Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Emine Dizdarlı, “Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu Yönetim Kurulu’nun, akaryakıt dip çamuru temizliği işini ihalesiz olarak sürekli aynı şirkete verildiği” iddiasını destekleyecek bir bulguya rastlanmadığını açıkladı. 
Dizdarlı, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun akaryakıt dip çamurunun geri kazanımı ve çıkacak atıkların bertaraf edilmesi için yakın zamanda ihaleye çıkacağınıbelirttiğini ifade etti. 
Dizdarlı ayrıca “Teknecik Elektrik Santralinde biriken akaryakıt dip çamurunun temizlenebilmesi için tortulara yağ eklendiği yönündeki iddiaları destekleyecek herhangi bir bulguya rastlanmamıştır” dedi. 
Ombudsman Emine Dizdarlı, “Teknecik Elektrik Santralinde elektrik üretiminde kullanılan yakıtın evsafa uygun olmadığı ve elektrik üretimi sonucu açığa çıkan akaryakıt dip çamurunun (slaç) temizlenebilmesi için tortulara yağ eklendiği” yönünde aldıkları duyumlar ve yine mezkûr santralde bulunan buhar türbinlerinde “yıllardır filtre olmadan yapılan elektrik üretiminin çevre ve insan sağlığı üzerinde yarattığı olumsuz etkiler” ile ilgili basında çıkan haberler neticesinde daire tarafından soruşturma başlatıldığını bildirdi. 
Dizdarlı, bu çerçevede “38/1996 sayılı” Yüksek Yönetim Denetçisi (Ombudsman) Yasası kuralları çerçevesinde incelenen konuyla ilgili hazırlanan raporu kamuoyu ile paylaştı. 
“Teknecik Elektrik Santralinde bulunan buhar türbinlerinde filtre olmadan yapılan elektrik üretiminin çevreyi ve insan sağlığını ne şekilde etkilediği” konusunda da bir soruşturma yapıldığını ifade eden Dizdarlı, Teknecik Elektrik Santralinin mevcut durumuyla elektrik üretimine devam etmesinin insan ve çevre sağlığı açısından yarattığı hasar düşünüldüğünde kabul edilemez limitlere ulaştığını belirtti. 
Dizdarlı, “Enerji açısından dışa bağımlı olan ülkemizde, toplumun tüm kesimlerinin ve konunun tüm taraflarının ivedilikle harekete geçmesi, çevre ve insan sağlığına en az zararı verecek enerji politikalarının belirlenmesi gerekmektedir” dedi. 
Teknecik Elektrik Santralinde elektrik üretimi için hala hazırda kullanılanfuel-oil yakıtının baca gazı arıtma sistemi takılmadan kullanılmaya devam edilmesi durumunda “Büyük Yakma Tesislerinden Kaynaklanan Hava Kirletici Emisyonların Sınırlandırılması Tüzüğünde” belirtilen emisyon değerlerinin sağlanmasının mümkün olmadığına işaret eden Dizdarlı, şunları kaydetti:
“Diğer taraftan fosil yakıt grubu içerisinde çevreye verdiği kirliliğin daha az olması ve yandığı sistemde sık temizlik gerektirmemesi nedeniyle doğal gaza yatırım yapılması akılcı bir çözüm olarak görünmektedir. Ancak elektrik üretimi için fosil yakıtlardan hangisi kullanılırsa kullanılsın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine getirilen tüm yakıtların analiz edilebilmesi için bağımsız akredite laboratuvarların kurulması gerekmektedir.”