Çevre Mühendisleri Odası Başkanı Sibel Paralik, “yeni İskele bölgesindeki atık su ve deniz kirliliği sorununun yıllardır süregelen plansız ve altyapısız yapılaşmanın sonucunda ortaya çıkan bir çevre felaketi olduğunu” savundu.

Paralik, sorunun nihai olarak çözülmesi için kentsel atık su arıtma tesisi ve kanalizasyon sisteminin kurulması gerektiğini belirtti.

Paralik yaptığı yazılı açıklamada, özellikle 2015 yılından sonra bölgede yaşanan yoğun yapılaşma ve bunun sonucunda görülen hızlı nüfus artışının neticesinde ciddi bir atık su altyapı yetersizliği yaşandığını kaydetti.

Bu tip problemlerin geçmişte başka bölgelerde de yaşandığına değinen Sibel Paralik, şöyle devam etti:  

“Münferit, proje bazlı teknik önerilere ek olarak, bölgenin konumu ve durumu değerlendirilerek, kümülatif etkilerin ele alındığı stratejik Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) çalışmalarının, plan ve bölgesel politikalara eklenmesi ve izinlendirme süreçlerinin yeniden düzenlenmesi yanında plan kapsamı dışındaki bölgelerimiz için de planların bir an evvel yapılması gerekmektedir, elzemdir.” 

Paralik, “2015 ve sonrası bu bölgede yapılan gerek münferit konutların, gerekse toplu konut sitelerinin birçoğunda herhangi bir atık su arıtma sistemi olmaması ve konutlarda oluşan atık suyun doğrudan yer altına verilmesi nedeniyle, ne acıdır ki bölgenin yer altı su kaynakları tamamen bir atık su havzasına dönüşmüştür” ifadelerini kullandı.

Long Beach bölgesinin konumu itibarı ile zemini geçirimsiz ve yüksek yeraltı su seviyesine sahip bir bölge olması nedeniyle konutlarda oluşan tüm ham atık suyun yer altında depolandığını ve mevcut yer altı suyunu ciddi oranda kirlettiğini ifade eden Paralik, “Sorun bir inşaatın temel suyunun yağmur suyu drenajına verilmesinden çok daha öte bölgesel bir çevre sorunudur” dedi.

Sorun hakkında meslektaşlarının sahada incelemeler yaptığını belirten Paralik, şunları kaydetti:

“Sahada yapılan incelemelerde, tüm paydaşların ciddi bir çaba içerisinde yüzeyde biriken ve denize akan atık suyun denize karışmasını engellemeye yönelik çalıştığını, kontamine olmuş suyun dezenfekte edilmeye ve zemin stabilizasyonunun sağlanmaya çalışıldığını gözlemledik. Ancak ne yazık ki bu anda yapılan çalışmalar tamamen mevcut durumun iyileştirmesine sebebiyet verse dahi sorunun tam anlamı ile çözümü için yeterli olmayacaktır.”

KTMMOB’ye bağlı Çevre Mühendisleri Odası olarak soruna nihai çözüm önerilerinin,  kentsel atık su arıtma tesisi ve kanalizasyon sisteminin kurulması olduğunu ifade eden Paralik, buna ek olarak benzer problemlerin yaşanmaması için stratejik ÇED olgusunun yasallaşması ve etkinleştirilmesinin de kaçınılmaz olduğunu belirtti.

“En kısa süre içerisinde bölgede mevcut ve yapımı devam etmekte olan tüm konutların ve işletmelerin atık suyunun toplanarak, arıtılmasını sağlayacak bir kanalizasyon ve atık su arıtma tesisinin projelendirmesi yapılmalı ve finansmanı sağlanarak hayata geçirilmelidir” diyen Paralik, şu ifadelere yer verdi:

“Bölgenin büyüme hızını da dikkate alarak, önümüzdeki 15-20 yıl boyunca tüm bölgeye hizmet verecek kanalizasyon sistemi, AB normlarında arıtılmış su kalitesi sağlayabilen ve arıtılmış suyun bölge bölge sulama suyu ihtiyacını karşılayabilecek bir ileri biyolojik atık su arıtma tesisi projesinin hazırlanması ve hayata geçirilmesi bölgedeki tüm paydaşlar için elzemdir.”

Editör: TE Bilisim