Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis, Güney’de tartışma konusu olan desantralize federasyon fikrini Rum halkına anlatmak için yarın basın toplantısı düzenliyor. 
Anastasiadis’in bu vesile ile siyasi partilerin eleştiri ve sorularına da doğrudan veya dolaylı cevaplar vereceği yarınki açıklamalarının üç eksende olacağı haber verildi.
Fileleftheros’un edindiği bilgilere dayandırdığı habere göre, Anastaiadis, açıklamasının ilk ekseninde desantralize federasyon fikrinin ortaya çıkış noktasının, Kıbrıslı Rumların kaygıları olduğunu ortaya koyacak. 
Haberde, Rumların kaygılarının, çözüm olması halinde Kıbrıs Türk tarafının bütün konularda “veto kullanma talebi” (bir olumlu Kıbrıs Türk oyu) ve çözüm sonrasında iki tarafın isteklerinin harmanlanması maksadıyla ortaya çıkacak bürokratik prosedürler nedeniyle devletin işleyebilir olmayacağı ve kişilerin gündelik hayatlarına hizmet etmeyeceği yönünde olduğu kaydediliyor. Buna, 60’lı yılların başlarında cereyan edenler örnek alındığında ortaya çıkabilecek çıkmazlarla ilgili kaygılar da ekleniyor.
Anastasiadis’in yarın, Kıbrıs Türk toplumunun, varlığını etkileyebilecek konular hariç olmak kaydıyla, bütün konularda veto hakkına sahip olmasını kabul etmeyeceklerine açıklık getireceğini belirten gazete, buna karşın çözüm sonrasında devletin işleyebilirliğinin ana endişe noktası olmaya devam ettiğini, desantralizasyon fikrinin de buna dayandığını yazdı.
Anastasiadis, açıklamasının ikinci ekseninde Rum halkına, desantralizasyonun bir öneri değil fikir olduğunu, özellikle TC Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmesinde ortaya çıkmış değil, görüşmeden sonra daha da yoğunlaşan bir düşünce olduğu, (Çavuşoğlu ile görüşmede) herhangi bir düşünce veya kaygısının ele alınmadığını anlatacak.
Açıklamasının üçüncü ekseninde ise konfederasyon veya iki devlet ile flört ettiğine dair söylemlerine yanıt vermek için, iki bölgeli iki toplumlu federasyona bağlı ve hedefinin de üç ana ilke olan tek egemenliği, tek uluslararası temsiliyeti ve tek vatandaşlığı güvence altına alacak şekilde yeniden birleşme olduğunu tekrarlayacak olan Anastasiadis, bu üç ana ilke ile devlet güvenceye alındıktan sonra işleyebilirliğini sağlamak maksadıyla devletin kurumsal organlarından desantralizasyon ihtimalinin genişleyebileceği inancını ortaya koyacak. 
Anastasiadis, Rum Ulusal Konsey toplantısında söylediklerinin düşünce olduğunu ve bu düşünceye katılmaları halinde Guterres Çerçevesinde ortak bir öneri şekillendirilmesi için siyasi parti başkanlarından da görüş istediğini vurgulayacak.
Anastasiadis’in Rum halkını bilgilendirmenin ve izahatta bulunmanın ötesinde müzakerelerin yeniden başlaması için ‘referans şartlarını’ belirlemeye de öncelik verdiğine işaret eden gazete, bunun da Genel Sekreter’in Kıbrıs geçici danışmanı Jane Holl Lute’un Ada’ya yeniden geleceği önümüzdeki dönemde netleşeceğini belirterek, özetle şunları yazdı:
“Çünkü eğer Kıbrıslı Türk lider takvim belirlenmesinde ve doğal gazın görüşülmesinde ısrar ederse, prosedür yeniden başlayamaz çünkü bu tezler Kıbrıs Rum tarafınca kabul edilemez. Referans şartları çerçevesinin omurgasının, Güvenlik ve Garantiler konusuna da atıf yapılan Guterres Çerçevesi olması gerektiği netleştirilmiştir. Dolayısıyla, çıkmazın ortadan kalkması kolay olmadığından Başkan Anastasiadis çıkmazın kaldırılması konusunda bütün siyasi güçlerle birlikte düşünmek istiyor.”
ÖNCE HELSİNKİ’YE ARDINDAN FRANSA’YA
Gazete Anastasiadis’in yarınki basın toplantısının ardından Avrupa Halk Partisi’nin davetlisi olarak Helsinki’ye gitmek üzere Güney’den ayrılacağını, ardından da BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in de katılacağı 1’inci Dünya Savaşı’nın sona erişinin 100’üncü yıldönümü kutlamaları için Fransa’ya gideceğini yazdı.
ULUSAL KONSEY GELECEK PAZARTESİ BİLGİLENDİRİLECEK
Fileleftheros Anastasiadis’in 26 Ekim’de Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, geçen hafta da BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs geçici danışmanı Jane Holl Lute ile görüştükleri hakkında bilgi vermek üzere Rum Ulusal Konseyi’ni Fransa’dan döndükten sonra, Pazartesi günü toplayacağını haber verdi.
Rum hükümet kaynaklarının 12 Kasım’da Anastasiadis ile Cumhurbaşkanı Akıncı arasında yeni bir görüşme olmayacağını söylediklerine dikkat çekilen haberde, liderlerin yeniden görüşme perspektifinin sadece cep telefonları konusunda anlaşma olması ihtimaline bağlı olduğu hatırlatıldı. Gazete “geçen hafta yapılan son toplantıda Kıbrıs Türk tarafı, anlaşma üzerinden dolaylı tanınma isteğiyle pozisyonunu değiştirmediği için cep telefonlarında bir anlaşmanın mümkün olmadığı ortaya çıktı” diye yazdı.
ELEŞTİRİLER SÜRÜYOR
Gazete siyasi partilerin çözüm şekliyle ilgili tepkilerinin dün de sürdüğüne EDEK, Vatandaşlar İttifakı ve Ekologlar’ın Rum Yönetimi Başkanı’na yeni eleştiriler yönelttiklerine işaret etti.
Habere göre EDEK Anastaiadis’in BM’nin yeni bir süreç başlatma hedefini taşıyan inisiyatifini “Kıbrıs sorununu iki toplumlu nitelikten kurtarıp yeniden istila ve işgal niteliğine” büründürmek için kullanması gerektiği görüşünü ortaya koydu. Türk askerinin çözüm sonrasında da Ada’da kalması “tehlikesinin” var olduğunu çünkü Guterres Çerçevesi’nde, “Türk askerinin Ada’daki varlığının tabi olduğu İttifak Anlaşması’nın lağvına atıf yapılmadığını”, böyle bir madde de içermediğini belirten EDEK “Dolayısıyla Guterres Çerçevesi adil, demokratik, sürdürülebilir ve işleyebilir bir çözüme yeterli zemin sağlamadığı ve böyle bir çözüme götürmediği ortadadır” dedi.
Vatandaşlar İttifakı çözüm modeli konusunda Rum halkının aklının karışık hatta bölünmüş olduğunu, doğru bilgilendirilmesi gerektiğini belirttiği açıklamasında bu amaçla 14 Kasım’da “Kıbrıs sorunu-Alternatif Seçenekler veya Çıkmaz” konulu bir bilgilendirme etkinliği düzenleyeceğini duyurdu. Etkinlikte Atina-Pandio Üniversitesi Uluslararası Hukuk ve Dış Politika öğretim görevlisi Angelos Sirigos, Rum müzakere grubu üyesi Polis Poliviu, gazeteci Stavros Ligeros ve İttifak Başkanı Yorgos Lillikas’ın konuşacağı belirtildi. 
Ekologlar ise “hala desantralizasyona mı konfederasyona mı yürüdüğü anlaşılmadı” dediği Anastasiadis’e, desantralizasyon önerisini netleştirmesi çağrısı yaptı. 

Editör: TE Bilisim