Evrensel Hasta Hakları Derneği ve Kıbrıs Türk Diyabet Derneği, adanın tek Diyabet ve Endokrin Merkezi’nin tüm ülkeye tam zamanlı hizmet verecek şekilde yeniden düzenlenmesi ve süratle sorunlara çare üretilmesi talebinde bulundu.

Evrensel Hasta Hakları Derneği ve Kıbrıs Türk Diyabet Derneği ortak açıklama yaparak, merkezin amacı dışında faaliyetler için kullanıldığını savundu.

Açıklamada, ülkede epidemiyolojik diyabet taramasının ilki 1996 sonuncusu da 2008 yılında olmak üzere iki kez yapıldığı ve sonucunda toplumun 20 yaş üstü yetişkin nüfusunun yüzde 11’inde açık diyabet, yüzde 18 inde ise diyabet riski olduğunun tespit edildiği belirtildi.

Bugünün koşullarında artan obezite, pandemi koşulları ve ağırlaşan ekonomik koşulların oluşturduğu stres yükü dikkate alındığında bu oranların çok daha yüksek seviyeye ulaştığının öngörülebileceği kaydedilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“K.T. Diyabet Derneği, hem bu taramaların yapılması, hem de ulusal sağlık politikalarının oluşması için tüm hükümetleri harekete geçiren çalışmalar yapmış, bu çabaların sonucunda ülkemize endokrin uzmanları, diyabet hemşireleri yetiştirilmiş, sadece Endokrin Merkezi'nde değil, en başta Cengiz Topel Hastanesi olmak üzere kamu hastanelerinde diyabetli bireylere hasta eğitimleri yapılmaya başlanmıştı.

Diyabet ve Endokrin Merkezi, Kıbrıs Türk Diyabet Derneği’nin yoğun çabalarıyla, Lefkoşa Türk Belediyesi'nin Sağlık Bakanlığı ile yaptığı protokol kapsamında Diyabet Merkezi inşa projesi için sağladığı 50 bin İngiliz Sterlini değerindeki hibe ve dönemin UBP-TKP hükümetinin ayırdığı bütçeyle 2000 yılında temelleri atılmış, 2002 yılında faaliyete geçmiş, ancak resmi olarak 2007 yılındaki yeni teşkilat yasası ile kurulmuştur.

Bu merkez çok yakın zamana kadar, endokrinoloji bilim dalının ülkemizde tanınmasına katkıda bulunmuş, kendi hasta kitlesini oluşturmuş ve geniş bir hasta kitlesine hitap ederek, Kıbrıs’ın kuzeyine yoğun bir poliklinik hizmeti vermekteydi.”

-“Amacı dışında kullanılıyor”

Açıklamada merkezin verdiği hizmetlere de değinilerek, gelinen aşamada, adanın tek Diyabet ve Endokrin Merkezi’nin amacı dışında faaliyetler için kullanılmaya başlandığı ifade edildi.

Açıklamada, pandemi bahane gösterilerek merkezin üst katına Diş Polikliniği, alt katına Romatoloji Polikliniği ve Yeni Doğan Ünitesi’nin taşındığı belirtildi.

Merkezde çalışan üç endokrin uzmanının emeklilik ve istifa nedenleriyle kamu hizmetinden ayrıldığı kaydedilen açıklamada, bugün izinde olan bir pratisyen hekimin aylardır randevu alamayan hastalara hizmet vermesinin beklendiği belirtildi.

-"20 yıllık çabayla oluşturulan hizmetler durma noktasına geldi"

Açıklamada, “Yirmi yıllık onca çabayla oluşturulan hizmetler ne yazık ki durma noktasına gelmiştir. Sağlık hizmeti bekleyen hastalar çaresiz, merkez ise karanlıklara bürünmüştür. Yoksullaşmanın derinleştiği, enerji, ilaç ve temel gıda fiyatlarındaki yükselişin önlenemediği, asgari ücretin hayat pahalılığını karşılayamadığı bu koşullarda, kamu sağlık hizmetlerine her zamankinden daha fazla ihtiyaç duymakta olduğumuz bu dönemde Diyabet ve Endokrin Merkezi’nin neredeyse yok olma noktasına gelmesi toplumumuz adına büyük ve telafi edilmesi zor bir kayıptır” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, Sağlık Bakanı’na 20 yıldır hem koruyucu hem de tedavi edici sağlık hizmetleri sunan adanın ilk ve tek Diyabet ve Endokrin Merkezi’nin, tüm ülkeye tam zamanlı hizmet verecek şekilde yeniden düzenlenmesi ve süratle sorunlara çare üretilmesi çağrısında bulunuldu.

Editör: TE Bilisim