LTB Başkanı Mehmet Harmancı, kritik tüm alanlarda özgür ve bağımsız karar alınmaması için bilinçli ve programlı şekilde hareket edildiğini kaydetti.
Harmancı'nın açıklaması şu şekilde;
"Bu yaşadıklarımızın tamamen kapasite problemi olduğunu düşünmek ya da iyi yönetilmediğimizden kaynaklandığını düşünmek geldiğimiz aşamada gözlerimiz kapalı yorum yapmak olur.
Bunlar bilinçli, programlı bir şekilde kendilerine buldukları emir erleri vasıtası ile sürdürdükleri büyük bir oyun.
Artık bu son tango aslında, bugüne kadar tahammül gösterilen farklı fikirlerin varlığına artık tahammül edilmeyeceğini çok açık bir şekilde deklare ediyorlar.
Sayın Tatar’ın bilinçsizce “ırk” kelimesini kullandığını mı düşünüyorsunuz? Eğitimi dolayısı ile ileri düzeyde İngilizce bilgisi var, ayrıca İngiliz vatandaşı.
Elektrik konusunun yüze göze bulaştırılmasını kapasite sorunu olarak mı görüyorsunuz? Elektrik ve su gibi kritik tüm alanlarda özgür ve bağımsız karar almamamız için ne gerekiyorsa o yapıldı ve yapılıyor.
Bilinçli, programlı bir şekilde. Oyun da güzel oynanıyor, çok doğal olarak ekonomik çıkmazdaki halk zamma tepki gösterecek ve sonuçta Kıb-Tek de gidecek, evet gerçekten gidecek. Onca yıldır maliyetlerin düşürülmesi için yatırım yapın diyenler, kurumun sırtından zengin olanlarla mücadele edenler de suçlu pozisyonuna sokulacak ve sokuluyor. Bu dizaynı zamanında savunanlar bugün eleştiriyor…
Bir büyükelçinin başka bir ülkedeki tarih eğitimi konusunda konuştuğunu hiç duydunuz mu? Tüm bunlar ülkemizin ayrı bir ülke olmadığının kulaklara, beyinlere ve kalplere kazınmasıdır. Bu adada artık AKP iktidarının onay vermediği hiçbir farklı eğilime, uygulamaya koyduğu herhangi bir plana karşı gelinmemesi gerektiğinin sözlü ifadesidir.
Bizlerin toplum olarak tüm bunlar olurken günahlarımız yok mu? Kıbrıs Rum siyasi elitlerinin bu gelinen aşamada sorumluluğu yok mu? Var, hem de fersah, fersah.
Kısa günün karları, küçük avantajlar vs derken elimizde hiçbir şeyin kalmadığı gerçeği ile çok ama çok yakında yüzleşeceğiz. Biz de yüzleşeceğiz, Kıbrıslı Rumlar da.
Zaten bu mevcut siyaseti yapanlar en büyük gücü içimizde sahte yalakalıklarla evet efendim diyen, hiç bir konuyu tartışamayan buyurganlardan ve Kıbrıslı Rum siyasi elitlerinin takındığı ve geliştirdiği politik ikircikli tavırlardan alıyorlar. Bu ikisi adeta birlikte dans eden çiftler gibi.
Ne de olsa Kıbrıslı Türklerin kaçacak yeri yok, en rahatı mevcut pozisyonda iki büklüm yaşamak…
İki arada bir derede hayat.
Kıbrıslı Türkler ekonomik acıları kendine merhem yapmadan bu cendereden bir milim kafasını yukarı kaldıramaz."
