Çin’de corona virüsü ilk görüldüğü zaman hayatlarımızı bu kadar derinden etkileyeceği ve dünyayı böylesine olağanüstü bir duruma sokacağı hiç aklıma gelmemişti.
Yeditepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi 4. Sınıf öğrencisi olduğumdan ailemin tüm ısrarlarına rağmen okulum kapanmadığı için Kıbrıs’a gelmeyi önceleri reddettim.
Hatta cuma gününe kadar hastahanede hasta bakmaya devam ettim.
Virüs bir anda hem Kıbrısa hem Türkiye’ye sıçradı.
Okullar kapandı ve her gün yeni tedbirlerle güne uyandık.
Önceleri yolculuk etmenin daha riskli olacağı düşüncesiyle Kıbrıs’a dönmeme kararım gün geçtikçe beni tedirgin etmeye başladı.
Öyle bir noktaya geldim ki her ne şekilde olursa olsun Kıbrıs’ta uyanmak, ailem ve sevdiklerimle aynı gökyüzüne bakmak istedim.
Bu duygularla kendimi Kıbrıs’ta buldum.
Muthiş güvenlik önlemleriyle uçaktan alınıp karantina oteli Malpas’a geldim.
Buradaki arkadaşlarım ve ben elimizden geldiğince verilen talimatlara uymaya çalışıyoruz.
Burada tüm ihtiyaçlarımız fazlasıyla karşılanmakta her türlü isteğimiz en kısa zamanda yerine getirilmeye çalışılmaktadır.
Bu bakımdan tüm Malpas otel çalışanlarına, güvenliğimizden sorumlu görevlilere, bize bu imkanı sağlayan devletimize teşekkürü bir borç bilirim.
Oda da bir günü nasıl geçirdiğimizi sorarsanız, sevdiklerimizin telefon ve mesajları moralimizi güçlü tutmamızın en önemli sebebidir.
Balkondan balkona birbirimizle yaptığımız konuşmalar zamanımızı güzel geçirmemizi sağlamaktadır.
Bugün bahçede yapılan canlı dj performansı ise her yaş grubundan bütün otel misafirlerinin kalplerini mutlulukla doldurmuştur.
Her şey için tüm ilgililere teşekkür ederken, bu süreci sağlık içinde tamamlayıp ailelerimizle kavuşmanın sabırsızlığı içinde olduğumuzu bilmenizi isterim.
Biz gençler böylesi bir süreci yaşarken, karantina da olmayıp sışarda olan sizler de lütfen evinizde sağlıkla kalınız.
Alara Hamzaoğlu
