uyuşturucu ile mücadelenin sosyal bir uyum süreci olduğuna dikkat çeken uzmanlar, birçok paydaşın bir araya gelmesi ile madde bağımlısı gençlerin topluma kazandırılmasının amaçlanması gerektiğine dikkat çekti.
Yeni Bakış'tan Özlem Çimendal'ın haberine göre, Gelmiş geçmiş hükümetlerin mücadele politikası söylemleri ile üzerinden siyaset yaptığı ancak hala önüne geçilemeyen ve ülkenin kangrenleşerek sosyal bir sorunu haline dönüşen uyuşturucu ile mücadele noktasında, köklü ve caydırıcı somut adımlar atılamadı.
Uzmanlar uyarıyor
Uyuşturucu ile mücadelenin sosyal bir uyum süreci olduğunu dile getiren uzmanlar, birçok paydaşın bir araya gelmesi ile madde bağımlısı gençlerin topluma kazandırılmasının amaçlanması gerektiğini savunurken, KKTC’de bunun ilk adımı olan Denetimli Serbestlik Yasası’nın ise amacına hizmet edemediğini dile getirdiler.
TKÖD Başkanı Mehmet Avcı: “Madde bağımlılarının topluma kazandırılması devletin asli görevidir”
Trafik Kazalarını Önleme Derneği Başkanı Mehmet Avcı, ülkenin de trafiğin de kanayan yarası haline gelen uyuşturucunun, kontrol altına alınıp alınmaması noktasında toplumun kafasında soru işaretleri oluşmaya başladığını vurguladı. Uyuşturucu bağımlılığının tedavisi ve rehabilitesi ile birlikte topluma kazandırılma sürecinin oldukça önemli olduğunun altını çizen Avcı, “Uyuşturucu kullananların tespit edilmesi, tedavi edilmesi ve topluma kazandırılması devletin asli görevidir” dedi.
"Caydırıcılık en önemli sorun"
Uyuşturucu ile mücadelede ikinci önemli adımın da caydırıcılık noktasında olduğuna işaret eden Avcı, “Hem caydıracaksınız, hem de rehebilitesini yapacaksınız” şeklinde konuştu.
“Denetimli Serbestlik Yasası’nda devlet görevini yapmıyor”
Denetimli Serbestlik Yasası’nın uygulanması noktasında ciddi aksaklıklar olduğunu vurgulayan Avcı, “Bu devletin görevini yapmadığının göstergesidir” dedi. Avcı, görevini yapması gerekirken, bundan kaçınan ve gerekli adımları atmayan kim olursa olsun, gerekli cezayı almasının altını çizerek, alınan kararların uygulanması notasında ciddiyetsizlik yaşandığını savundu.
“Hükümetin uyuşturucuyla mücadele etmek için gücü de parası da var”
Uyuşturucu ile mücadelede gerekli adımların atılması ve çıkarılan yasaların uygulanması noktasında maddi kaynak yetersizliği değil, niyet eksikliği olduğunu ifade eden Avcı, “Hükümetin bunu yapacak gücü de parası da var” dedi.
“Hapse de yollamıyor, rehabilite de etmiyorlar”
Gelmiş geçmiş hükümetlerin uyuşturucu ile mücadele konusunda iradeli niyet ortaya koymadığı gibi yeterli özeni de göstermediğini dile getiren Avcı, Denetimli Serbestlik Yasası’nın gereğinin de yapılmamasının sorumlusunun devlet olduğunun altını çizdi. Avcı, “Resmen uyuşturucu kullananları siz rehabilite etmeden serbest bırakmış oluyorsunuz. Hapse yollanmıyor, tedavi de edilmiyor, serbest bırakılıyor” şeklinde konuştu.
"Uyuşturucu etkisinde araç kullanımı hızla artıyor"
Uyuşturucu kullanımının hızla arttığı KKTC’de, uyuşturucu etkisi altında direksiyon başına geçen sürücülerde de ciddi artış yaşandığına dikkat çeken Avcı, “Uyuşturucu madde etkisi altında araç kullanarak, trafikteki diğer insanların da hayatını hiçe sayarak tehlikeye atıyorlar” ifadelerini kullandı.
“Devlet uyuşturucu ile mücadelede ciddi değil”
Avcı, “Yasayı çıkarmak yeterli değil demek ki, yasanın uygulanması ve denetlenmesi noktası en az yasa kadar önemlidir. Bunun yapılmaması da bize devletin uyuşturucu ile mücadele noktasında ne kadar ciddi olduğunu en açık şekilde göstermektedir” diye konuştu.
Psikolog Şerife Çelik: “Mücadelede ciddi ve kararlı adımlar atılmalı”
Uyuşturucu ile mücadele noktasında alınacak kararların ve atılacak adımların daha kararlı ve caydırıcılık teşkil edecek noktada olması gerektiğinin altını çizen Psikolog Şerife Çelik de, bu noktada uygulayıcı konumda olan hükümetlerin de konu ile ilgili ciddi adımlar ve girişimlerde bulunması gerektiğini kaydetti.
"Kangrenleşerek artmaya devam ediyor"
Bugüne kadar gelmiş geçmiş tüm hükümetlerin gündeminde olan ancak kangrenleşerek artmaya devam eden uyuşturucu kullanımı noktasında, niyetin çok önemli olduğunun altını çizen Çelik, “Yeni hükümet döneminde bu noktada daha somut adımlar atılacağını ve önem verileceğini umut ediyorum” dedi.
“Toplum içerisinde ciddi bir uyumsuzluk sorunu yaşanıyor”
Şu anda toplum içerisinde ciddi bir sosyal uyumsuzluk yaşandığına dikkat çeken Çelik, “Zaten şu anda aileler, bireyler, çocuklar arasındaki iletişim sıkıntıları, iş, ekonomik bunalım ve daha birçok sosyal sorun insanları farklı yönlere sürükleyebiliyor” dedi.
"Gerek ekonomik gerekse sosyal sorunlar bireyleri madde kullanımına itebiliyor"
Çelik, bu noktada çevresel faktörlerin de bireyleri istemedikleri durumların içerisinde sokabildiğine işaret etti ve gerek ekonomik gerek sosyal sorunların bireyleri çeşitli zararlı alışkanlıklara yönelmeleri konusunda belirleyici olabildiğine dikkat çekti.
"KKTC’de rehabilitasyon merkezi yok"
KKTC’de şu anda bir rehabilitasyon merkezi olmadığına da dikkat çeken Çelik, uyuşturucu ile mücadele ekseninde Sağlık Bakanlığı ve ortak paydaşların iş birliğinde hayata geçirilecek projelere olan ihtiyacın, gün geçtikçe arttığına işaret etti. Çelik şöyle konuştu: “Devletin özellikle bu konuya ağırlık verip, yoğunlaşması gerekmektedir.”
"Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi çok yoğun, rehabiliteye yetişemiyor"
Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nin de yoğunluk nedeni ile madde bağımlılığında rehabilite noktasında ihtiyaçlara cevap vermediğinin de gerçek olduğunun altını çizen Çelik, “Yoğunluğu nedeni ile belki işin rehabilite kısmı ile ilgilenemiyor, belki ilaçlı desteğe ihtiyaç duyanlardan fırsat kalmıyor, ancak bu bütünlüklü bir uyum sürecidir” diyerek, uyuşturucu ile mücadelenin birçok açıdan ele alınması gerektiğini vurguladı.
"Bu bir sosyal uyum sürecidir"
Uyuşturucu ile mücadelede izlenecek basamakların adım adım ilerlemesi gerekliliği üzerinde de duran Çelik, bunun bir bütün olarak sosyal uyum sürecini kapsadığını ifade etti. Çelik, “Önce ilaç tedavisi, daha sonra uyum, daha sonra topluma kazandırılma yönünde zincirleme olarak gitmektedir bu süreç ve maalesef biz burada çok zayıf kalıyoruz” dedi.
"KKTC’de kullanıcıların uyum süreçlerinde zayıf kalınıyor"
Çelik, uyuşturucu ile mücadelede sosyal uyum sürecinde zayıf kalındığına vurgu yaptı.
“Psikososyal sorunlar birçok paydaşın iş birliğinde çözülebilir”
Toplumlardaki psikososyal sorunların hep birlikte ele alınarak bireylerden devletin de içerisinde olduğu bütünlüklü bir anlayış ile üzerinden gelinebilineceğine işaret eden Çelik, “Dünyada hem devletin hem de özel kuruluşların madde bağımlılığına yönelik destek verdiği birçok merkez dikkatimizi çekiyor, gönül istedi ki bizim ülkemizde de bu şekilde olsun” ifadelerini kullandı. Çelik yıllardır mücadele edilen ve hala aynı şekilde mücadele edildiği söylenen bağımlılık ile ilgili ciddi adımların atılarak, önüne geçilmesi gerektiğini ifade etti.
"Denetimli Serbestlik Yasası, ne kadar hazır olduğumuzu sorgulatıyor"
Denetimli Serbestlik Yasası ile ilgili de açıklamalarda bulunan Çelik, toplumsal niyet açısından toplumun bireylerinin ne kadar hazır olduğu noktasında bazı sorgulamaları da beraberinde getirdiğine dikkat çeken Çelik,
“Bu yasaya biz hazır mıyız? Bu noktada bazı sorgulamalar da doğuyor. Niyet olarak toplumsal olarak bu içeriği uygulayıp yaşamaya hazır mıyız, bunu çok iyi düşünmemiz lazım” diyerek, toplum olarak yasaklar ve serbestliğin dengesinin kurulamadığına dikkat çekti.
Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu Başkanı Hasan Karaokçu: “Tahlillerin yapılamaması eksiklik”
Başbakanlık Uyuşturucu ile Mücadele Komisyonu Başkanı Hasan Karaokçu ise, konuyla ilgili Yeni Bakış’a yaptığı değerlendirmelerde, “Devlet laboratuvarı yandıktan sonra tahlillerin yapılamaması noktasında çok büyük sıkıntı ortaya çıktı” dedi.
“Gerekli adımlar atıldı son adım olan kan ve idrar tahlili dehayata geçecek”
Geçmiş hükümet döneminde bu sıkıntıların aşılması noktasında çeşitli adımların atıldığını ve bölüm bölüm olarak laboratuvarın hayata geçirilmesinin amaçlandığını vurgulayan Hasan Karaokçu, ilk iki bölümünün ve uyuşturucu maddelerin tasnifinin yapılabildiği bölümünün hayata geçirildiği laboratuvarın, kan ve idrar tahlillerinin yapılmasının ön görüldüğü son bölümünün de en kısa sürede yeni hükümet döneminde hayat bulmasının beklendiğini kaydetti.
