Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, ülkedeki iç barış ve huzur ortamının, Kıbrıs'ın çevresinde ateşten bahsedildiği bir dönemde çok daha fazla ivedi öneme sahip olduğunu belirtti. Mustafa Akıncı, özellikle bu tür hassas dönemlerden geçilirken herkesin yazdıkları ve söylediklerine dikkat etmesi ve Türkiye’nin hassasiyetlerine özen göstermesi gerektiğini ifade etti. Türkiye’den KKTC’ye bakıldığında da aynı hassasiyetin buraya gösterilmesi gerektiğine vurgu yapan Akıncı, karşıt görüşte olanların bu düşüncelere, her ne kadar katılmıyorsa da, tahammül etmesi gerektiğini belirtti

 

Lefkoşa’da dün gece gerçekleşen “Barış ve Demokrasi Yürüyüşü”nün kimsenin burnu kanamadan, kimse incitilmeden tamamlanmasından duyduğu memnuniyeti dile getirerek, tebrik eden Akıncı, “Herkesin yazdıkları ve söylediklerine dikkat etmesi gerekir… Karşıt görüşte olanlar da, katılmıyorsa dahi, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü adına buna tahammül etmesi gerekir” dedi.

Cumhurbaşkanı Akıncı, bu sabah katıldığı Kıbrıs Türk Ticaret Odası (KTTO) Olağan Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Türkiye Cumhuriyeti’nin ateş çemberinden geçtiğine işaret ederek, Afrin’de terör örgütlerine yönelik operasyondan en az zayiatla geri dönülmesini ve hiçbir ülkede savaşların yaşanmamasını diledi.

Akıncı, bir ülkenin sınırlarının tehdit edilmesi ve sürekli taciz edilmesi durumunda bu tür operasyonların kaçınılmaz olduğunu dile getirdi.

“KARŞIT GÖRÜŞLERE TAHAMMÜL ETMEK GEREKİR”

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, özellikle bu tür hassas dönemlerden geçilirken herkesin yazdıkları ve söylediklerine dikkat etmesi ve Türkiye’nin hassasiyetlerine özen göstermesi gerektiğini ifade etti.

Türkiye’den KKTC’ye bakıldığında da aynı hassasiyetin buraya gösterilmesi gerektiğine vurgu yapan Akıncı, karşıt görüşte olanların bu düşüncelere, her ne kadar katılmıyorsa da, tahammül etmesi gerektiğini belirtti. Akıncı, bunun demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğüne olan saygıdan dolayı yapılması gerektiğini kaydetti.

“KABA KUVVET DEĞİL, HUKUK…”

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, “Eğer hukuk içinde çözülmesi gereken bir sorun varsa, onun gereğini kaba kuvvet değil, hukuk yapar” ifadesini kullandı.

Şiddeti, polisin gözü önünde milletvekilleri yemin ederken Meclis’in damına çıkılmasını ve bir gazeteye yönelik linç girişimini onaylamasının mümkün olmadığını kaydeden Akıncı, bunun sadece kendisinin değil, KKTC’de yaşayan ezici bir çoğunluğun düşüncesi olduğunu vurguladı.

 “KIBRIS TÜRK TOPLUMUNUN BİR MAYASI VAR”

“Kıbrıs Türk toplumunun yüzyıllardan gelen bir mayası vardır” diyen Akıncı, Kıbrıs Türkü’nün demokratik, laik, farklı görüşe saygılı, hoşgörülü bir özellik ve kimlik geliştirdiğini ve bunun bir hayat tarzı olduğunu belirtti.

Akıncı, buna saygı duyulması gerektiğini ve bunu isteyip, talep etmenin de insani bir şey olduğunu kaydederek, bunun “Türkiye’ye karşı olmak” anlamı taşımadığını söyledi.

 

Kurulacak yeni hükümetin iç konularda alacağı tedbirler yanı sıra, hükümet, Meclis, sivil toplum örgütleri ve toplumun her bireyine büyük sorumluluklar düştüğünü kaydeden Akıncı, ülkede hak edilen sevgi, barış, karşılıklı saygı huzur ortamına hep birlikte çalışarak, ulaşılabileceğini belirtti.