Yedi sivil toplum örgütü, Diyalog TV’nin yayının durdurulması kararını kınadı.
Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği, Basın Emekçileri Sendikası, BAY-SEN, KTAMS, DEV-İŞ, Haber Kameramanları Derneği ve KTSYD adına yapılan ortak yazılı açıklamada Diyalog TV’nin yayınının Türkiye Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) tarafından durdurulması kararının kabul edilebilir olmadığı ifade edildi.
Çok sesliliğin basın özgürlüğünün esaslarından olduğu, farklı görüş ve yorumlara tahammülün uluslararası basın özgürlüğü metinlerinde ve mahkeme kararlarında defalarca yer aldığı kaydedilen açıklamada ,”RTÜK kararında, Diyalog TV’deki bir programda sarf edilen sözlerin ‘Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret niteliği taşıdığı’ ve ‘Türkiye’nin bağımsızlığına ve bölünmez bütünlüğüne zarar verdiği’ iddia edilmektedir” denildi.
RTÜK’ün “kendisini mahkeme yerine” koyduğu ve farklı sesleri kesmek istediği savunulan açıklamada, “Öte yandan RTÜK, Diyalog TV’nin yayınlarını durdurma kararını hiç alakasız bir yasa maddesine dayandırmakta, kanalın ‘izinsiz ve lisanssız şekilde Türkiye aleyhinde yaptığı programlar nedeniyle yayın hizmetleri iletiminin durdurulduğunu’ belirtmektedir” denildi.
KKTC’de radyo ve TV’lerle ilgili otoritenin Başbakanlık’a bağlı Yayın Yüksek Kurulu olduğuna işaret edilen ve RTÜK’ün bahse konu kararıyla Cumhuriyet Meclisi’nin yayıncılıkla ilgili çıkardığı yasaları ve Yayın Yüksek Kurulunu by-pass ettiği, bu durumda KKTC makamlarının tepkisinin ne olacağının merak konusu olduğu belirtilen açıklamada, “Ayrıca KKTC hükümeti, Kıbrıs Türk TV’lerinin izleyiciye sağlıklı biçimde ulaşacağı alternatif ve güçlü mecraların oluşturulmasını da artık kesinlikle ve süratle gündemine almalıdır” denildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Kendisine özgü demokratik ve hoşgörülü ortamını titizlikle koruyan ve dünya basın özgürlüğü indeksinde Türkiye’den çok daha iyi bir konumda olan Kıbrıs Türk Toplumu’nun kurumlarına karşı yapılan bu saldırıyı kınarken, alınan kararın geri çekilmesi için KKTC makamlarını Türkiye makamları nezdinde acilen harekete geçmeye çağırıyoruz.”
Açıklamada, konunun uluslararası örgütlere ve resmi kuruluşlara taşıma dahil her türlü girişimin başlatılacağı da ifade edildi.
