Yaklaşık 10 yıldır diyabet hastalığıyla mücadele eden ve geçtiğimiz günlerde hastalığa bağlı ani görme kaybı yaşayan 46 yaşındaki Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti (KKTC) vatandaşı İbrahim İğrek, uçuşların yasak olduğu Kovid-19 salgını döneminde özel uçakla Türkiye'ye getirilerek tedavi edildi.

İbrahim İğrek'in oğlu Esat İğrek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, babasının gözünde başlayan ani görme kaybı nedeniyle KKTC'den Türkiye'ye uzanan sağlık mücadelesini anlattı.

10 yıldır diyabet hastalığıyla mücadele eden babasında, geçtiğimiz günlerde sabah kahvaltısı sırasında aniden görme kaybı geliştiğini aktaran İğrek, "Olay olduğunda balkonda oturuyorduk. Babam baktığı her yeri kırmızı gördüğünü belirtti ve birkaç dakika içinde de görmediğini söyledi." dedi.

KKTC'de gittikleri hastanelerde önemli bir sorun olduğu ve tedavi için Türkiye'ye gidilmesi gerektiği yönünde değerlendirme yapıldığını aktaran İğrek, pandemi nedeniyle uçuşların yasak olduğu bu dönemde çok zorlandıklarını belirtti.

İğrek, korona salgınının tüm dünyanın gündemine oturduğu bu süreçte yürütülen yasal prosedürleri aşmanın kolay olmadığını vurgulayarak, "Babamın göz sağlığı için kelimenin tam anlamıyla çırpındım. Ankara Hava Operasyon Dairesinden, Sağlık Bakanlığından, KKTC Başkonsolosluğundan her yeri arandım. KKTC'daki hekimlerden çok acil müdahale edilmesi gerektiğini belirten raporlar aldım. Ülkeden ayrılmadan önce anne ve babama Kovid-19 testi yapıldı. Sonuçların negatif çıkması üzerine de gerekli ameliyat için Türkiye'ye gitmemize izin verildi." diye konuştu.

"TÜRKİYE'NİN SAĞLIK SİSTEMİ İLE GURUR DUYUYORUM"

Gerekli izinler alındıktan sonra KKTC'li iş adamı Mete Özmerter'e ait özel uçakla 22 Nisan 2020'de Türkiye'ye geldiklerini anlatan İğrek, "Türkiye'ye ulaştığımızda uçak merdivenlerinden yere temas etmeden ambulansa alındık. Türkiye'de Kovid-19 tedbirlerinin ne kadar sıkı uygulandığını o an bir kez daha anladık." ifadelerini kullandı.

İğrek, babasının 2 saat içinde Dünyagöz Hastanesi'nde acil olarak ameliyata alındığına dikkat çekerek, "Ameliyatı gerçekleştiren doktorumuz Op. Dr. Umut Güner, her şeyin kontrol altında olduğunu, artık endişe etmemize gerek kalmadığını iletti. Hastanede yapılan acil ve doğru müdahaleler sayesinde babamın gözü kurtarıldı. Türkiye'nin eşsiz sağlık sistemi ile gurur duyuyorum." değerlendirmesinde bulundu.

"TÜRKİYE'YE BANA TEDAVİ OLMA FIRSATINI SAĞLADIĞI TEŞEKKÜR EDİYORUM"

Sağlığına kavuşan hasta İbrahim İğrek de şu an çok mutlu olduğunu belirterek, duygularanı şöyle ifade etti:

"Tüm dünyanın koronavirüs hastalığı ile uğraştığı bu zor süreçte insanların evden çıkmaları bile yasakken bana tedavi olma fırsatını sağladığı için Türkiye'ye teşekkür ediyorum. Sağlığıma kavuşmamda emeği olan herkese minnettarım. Bu süreçte oğlumun ne kadar büyüdüğünü bir kez daha gördüm, onunla gurur duyuyorum. Benim Türkiye'ye getirilmemi sağladı. Bugün gözümü kaybetmekten kurtuldum. Çok mutluyum. Daha ne diyebilirim ki. Görüyorum, yaşıyorum. Ötesi yok."

"YÜZDE 60-70'LERE ÇIKTI, 1-2 AY İÇİNDE YÜZDE 90'A ÇIKACAK"

Operasyonu gerçekleştiren Dr. Umut Güner de muayenede hastanın sol gözünün arkasında (retinasında) diyabet kaynaklı oldukça agresif bir kanama olduğunun tespit edildiğini söyledi.

Kanamanın etkisiyle görme düzeyinin dakikalar içinde sadece ışık algılayacak seviyeye düştüğü bilgisini veren Güner, şunları kaydetti:

"Sağ gözde ise yıllar içinde şekere bağlı oldukça sert bir katarakt geliştiği ve o gözde de görmenin ışık hissi seviyesinde olduğu belirlendi. Sol gözde gelişen ani kanamayla birlikte iki göz birden kapanmıştı. Hasta, hastaneye gelir gelmez kontrol altına alındı. Ameliyat için gerekli tüm hazırlıkları tamamladıktan 1,5 saat sonra yaklaşık 2 saat süren retinada dikişsiz mikro cerrahi olan vitrektomi ameliyatı yapıldı. Tekrar kanama olmaması için gözün içine yapay silikon konularak ameliyat başarılı şekilde tamamlandı. Geldiğinde sadece ışık hassasiyeti olan hastanın sol gözüne yapılan müdahalenin sonrasında hastanın görme düzeyi ertesi gün yüzde 60-70 seviyelerine çıktı, 1-2 ay içinde yüzde 90 seviyelerine çıkması öngörülüyor."

Güner, "Hastamızın sağ gözünde gelişen kataraktın tedavisi Fakoemülsifikasyon tekniği kullanılarak yapıldı ve göz içine FDA onaylı mercek yerleştirildi. Işık algılama düzeyi yüzde 70'lere çıkan hastamız, artık sosyal ve iş yaşamını kesintisiz şekilde sürdürülebilir." dedi.

"GEÇ KALINSAYDI GÖZÜNÜ KAYBEDECEKTİ"

Hastanın gözünde oluşan kanamanın 4-5 aylık düzensiz seyreden diyabet ataklarına bağlı geliştiğine işaret eden Güner, "Bu nedenle gözü koruyabilmek için acil müdahale edilmesi gerekiyordu. Edilmemesi halinde hasta gözünü kaybedecekti. Diyabet hastalarının kendilerini iyi takip etmesi önemli." uyarısında bulundu.

Türkiye'nin sağlık sisteminin güçlü olduğunu vurgulayan Güner, "Ülkemiz, sahip olduğu güçlü sağlık sistemini ve acil durumlarda ortaya koyduğu profesyonel örgütlenme kabiliyetini Korona ile mücadelede de göstermiştir." ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilisim