlik Konseyi Başkanlık Açıklaması ve Kıbrıs’taki BM Barış Gücü’nün görev süresinin uzatılması kararının çıkması için yaptığı yoğun diplomatik kulislerin “donacağına”, Türk tarafının kapalı Maraş’taki projelerini yürüteceğine, projelerini tamamladıktan ve Rum tarafını baskı altına aldıktan sonra, Kıbrıs prosedüründe şartlarını dayatacağına iddia ederek, Türkiye’nin “BM ve AB düzeyinde bedel ödemediği sürece projelerine devam edeceği” yorumunda bulundu. 
Gazeteler Almanya’nın, Maraş konusunda Türkiye’ye yaptırım uygulanmasını engellediğine, İngiltere’nin ise Kıbrıs sorununu başka bir zemine taşıma gayretlerini “bu sefer başarısız olmasına karşın terk etmediğini” öne sürdü. 
Fileleftheros; “Erdoğan’ın İki Şartı… Peşinen Tanıma ve Çıkmaz Olması Halinde Kıbrıslı Türklerin Statüsünün Güvenceye Alınması” başlığıyla manşete çektiği haberinde, Ankara’nın siyasi ve diplomatik düzeyde KKTC’nin egemen eşitliği ve eşit uluslararası temsiliyetinin tanınmasını ve Kıbrıs prosedürünün başarısız olması halinde Kıbrıslı Türklerin statüsünün güvence altına alınmasını şart koştuğuna işaret etti. 
New York’taki perde gerisi görüşmelerden İngilizlerin, Kıbrıs sorununu yeni bir zemine taşıma çabasının ortaya çıktığını belirten gazete “evet, başarısız oldular ama çabaları sona ermedi. Londra, federasyon ile ili devlet arasında hareket eden formüllerle yani konfederasyon çözümü ile flört ederek müzakerelerin yeniden başlaması için ortak zemin bulmaya çalışıyor” ifadesini kullandı. 
Haberi iç sayfasında “İki Devlet Konusunda Açık Hesaplar… İngiltere Bu Sefer Başarısız Oldu Ama Müttefikler Arayarak Geri Gelecek” başlığı altında detaylandıran gazete, gerek Londra’nın gerek BM Genel Sekreterliği’nin Rum yönetiminin federasyon ve Türk tarafının iki devlet tezleri arasında bir uzlaşı kesiti bulunmasına sıcak baktığını, altın kesitin ise Ankara’nın da istediği konfederasyondan başka bir şey olmadığını yazdı.
Gazete bunun ön habercisinin de “iki toplum bugün egemen toplum olarak1960’ta Kıbrıs Cumhuriyeti’nin de kurulduğu aynı yöntemle yani iki toplum olarak Kıbrıs Federal Cumhuriyeti’ni kuracak” şeklindeki formülü sunan İngiltere Dışişleri Bakanlığı Kıbrıs sorunu yetkilisi Ajay Sharma olduğunu savundu. 
Öte yandan haftalık Kathimerini; “Berlin Türkiye’ye Yaptırımlara Son Noktayı Koydu…  Angela Merkel AB Tarafından ‘Eylem Kararı’ İfadesi Kullanılmasını Engelledi” başlıklı haberinde Almanya Başbakanı Angela Merkel’in Avrupa tarafından Türkiye’ye yaptırım uygulanması yönündeki bütün senaryolara son noktayı koyduğunu yazdı.
Edindiği bilgilere dayanarak Merkel’in AB Dışişleri bakanlarının yaptırım uygulamak için karar almasına kapıyı “hava geçirmeyecek şekilde kapattığını” yazan gazete, “Almanya, benzeri görülmemiş şekilde kendini aşarak AB’ye, yaptırımları görüşebilir veya inceleyebilir fakat karar alamaz dayatmasında bulundu” ifadesine yer verdi, özetle şunları ekledi:
“Berlin’in takındığı tavır, AB’den ya Maraş’taki Türk ilanlarının geri alınmasını veya derhal yaptırım uygulanmasını alabileceğine kesin gözüyle bakan Lefkoşa’nın ihtiraslarına ‘siyasi tıraş’ göndermesinde bulundu. Dışişleri Bakanı’nın (Hristodulidis) ‘benzersiz aktivasyon ve yoğunlukta’ diye nitelendirilen bütün çabalarına rağmen Kıbrıs’ın AB’deki ortakları, Almanya’nın ‘nezareti’ altında, bir açıklamayla yetindi.”
GÜNEY KIBRIS-ALMANYA “UÇURUMU”
Güney Kıbrıs ile Almanya’nın Maraş’la ilgili AB’nin açıklaması konusundaki diplomatik çatışmasının Avrupa Dış Eylem Servisi’ni, 26 Temmuz gecesi prosedürü ertelemeye yönlendirdiğini yazan gazete edindiği bilgilere dayanarak “iki tarafın tezleri arasında, kapalı Maraş’la ilgili Türk niyetlerine karşı Avrupa açıklaması yayımlanmasına olanak olmadığına hükmedilecek kadar uçurum vardı” ifadesini de kullandı. 
“BARIŞ GÜCÜ RAPORUNUN 2’NCİ TASLAĞININ PERDE GERİSİNDE SPEHAR DA VARDI”
Haftalık Simerini ise “Spehar İki Bölgeli İki Toplumlu Federasyonun Geniş Anlamını İstedi… Barış Gücü Kararının İkinci Taslağının Perde Gerisinde Yalnız İngilizler Yoktu” başlıklı manşet haberinde edindiği bilgilere dayanarak “İngilizlerin, Barış Gücü kararına, iki bölgeli iki toplumlu federasyonun anlamı, iki tarafın endişelerini giderecek birçok şeyi içerecek kadar geniştir ifadesinin eklenmesi çabasının Elizabeth Spehar’ın katkısıyla gerçekleştiğini” yazdı.
İddialarını “edindiği bilgilere” dayandıran gazete Genel Sekreter’in Kıbrıs’taki Özel Temsilcisi Spehar’ın “yetkilerini bir kez daha bariz şekilde aştığını” öne sürdü.
Gazete başka bir haberinde Elizabeth Spehar’ın da Genel Sekreter’in geçici Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute’un da Türkiye’nin Cenevre’deki gayriresmî 5+BM konferansında iki ayrı devlet önerisini sunacağını bilmelerine rağmen engellemediklerini, Rum ve Yunan hükümetlerinin de Kıbrıs sorununun çözüm zemininin değiştirilmesine müsamaha gösterdiğini yazdı, Spehar ve Lute  için “devirleri kapandı” ifadesini kullandı.