Eski Başhekim Dr.Bülent Dizdarlı, Kıbrıs Türk Tabipleri Birliğine yapılan eleştiriler ile ilgili görüşlerini açıkladı.

Dizdarlı sosyal medya hesabından paylaşımda bulunarak şunları kaydetti:

"Kıbrıs Türk Tabipleri Birliğinde Başkan, genel sekreter, Onur kurulu üyesi olarak 18 yıl çalışmış biri olarak yazıyorum:

Tabipler Birliği’nin mitinge katılma çağrısı yapması eleştiriliyor.

Bu çok doğaldır. Tabipler Birliği eleştirilmez değildir.

Ne var ki eleştirenlerin Galayı, Kurultayları, Toplantıları da aynı kefeye koyması beklenirdi. Bunların hepsini birbirinden ayrı değerlendiren, bazısına sessiz kalıp bazısını eleştirenleri samimi bulmuyorum.

Açıkçası benim sosyal medya arkadaş gurubumda bunu yapan bir tek, pandemi sürecince ciddi analizler yaptığına şahit olduğum sayın Funda Gülseven oldu. Samimiyetinden dolayı kutlarım.

Ben kendi adıma bahse konu olayları özel olarak eleştirmedim.

Neden diye sorarsanız:

Çünkü aylardır yaptığım genel uyarılarla insanlara ne yapmaları gerektiğini hep söylediğimi ve kimsenin zekasını imtihan etmeme gerek olmadığını düşündüm. Neticede bunca temel gerçeğe rağmen etrafımızda virüsün olmadığına, pcr ın anlamsız olduğuna, aşının gereksizliğine inananlar vardı. Kısacası fazla konuşmak da anlamsızlaşmaya başlamıştı.

Görüyorum ki bu düşünce ile hata yapmışım. Meğer her aşamada müdahil olmak gerekirmiş. Evet en azından şimdi söyleyeyim. Hükümetin yaptığı toplantılarda, galada, muhalefetin mitingi de sağlık açısından yanlıştı. Ve hepimiz de çok iyi biliyoruz ki, İki yanlış da bir doğru etmezdi.

Rol modellerimizin en azından bundan sonra daha hassas ve dikkatli davranmalarını diliyorum.

Bundan dolayıdır ki, daha devlet ve hükümet erkanının yaptığı kural tanımayan saçmalıkları eleştiren arkadaşların, Kıbrıs Türk Tabipler Birliği’nin son kararına da “sağlık” açısından eleştiri yapmasını “haklı” buluyorum. Yönetim bu eleştirileri kıymetli bulup değerlendirmelidir.

Ancak bundan bağımsız ve asla katılmadığım bir eleştiri gurubu daha var : “Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği siyasi açıklama yapmamalı” diye.

İşte buna karşıyım. Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği , toplumsal muhalefetle de yükümlü bir sivil toplum örgütüdür. Bunun gereğini yapmakla yükümlüdür.

Bu ülkede Ticaret Odası’nın , Sanayi Odası’nın, Esnaf Odası’nın ve Öğretmen sendikalarının ne kadar toplumsal sorunlarla ilgili görüş belirtme hakkı varsa , Tabipler Birliği’nin de o kadar vardır.

Ortaya konulan görüşler, eleştirilmez değildir. Hatta bunun sonucu olarak yönetimlerin istifasını isteme, genel kurul çağrısı yapma hakkı da vardır. Ama kimsenin “toplumsal sorunlarda taraf olmama“ çağrısı yapma hakkı yoktur. Kıbrıs Türk Tabipler Birliği , bu topluma Bir Toplum lideri, Bir Cumhurbaşkanı, bir çok bakan, milletvekili ve aktivist kazandırmış güçlü ekolün adıdır.

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği toplumsal sorunlara görüş koymaya devam etmelidir. Aksi halde “Kanarya Sevenler derneğine” dönüşür…

Dünya görüşü olmayan bir sivil toplum örgütünün kendine dahi faydası olmaz.

Oysa sivil toplum bizim en değerli hazinemizdir."

Editör: TE Bilisim