Cenevre'de gayriresmî 5+1 konferansın bugün BM Genel Sekreteri Antoio Guterres’in Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’le ayrı ayrı görüşmeleri ile başlıyor..

Tarafların Genel Sekreter’e sunacağı birbirine zıt tezlerin bilinmekte olduğunu hatırlatan Rum basını, bundan sonrası açısından esas bulmacanın, Genel Sekreter’in prosedürün ilerlemesi için yapacağı hareketlerin oluşturduğu yorumunda bulundu.

Fileleftheros Cenevre kaynaklı haberini “Bulmaca Guterres’in Hareketleri… Beşli Konferans Perdesi Bugün Açılıyor ve Genel Sekreter İki Lider’i Dinlemek İstiyor… Tatar ve Anastasiadis Görüşmelere Farklı Tezlerle Gidecek” başlık ve spotlarıyla manşete çekti.

Habere göre Genel Sekreter Guterres ve geçici Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute, dünden beri Cenevre’de bulunuyor. Gayriresmî konferans çalışmaları Genel Sekreter’in Cumhurbaşkanı Tatar ve Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’le bugün yapacağı ayrı görüşmelerle başlayacak. Genel Sekreter, Kıbrıs sorununu müzakere sürecine döndürüp döndürmemeye karar vermek için liderlerden, tezlerini ve Kıbrıs sorununun bir sonraki aşamasına dair vizyonlarını dinleyecek.

Rum hükümet kaynakları, Rum tarafı açısından Cenevre’den olumlu sonuç çıkmasının anahtarının Türk tarafının takınacağı tutum, özellikle de iki devlet çözümünü resmen masaya koyup koymayacağı olduğunu söylüyor.

Anastasiadis’in bugünkü ilk görüşmede kartlarını tamamen açmasının beklenmediği, desantralize federasyon önerisini Genel Sekreter’in önüne önümüzdeki günlerde koyacağı değerlendiriliyor.

RUM HEYETİ İKİ EKSENDE HAREKET EDECEK

Nikos Anastasiadis, beraberindeki -ELAM hariç- siyasi parti başkanları ile dün akşam Cenevre’de kaldıkları otelde düzenlediği Ulusal Konsey toplantısında Genel Sekreter’le bugünkü görüşmesinde şu iki eksen üzerinde hareket edeceği bilgisini verdi:

1-İki bölgeli iki toplumlu, BM kararlarında izah edildiği şekliyle siyasi eşitliğe sahip federasyon tezini tekrarlayacak ve Güney Kıbrıs’ın AB üyesi olduğunu hatırlatacak.

2-Genel Sekreter’e, kendilerine gönderdiği ve Kıbrıs sorununda bundan sonra izlenmesi gereken çerçeveye ve hareketlere somut şekilde yer verdiği konferansa davet mektupların içeriğini hatırlatacak.

Edinilen bilgilere göre Rum tarafı Genel Sekreter’den Crans Montana’daki gibi hareket etmesini bekliyor, ancak bu, iki liderle ve muhtemelen üç garantörle görüşmelerden sonra ortaya çıkacak.

“KIBRIS İÇİN GERÇEKTEN KRİTİK BİR GÖRÜŞME”

Anastasiadis, Larnaka-Cenevre uçuşu sırasında gazetecilere yaptığı açıklamada “Kıbrıs için gerçekten kritik bir görüşme” dedi, şunları ekledi:

“Bizim taraf BM kararları, Ulusal Konsey’in oy birliğiyle aldığı kararlar, 25 Kasım açıklamasındaki Kıbrıs sorununun çözüm parametrelerini de teşkil edenler zemininde özlü müzakerelerin yeniden başlaması için gerekli ön şartların oluşturulmasına katkıda bulunma kararlılığı ve iradesiyle gidiyor. Keşke öteki taraf da aynı irade ve aynı değerlendirmeyle gelse çünkü herhangi bir kayma yalnız Kıbrıslı Rumların değil, Kıbrıslı Türklerin de aleyhine olur.”

Genel Sekreter ile görüşmelerinde Anastasiadis’e Müzakereci Andreas Mavroyannis, Başkanlık Diplomatik Büro Şefi Kiriakos Kuros, Pandelis Pandelidis, Andrianos Kiriakidis ve Yoannis Kasulidis eşlik edecek. Pandemi tedbirleri nedeniyle sayısı 6’dan 5 kişiye düşürülen heyette AKEL’li Tumazos Çelebis bulunmayacak.

SONUCA DAİR ÜÇ SENARYO

Haravgi, Konferansın Sonucuna Dair Üç Senaryo… Yeni Bir Çıkmaz Kimse Tarafından İstenmeyen Senaryo” başlıklı haberinde Anastasiadis başkanlığındaki Rum heyetin Cenevre’ye, 5+BM konferansının sonucuna dair üç senaryo ile gittiğini yazdı, senaryoları şöyle aktardı:

“Birinci ancak kimsenin istemediği senaryo, ucu açık olmayacak özlü müzakerelerin başlama yolunu açacak konferansın başarısızlığa uğraması. Bu senaryo, Türk tarafı bütün BM kararlarına, uluslararası ve AB tezlerine aykırı iki devlet veya egemene eşitlik tezinde sonuna kadar ısrar ederse mümkündür.

İkinci senaryo müzakerelerin başlaması için gerekli ortak zemin verilerinin bulunmaması ve Genel Sekreter’in, ortak zemin bulma çabalarına devam etmek için İyi Niyet Misyonuna doğrudan katılımıyla omuzladığı sorumluluğu üstlenmesidir. Bu da biraz uzak bir senaryodur çünkü durum değerlendirmesi yapanlar Genel Sekreter’in bu konjonktürde ve pandeminin ortasında yeni bir momentum aramak için bu konferansı çağırma zahmetine girmediğine işaret ediyor.

Üçüncü ve en iyimser senaryo özlü müzakere yolunun açılmasıdır. Bu da en iyimserler açısından en uygun senaryo addediliyor, keza Türkiye’nin, değerlendirileceği Haziran ayındaki Avrupa Konseyi öncesinde, AB’nin isteklerini yerine getirebilmek için iyi davranış göstermesi gerekiyor.”

Gazete heyetiyle birlikte Cenevre’ye dün giden Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’in (Kıbrıs saati ile) 21.30’da heyetinde bulunan Ulusal Konsey üyelerini toplayarak, Cuma günkü Konsey toplantısında söz verdiği gibi akademisyenler ve anayasa uzmanları tarafından hazırlanan desantralize federasyonla ilgili hukuki belgelerin öngördükleri hakkında bilgi verdiğini yazdı.

ANASTASİADİS DESNTRALİZE FEDERASYONLA İLGİLİ HUKUKİ METİNLERİ GÖNDERMEDİ

Anastasiadis’in hukuki metinleri yazılı iletme sözü vermesi nedeniyle siyasi parti başkanların cumartesi gününden beridir yazılı bir şeyler beklediği ancak ofislerine böyle bir belge ulaşmadığı vurgulanan haberde, Anastasiadis’in, konferansta sunmak niyetinde olduğu Güven Yaratıcı Önlemler hakkında bilgi verip vermeyeceğinin de bilinmediği kaydedildi.

OTELLERİNDEN ÇIKMAYACAKLAR…

Politis Cenevre çıkışlı manşet haberine, “Cenevre Perdesi Niyetlerle İlgili Crash Test İle Açılıyor… İki Taraf Çözüm Modeliyle İlgili Tezlerini Genel Sekreter’e Resmen Sunuyor” başlığını kullandı.

Gazete gayriresmî konferans çalışmalarının bugün, bütün katılımcıların yer alacağı görüşme ile başlayacağını yazdı. Cenevre’ye dün ulaşan heyetlerin pandemi kısıtlamalarına tabi olduğu, siyasiler dışında gazetecilerin de havaalanı binasına girmediği, uçaklardan özel otobüslerle direkt otellerine taşındığı, otellerinden sadece istisnai durumlarda ve İsviçre makamlarının vereceği izinle dışarıya çıkabilecekleri kaydedildi.

ABD, ÇİN VE FRANSA’DAN “TEŞVİK”

Alithia haberini, “Büyükler İteliyor: Fırsatı Kaçırmayın… Kıbrıs Sorunu-Cenevre: ABD, Çin, Fransa Beşli Konferansla İlgili Görüş Ortaya Koyuyor… AB Guterres’ten Davet Almamış Olabilir Ama Cenevre’ye Deneyimli Diplomatlar Grubu Gönderdi” başlığıyla manşete çekti.

Gazete BM Güvenlik Konseyi’nin en güçlü üç üyesi ABD, Çin ve Fransa’nın kritik Cenevre görüşmelerin arifesinde tarafları, müzakerelerin BM kararları zemininde yeniden başlaması fırsatını değerlendirmeye teşvik eden açıklamalar yaptığını yazdı.

Gazete, Avrupa Konseyi Başkanı Charles Michel’in de 5+BM konferansına da atıf yaparak Türkiye’ye, AB’nin sürece olumlu katkı niteliğini ve “önümüzdeki hazirana kadar vakti olduğunu hatırlattığını” belirtti.

Habere göre Fransa Dışişleri Bakanlığı, yazılı açıklamasında, Genel Sekreter’in Kıbrıs müzakerelerini yeniden başlatma inisiyatifine destek belirterek müdahil tarafları, “bu fırsatı tam olarak değerlendirmeye ve anlaşmazlıklarını aşmak için gerekli siyasi iradeyi ve uzlaşı ruhunu göstermeye” teşvik etti. Kıbrıs sorununa adil ve sürekli bir çözümün “Ada’nın taksimini gündeme getiremeyeceği” savunulan açıklamada, “iki topluma siyasi eşitlikleri konusunda tam garanti verilerek” iki bölgeli iki toplumu federasyon çerçevesine bağlılık yinelendi.

ABD’nin Güney Kıbrıs’taki Büyükelçisi Judith Garber ülkesinin iki bölgeli iki toplumlu federasyona desteğini yineledi ve tarafların Cenevre’de “müzakerelere yapıcı, gerçekçi ve esneklikle yaklaşması” ümidini dile getirdi. Rum Haber Ajansı’na (KİPE) konuşan Garber, “ABD, BM Güvenlik Konseyi’nin benimsediği iki bölgeli iki toplumlu federasyonun bütün Kıbrıslıların ve bölgenin menfaatine olacağı inancını sürdürüyor” ifadesini kullandı.

Çin’in Güney Kıbrıs’taki Büyükelçisi Liu Yanatao da KİPE’ye açıklamasında gayriresmî 5’li konferansın müzakerelerin yeniden başlamasına katkı koyması ümidinde bulundu. Kıbrıs sorununun BM’nin ilgili kararları ve “Kıbrıs halkının” iradesi zemininde çözülmesi gerektiğini de söyleyen Liu, “Bu, Kıbrıs’ın istikrar ve refahına ve Doğu Akdeniz bölgesindeki çıkarlara hizmet edecek. Çin, Güvenlik Konseyi daimi üyesi olarak çözüm bulunmasını kolaylaştıracak yapıcı rol oynamaya ve iki toplumlu teknik komitelere destek vermeye devam edecek” dedi.

SİYASİ PARTİLER ENDİŞELİ…

Fileleftheros Rum siyasi partilerinin Cenevre görüşmeleriyle ilgili kaygı ve dileklerini yazılı açıklamalarla dile getirdiklerini bildirdi.

Habere göre DİSİ, “Cenevre’deki gayriresmî konferansla açılan umut penceresinin uzlaşılmış çözüm zemininde özlü müzakereleri gündeme getirmesini diliyoruz. Büyük hedef budur, hepimizin hedefi bu olmalıdır. Vatanımızın kurtulmasını ve yeniden birleşmesini talep edelim” ifadesini kullandı.

DİKO, beşli konferansın Rum tarafı ve “Kıbrıs Cumhuriyeti” açısından olumlu olmayan şartlar altında başlamakta olduğu görüşünü ortaya koyarak “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin davet edilmemesi ve Avrupa Birliği’nin katılmadığı şartlar altında yapılıyor. Bu, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin değerini düşürüyor, Kıbrıs Türk toplumunun değerini yükseltiyor” dedi.

EDEK, “Şu anda daha çok taviz vermek değil, muhtemel ABD-Türkiye çekişmesi nedeniyle oluşan uluslararası ortam, müttefiklerimizin Türk yayılmacılığına karşı ve haklı taleplerimizden yana güçlenmesi güçlendirilmesi yönünde değerlendirilmelidir” açıklaması yaptı.

Dayanışma Hareketi, beşli konferansın gerçekleştirilmesini onaylamadığını, Türk-İngiliz ekseni tehlikesi gördüğünü, Anastasiadis tarafından Ulusal Konsey’de ortaya konulan planı da, içteki “Türk istilacıya teslim ve tabi olma” yönündeki baskıları onaylamadığını belirtti.

Ekologlar, Güney Kıbrıs heyetinin Cenevre’ye olumlu olmayan işaretlerle gittiği görüşünü ortaya koyarak “Ancak belgelerin bize derhal iletilmesini istiyor ve Cenevre’deki çalışmalar sırasında olabildiğince çok katkıda bulunabilmemiz için siyasi parti başkanları düzeyinde bilgilendirme olmasını umuyoruz” ifadesini kullandı.

DİPA ise BM himayesindeki gayriresmî prosedürü desteklediğini açıkladı.

Editör: TE Bilisim