ABD’nin Güney Kıbrıs’ı askeri eğitim ve talim programına dâhil etme niyetine dair yapılan ankette Rum halkının ezici çoğunluğunun ABD ile askerî işbirliğinden yana ancak Türkiye ile sıcak bir olay çıkması halinde ABD’nin askerî müdahalede bulunmayacağı kanısında olduğu ortaya çıktı.
Haftalık Simerini, IMR/”Lefkoşa Üniversitesi”ne 15-16 Temmuz 2020 tarihleri arasında 18 yaş ve üzeri 500 kişiye ulaşılarak yaptırdığı anketin sonuçlarını aktardı.
ABD’nin kısa süre önce açıkladığı, Güney Kıbrıs’ı askeri eğitim ve talim programına alma niyetine bakışları sorulanların yüzde 74’ü bunu onayladığını, yüzde 8’i “onaylıyor olabileceğini”, 9’u karşı olduğunu, yüzde 3’ü onaylamıyor olabileceğini” söyledi, yüzde 6’sı cevap vermek istemedi.
ABD’nin vereceği askerî eğitim ve talimin RMMO mensuplarının bilgi ve kabiliyeti açısından ne kadar yararlı olacağı sorusuna katılımcıların yüzde 62’si “çok”, yüzde 25’i “oldukça” yüzde 7’si “biraz” ve yüzde 6’sı “hiç” cevabını verdi.
ABD ile askerî işbirliğinin derinleştirilmesinin Bu eğitimin Rum yönetiminin ne derece çıkarına olduğu sorusuna yüzde 44 “büyük ölçüde”, yüzde 30 “oldukça”, yüzde 16 “küçük ölçüde” ve yüzde 10 “hiç” cevabı geldi.
Türkiye ile bir sıcak temas olması halinde ABD’nin Rum yönetimi lehine askerî müdahalede bulunup bulunmayacağına dair görüşleri sorulduğunda katılımcıların yüzde 78’i “hayır”, yüzde 12’si “evet” dedi, yüzde 10’u cevap vermedi.
Rum yönetiminin ABD ile askerî işbirliğinin devamının Doğu Akdeniz’deki faaliyetleri konusunda Türkiye açısından caydırıcı olup olmayacağına dair görüşleri sorulduğunda katılımcıların yüzde 35’i “muhtemelen hayır”, yüzde 26’sı “muhtemelen evet”, yüzde 21’i “kesinlikle evet” ve yüzde 18’i “kesinlikle hayır” dedi.
Güney Kıbrıs’ın ABD’nin askerî eğitim ve talim programına katılmasının Rum yönetiminin Rusya ile ilişkilerini nasıl etkileyeceğine dair görüşü sorulan katılımcıların yüzde 40’ı “muhtemelen olumsuz”, yüzde 38’i “etkilenmeyecek”, yüzde 20’si olumsuz” ve yüzde 2’si “muhtemelen olumlu” cevabını verdi.
Katılımcılar, ABD’nin askerî eğitim ve talim programına Güney Kıbrıs’ı dahil etme sebebiyle ilgili düşünceleri sorulduğunda yüzde 71 “Doğu Akdeniz’deki kendi (ABD’nin) çıkarlarına hizmet etmek”, yüzde 43’ü “Güney Kıbrıs’ın ABD’nin düşman gördüğü ülkelerle işbirliği yapmasını engellemek”, yüzde 16’sı “kendi ilişkileri konusunda Türkiye’ye baskı yapmak”, yüzde 10’u “RMMO’nun operasyonel gelişmesine katkı sağlamak” dedi, yüzde 3’ü cevap vermedi.
ABD ile askerî işbirliği görüntüsü altında Güney Kıbrıs ve genel olarak Doğu Akdeniz’deki rolü hakkında verilen şıkların hangisinin geçerli olduğunu düşündükleri sorulan katılımcılardan şu cevaplar alındı:
Yüzde 39 “bölgedeki rolü değişmez”, yüzde 31 “ABD’nin bölgedeki askerî operasyonlarının istasyonu olur”, yüzde 22 “olası terör saldırılarına karşı daha güvenli olur”, yüzde 6 “Amerikan çıkarlarına zarar vermek isteyen teröristlerin hedefi olur” ve yüzde 2’si “diğer” dedi.
ABD’nin Rum yönetiminden, bölgedeki askerî operasyonları için kolaylık talep etmesi halinde Rum yönetiminin ne yapması gerektiği sorusuna katılımcıların yüzde 41’i “siyasi düzeyde karşılıklar istemesi”, yüzde 34’ü “askerî düzeyde karşılıklar istemesi”, yüzde 13’ü “her kolaylığı sağlaması” gerektiğini söyledi, yüzde 9’u “kolaylık sağlama talebini kabul etmemeli” dedi.
Katılımcılara, Kıbrıs sorunu ve egemenlik haklarının korunması konusunda Yunanistan dışında hangi ülkenin Güney Kıbrıs’ın muteber müttefiki olduğu da soruldu. Katılımcıların yüzde 63’ü “Fransa”, yüzde 49’u “İsrail”, yüzde 38’i “Mısır”, yüzde 23’ü “hiçbiri”, yüzde 14’ü “Rusya”, yüzde 11’i “ABD”, yüzde 7’si “Çin”, yüzde 4’ü “İtalya” ve yüzde 4’ü “diğer” cevabını verdi.
