Cenevre’de 27-29 Nisan’da gerçekleşecek 5+BM gayriresmî konferans ve Türkiye-AB ilişkilerinin ele alınacağı 25-26 Nisan’daki Avrupa Konseyi öncesinde yoğun bir diplomatik hareketlilik yaşandığı bildirildi.
Fileleftheros ve diğer gazeteler, AB Yüksek Temsilcisi Josep Borrell’in (5 Mart)  ve BM Genel Sekreteri’nin geçici Kıbrıs Özel Danışmanı Jane Holl Lute’un (7 Mart) Kıbrıs Türk ver Rum tarafları ile görüşmek üzere Ada’ya geleceğini,  Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in de Almanya Başbakanı Angela Merkel ile telekonferans yöntemiyle görüşeceğini kaydetti.
Habere göre Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in Basın Bürosu Müdürü Viktoras Papadopulos, Anastasiadis’in Angela Merkel ile Perşembe günü Kıbrıs sorunu ve beklenmekte olan gayriresmî konferans konularını görüşeceğini açıkladı. Borrell’in de 5 Mart’ta Ada’ya geleceğini, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis ve Dışişleri Bakanı Nikos Hristodulidis ile 5+BM konferansı ve AB’nin,  bu konferansın başarısına yardımcı olması konusunda temas edeceğini belirtti. 
Politis, Rum Başkanlık Sarayı’nın AB’nin ve Almanya gibi önemli üye devletlerinin Kıbrıs sorununun çözüm çabalarına katkısına ve nüfuzuna çok yatırım yaptığını yazdı, AB dış politika yüksek temsilcisi Josep Borrell’in, Cumhurbaşkanı Tatar ve Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’le görüşmek üzere 5 Mart’ta Ada’ya geleceğini hatırlattı.
Habere göre ana isteği, şimdilik,  mümkün olduğunca çok uluslararası ve Avrupa kurumundan Kıbrıs sorununun istenilen çözüm şekline ilişkin net açıklamalar yapılması olan Rum tarafı, AB’nin de Ankara’ya  “iki devlet çözümünü ve egemen eşitliği öne çıkarmasının yersiz olduğu ve AB tarafından uygun bulunmadığı” mesajını vermesini istiyor. 
BORRELL’İN TATAR’A VE ANKARA’YA VERMESİ İSTENEN MESAJLAR 
Rum Başkanlık Sarayı, (istiyor olsa da) böyle bir şeyin Borrell’in kamuoyuna yönelik açıklamalarında yer alması şart değil ancak Cumhurbaşkanı Tatar’a bu yönde açık bir mesaj vermesini arzuluyor. Saray ayrıca, AB’nin müzakere prosedüründe rol sahibi olmasını, en azından teknokratik düzeyde, iki taraf arasında ortak zemin bulunması için içerisinde hareket edilebilecek esneklik sınırlarını belirlemesini istiyor. Keza AB de çalışmalara bir şekilde (ya BM iyi niyet misyonu Ofisi veya başka) katılacak bir kişi veya grup belirleme niyeti olduğunu açıkladı. Rum diplomatik-hükümet çevreleri Rum tarafının, 5+1 konferans öncesinde tonları düşürmesi için Ankara’ya baskı konusunda sırtını AB’ye dayadığına işaret ediyor. 
Rum tarafı, Borrell’in önümüzdeki Cuma günü Ada’da olacak olmasını, AB’nin çözüm şekli, anlaşmada benimsenecek Avrupa müktesebatı, ilke ve değerleri ve AB’nin bu prosedürdeki rolü ile ilgili pozisyonunun netleşmesi için fırsat görüyor. 
RUM VE YUNAN HÜKÜMETLERİNİN İSTEK VE BEKLENTİLERİ
Gerek Rum tarafı gerek Yunanistan, bu temasları, Borrell’in 25 Mart’ta Avrupa Konseyi’ne sunacağı Türkiye-AB ilişkileri ve Türkiye’nin son dönemdeki hareketleriyle ilgili özel raporlarında Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki tavrının unutulmamasını güvenceye almak için kullanıyor. Rum ve Yunan hükümetleri Ankara’ya, eylem ve anlaşma olmadan pozitif ajandanın ilerleyemeyeceği mesajı verilmesini istiyor. Rum tarafı, AB söyleminde, Ankara’ya “AB ile pozitif ajandanın ilerlemesini istiyorsa uzlaşılmış çözüm çerçevesinde hareket etmesi gerektiği” mesajının da yer aldığını görmek istiyor.  
Her iki hükümet ayrıca Kıbrıs sorunundaki çalışmalarda ve Ankara-Atina istikşafi görüşmelerinde bir noktaya varılmadan Türkiye’ye herhangi bir ‘hediye’ verilmesini de önlemek amacında. Bu noktada Anastasiadis’in Merkel ile Perşembe günü yapacağı telekonferans “belirleyici” addediliyor.
Alithia ikinci manşet olarak değerlendirdiği habere “Kıbrıs Sorunuyla İlgili Gayriresmî Konferans ve Avrupa Konseyi Toplantısı Öncesinde Yoğun Diplomatik Hareketlilik… Borrell ve Lute Kıbrıs’a Geliyor-Anastasiadis Angela Merkel’le Telekonferans Yapacak” başlık ve spotlarını attı. 

Editör: TE Bilisim