Kıbrıs Türk Barolar Birliği (KTBB), Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB) ve Kıbrıs Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (KTMMOB), ülkede sağlıktan eğitime, güvenlikten kişisel hak ve özgürlüklere, çevre ve imardan trafiğe kadar birçok konuda süregelen sorunların “yaşamsal bir boyuta” vardığını belirterek, halkın tümünü ve mesleki alanlarını olumsuz etkileyen her türlü girişime karşı bugünden itibaren ortak mücadele yürütme kararı aldıklarını duyurdu. Üç meslek örgütü, ayrıca birlikte yürüteceklerini deklere ettikleri ortak mücadelenin “iş birliği ve dayanışma ilkelerini” de açıkladı. 
Barolar, Tabipler ve Mühendis ve Mimar Odaları birliklerinin başkanları bugün saat 11.00’da Tabipler Birliği Konferans Salonunda ortak basın toplantısı düzenledi. Basın toplantısında, KTBB Başkanı Av. Hasan Esendağlı, KTTB Dr. Özlem Gürkut ve KTMMOB Başkanı  Seran Aysal konuştu.
KTTB Başkanı Esendağlı, basın toplantısında yaptığı kısa konuşmada, ülkenin hukuki ve fiziki olarak daha yaşanabilir bir yer olabilmesi için yasalarla kurulmuş meslek örgütleri olarak üzerlerine düşen görevleri yerine getirirken, belirledikleri bazı ilkeler çerçevesinde “birlikte hareket etme, iş birliği ve güç birliği yapma” kararı aldıklarını söyledi. Esendağlı, üç meslek örgütü olarak “toplumsal faydada birleşme dışında herhangi bir hedeflerinin olmadığını” vurguladı. 
KTTB Başkanı Gürkut da ülkenin ve tüm dünyanın “çok zor bir süreçten” geçtiğine işaret ederek, “Bizler bu ülkede yasa ile kurulmuş ve önemli görevleri ve sorumlukları olan meslek örgütleri olarak, sadece üyelerimiz olan meslektaşlarımıza değil topluma karşı görev ve sorumluluklarımızın farkındayız. Bu noktadan hareketle bu zor süreçte, bölünüp, parçalanmalara değil, güçlerimizi, mücadelemizi birleştirmeye daha iyi daha yaşanılabilir bir ülke ve toplum oluşturabilmek için birlikte mücadele etmeye karar verdik” dedi. 
“DEVLETİN İYİ YÖNETİLEMEDİĞİ; TEMEL FONKSİYONLARIN CİDDİ ŞEKİLDE AKSAMAKTA OLDUĞU AÇIKÇA ORTADADIR” 
Ardından KTMMOB Başkanı Seran Aysal, üç meslek örgütünün imza koyduğu basın bildirisini okuyarak, toplumsal ve mesleki konularda güç birliğine gitme kararlarını ve bu güç birliğinin “iş birliği ve dayanışma ilkelerini” kamuoyu ile paylaştı. 
Ortak açıklamada, KKTC’nin ve Kıbrıs Türk halkının süregelen sorunlarının “giderek yaşamsal bir boyuta vardığını, adeta bir varoluş meselesine dönüştüğü” belirtilerek “Kilitlenmiş durumdaki Kıbrıs sorununun bugüne kadarki tek ya da en azından en büyük kaybedeni, Kıbrıs Türk halkıdır” denildi. 
Açıklamada,  “Bu ülkedeki varlığımızı devam ettirebilecek miyiz? Kıbrıs Türk halkının gelecek nesilleri, Kıbrıs’ta huzur ve barış içinde yaşama imkânı bulabilecekler mi?” sorularının toplumun her bir bireyinin sorması gereken sorular olduğu ifade edilerek, bu sorulara olumlu yanıt verilebilmesi için çaba sarf etmenin her Kıbrıslı Türk’ün görevi olduğu kaydedildi. 
Kıbrıs sorununun çözüm sürecinden bağımsız olarak Kıbrıslı Türklerin mevcut devlet yapısı dahilinde varlıklarını sürdürmesi gerektiği belirtilen açıklamada, “Oysa ki devletin hiçbir anlamda iyi yönetilemediği; temel fonksiyonların ciddi şekilde aksamakta olduğu, en rutin, sıradan kamusal görevlerin dahi yerine getirilemediği açıkça ortadadır” ifadesine yer verildi. 
“SORUNLAR, HER GEÇEN GÜN BÜYÜMEKTE VE ZORLAŞMAKTA; TOPLUM AÇISINDAN TELAFİSİ İMKÂNSIZ NOKTALARA DOĞRU KAYMAKTADIR”
Açıklamada şöyle denildi:
“Sağlıktan eğitime, güvenlikten kişisel hak ve özgürlüklere, çevre ve imardan, trafiğe kadar pek çok konuda çözümlenmesi gereken sorunlar, her geçen gün büyümekte ve zorlaşmakta; toplum açısından telafisi imkânsız noktalara doğru kaymaktadır. Kıbrıs Türk halkının karakteristik niteliklerinin, toplumsal yapısının, kültürünün, hukukunun, organ ve kurumlarının itibarsızlaştırıldığı, adeta yok sayıldığı bir dönemden geçmekte olduğumuzu; aynı şekilde toplumun kendi alanlarında yetişmiş, uzman, tecrübeli meslek mensuplarının, insan kaynaklarının ve örgütlerinin görmezden gelindiğini, değersizleştirildiğini; hukuk ve bilimsel kuralların hakimiyetinin,  tepeden inme bir ‘biz yaparız, olur’ anlayışına devşirilmeye çalışıldığını üzüntü ve endişe ile gözlemlemekteyiz. Temel görev ve fonksiyonlarını yerine getirmekte bile başarısız olan siyasi erkin ise, bu duruma seyirci kalmak ve hatta yardımcı olmaktan öte bir yaklaşımı olmadığı açıkça ortadadır.”  
OLUMSUZLUKLARA KARŞI ORTAK DURUŞ
Bu koşullar altında üç meslek örgütünün, halkın tümünü ve mesleki alanlarını doğrudan olumsuz etkileyen her türlü girişim, işlem ve eylem karşısında ortak bir karşı duruş sergilemek, hukuki ve bilimsel kurallar temelinde yönetenlere ve topluma doğru yön verebilmek amacıyla güçlerini birleştirmeye, dayanışma ve iş birliği içerisinde hareket edecek bir oluşuma gitmeye karar verdiklerinin” deklere edildiği açıklamada, şunlar kaydedildi: 
“Bu güç birliğinin, yasalar ile kurulmuş ve meslek mensuplarının yanı sıra topluma karşı çok ciddi ödevleri bulunan; ülke sorunlarına ve toplumsal konulara ilişkin tarafsız, objektif ve adil bir bakış açısı ile yaklaşıp sorun tespiti yapma ve çözüm önerisi geliştirme kapasitesine sahip meslek örgütleri olmamızın doğurduğu sorumluluk bilincinden başka bir saiki veya dayanağı bulunmamaktadır. 
“HERHANGİ BİR SİYASİ GÖRÜŞE TARAF DEĞİLİZ”
Bu bağlamda siyasi yelpazenin her ucundan mensupları bulunan bu üç önemli meslek örgütünün herhangi bir siyasi görüşe taraf olmak gibi bir niyetinin olmadığını; sadece toplumdan, bilimsellikten ve hukuktan yana taraf olduğumuzu ve bu bakış açısıyla ülkenin ve halkın tüm sorunlarının tespiti ve çözümüne katkı sağlayacak şekilde iyi niyet ve özveri ile çaba sarf emek amacında olduğumuzu önemle vurgularız.”
“İŞ BİRLİĞİ VE DAYANIŞMA İLKELERİ” 
Üç meslek örgütü, ortak açıklamasında, “Bu ülkenin sorunları, bizim sorunlarımızdır; kamusal görevler üstlenen meslek örgütlerinin sorunlarıdır. Toplumsal sorumluluğumuz gereği yanlışları söylemek ve bunların düzeltilmesi yönünde mücadele etmek hem hakkımız hem de halkımıza karşı görevimizdir” diyerek, bugünden itibaren altı ana toplumsal ve mesleki konu kapsamında iş birliği, güç birliği ve dayanışma içerisinde olacaklarını ve birlikte hareket edeceklerini duyurdu. Üç meslek örgütü tarafından deklere edilen “İş Birliği ve Dayanışma İlkeleri” şöyle:
“1. Mesleki konularımıza ve yetki alanlarımıza yönelik her türlü olumsuz veya haksız hareket ve girişime ortak şekilde tepki gösterilip karşı durulması;
2. Toplumsal konularda ortak yönde hareket edilmesi, ortak eylemlilik gösterilmesi;
3. Mesleki disiplinlerimiz arasında birbiriyle ilişkili veya birbiri ile etkileşimli konularda ortak hareketler, eylemler ve açıklamalar yapılması; 
4. Ortak eğitim ve etkinlikler ile çoklu disipliner çalışma ortamının geliştirilmesi ve iş birliğinin arttırılması;  
5. Halkımız için bilimsel, hukuksal, eşit, adil ve sürdürülebilir bir geleceğin sağlanması ve bu topraklarda var olunabilmesi için mücadele edilmesi;
6. En erken zamanda Kıbrıs Türk Halkının gerçekleşecek bir çözümle Dünya ile bütünleşmesi mücadelesinde birlikte hareket edilmesi.”

Editör: TE Bilisim