Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, dört sınır kapısının koronavirüs gerekçe gösterilerek Rum yönetimi tarafından kapatılmasını eleştirerek, kapıların kapatılma nedeninin virüs olduğuna inanmadıklarını belirtti.

Akıncı, “Neden virüs değil. Bu açık ve net. Kendi uzmanları bile sebebin bu olduğunu söyleyemiyor.  Başka sebepleri var” dedi.

İki toplumun da temas etmeye alıştığını belirten Akıncı, “Bu kapıları kapalı tutmaya kimsenin gücü yetmez. Çünkü bu Avrupa Birliği politikalarına, Birleşmiş Miletlerin iki toplumu yakınlaştırma çabalarına terstir. Bu noktada hiçbir haklı gerekçe yok” diye konuştu.

Akıncı, BM, AB ve Rum tarafı ile diyaloğu sürdürerek, kapıların bir an önce açılması için elinden geleni yapacağını belirtti.

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, bugün Arasta esnafını temsil eden bir grubu kabul etti.

Arasta esnafı, Cumhurbaşkanına, Lokmacı kapsının yeniden açılmasına yönelik topladıkları 300 imzanın yer aldığı dosyayı sundu.

YÜKSEKBAŞ

Arasta esnafı adına konuşan Bünyamin Yüksekbaş, kapıların kapatılmasının asıl nedenini bilmediklerini, gerçek nedenle ilgili belirsizlik bulunduğunu belirtti.

Esnafın kapının kapatılması üzerine büyük mağduriyet yaşadığını dile getiren Yüksekbaş, siftah yapmadan günü geçiren dükkanlar olduğunu söyledi.

Yanlarına çalışan elemanlar bulunduğunu, herkesin ciddi sıkıntı içinde olduğunu dile getiren Yüksekbaş, dükkanlarını kapılar açılana kadar açmama eylemi yapmayı düşündüklerini kaydetti.

Yüksekbaş, Cumhurbaşkanı Akıncı’nın görüşlerini sorarak, yardımlarını talep etti.

AKINCI

Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Arasta esnafının kaygılarını anladığını söyleyerek, kapıların kapatılmasının yanlış olduğunu ilk andan beri hem Anastasiadis’e söylediğini hem de kamuoyuna açıkladığını kaydetti.

Kapıların kapanacağını bir hafta önce haber aldıkları yönündeki iddianın gerçeği yansıtmadığını söyleyen Akıncı, Anastasiadis’in kendisini Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’nde yangın çıktığı gün aradığını, geçmiş olsun dileklerini ilettiğini ve ihtiyaç halinde yardım etmeye hazır olduklarını söylediğini belirtti.

Anastasiadis’in kendisini aynı gün iki saat sonra yeniden arayarak, Bakanlar Kurulu toplantısının karar aldığını, dört kapının bir hafta süreyle kapatılıp durumun bir hafta sonra yeniden görüşüleceğini bildirdiğini söyleyen Akıncı, “Bakanlar Kurulu’nda ‘hepsini kapatalım’ şeklinde bir anlayış olduğunu (Anastasiadis’in) kendinin bunu kabul etmediğini söyledi” dedi.

Kendi girişimi ile 3 Şubat’ta İki Toplumlu Sağlık Teknik Komitesi’nin toplandığını, koronavirüs konusunda değerlendirmede bulunulduğunu anımsatan Akıncı, oradaki uzmanların, barikatlarda herhangi bir şey yapmaya gerek olmadığı, iki tarafta da virüs bulunmadığı, virüse karşı alınacak tedbirlerin limanlar ve havaalanlarında olması gerektiği yönünde görüş belirttiğini söyledi.

Akıncı, “Dolayısıyla barikatlarda yapılması gereken bir durum olmadığı üzerinde mutabık kaldık 3 Şubat’ta, daha sonra 20 Şubat’ta komite tekrar toplandı ve bu kararı bir kez daha teyit etti. O gün Anastasiadis’e  bunları tekrar hatırlattık. Dedim ki; durum bu iken ne oldu da ansızdan bu kapıları kapatmaya yöneliyorsunuz? O da bana ‘Sizde 3 bin İranlı öğrenci ve aileleri var. Onlardan geçebilir’ dedi. Ona bunun çok yanlış olduğunu, virüsü önleyeceğim diye iki toplumun arasına virüs ekmekte olduğunu söyledim” dedi.

ANASTASİADİS’TEN GÖÇMENLERLE İLGİLİ TELEFON…

Rum lider Anastasiadis’in bugün yeninden kendisini aradığını ve göçmenlerin güneye geçmesi ile ilgili şikayetini ilettiğini söyleyen Akıncı, “Göçmenler Paralimni’ye çıkıyor veya bize geliyor ve kaçak yollardan geçiyor. Resmi kapılardan geçmiyorlar. Yasak bölgelerden geçerek o tarafa gidenler oluyor” diye konuştu.

Anastasiadis’in, kuzeyde organize bir şeyler yaparak, Güneye göçmen gönderildiği yönünde bir konuşma yaptığını dile getiren Akıncı, “Bu yanlış, devlet olarak biz böyle bir davranış sergilemeyiz” diye konuştu.

Telefon konuşmasında kapılar konusunu gündeme getirdiğini, Anastasiadis’in Pazartesi konuyu değerlendireceklerini söylediğini belirten Akıncı, “Pazartesi konuyu değerlendireceklerini söyledi. Ben pazartesiyi bile beklemeden kapıları açmaları gerektiğini söyledim. Bu karar yanlıştır. Dün bizim girişimimiz ile sağlık komitesi yeniden toplandı ve orada bir daha görüldü ki bu kapıları sağlık için kapatmaya gerek yok” dedi.

Akıncı, bugün öğleden sonra BM’nin temsilcisi Elizabeth Spehar ile bu konuyu görüşeceklerini söyledi.

Arasta’yı sürekli ziyaret ettiğini söyleyen Akıncı, “Arasta’nın yayalaştırma projesini ben yaptım zamanında. Kapılar kapalıyken, bir gün bu kapı açılacak diye düşünerek” dedi.

Akıncı, Anastasiadis, AP ülkeleri temsilcileri, BM ile bu konuda temasta olduklarını belirtti.

Metehan’da yaşanan sıkıntılara da değinen Akıncı, yeni uygulamanın başladığı gün oraya giderek inceleme yaptığını daha sonra Anastasiadis ile birçok kez görüştüğünü ve Rum tarafının dönüşlerde kimlik kontrolü yapılması uygulamasından vazgeçtiğini söyledi.

“KAPILARIN KAPATILMASININ NEDENİ VİRÜS DEĞİL”

Akıncı kapıların kapatılması nedeninin virüs olmadığını söyleyerek, “Neden virüs değil. Bu açık ve net. Kendi uzmanları bile sebebin bu olduğunu söyleyemiyor.  Başka sebepleri var. Değişik değişik sebepleri söylüyor insanlar” dedi.

Kimilerinin, Rumların kuzeyden alışveriş yapma sıklığının artması, kimilerinin de Türkiye’nin göçmenlere kapıları açmasına misilleme yapıldığının söylediğini aktaran Akıncı, “Ben bunlara çok fazla girmek niyetinde değilim. Bu konunun peşini bırakacak değiliz” dedi.

Kapıların büyük emekler ve mücadeleler sonucu açıldığını söyleyen Akıncı, Gazimağusa esnafının da Derinya kapısı nedeniyle mağduriyetler yaşamaya başladığını belirtti.

Akıncı, kapıların kapatılmasının tek taraflı bir karar olduğunu, kendilerinin bu kararı desteklemediğini ve yeşil ışık yakmadığını söyleyerek, kendilerinin kapıların açılması için yıllarca mücadele ettiklerini ifade etti.

İki toplumun da temas etmeye alıştığını belirten Akıncı, “Bu kapıları kapalı tutmaya kimsenin gücü yetmez. Çünkü bu Avrupa Birliği politikalarına, Birleşmiş Miletlerin iki toplumu yakınlaştırma çabalarına terstir. Bu noktada hiçbir haklı gerekçe yok” diye konuştu.

Akıncı, BM, AB ve Rum tarafı ile diyaloğu sürdürerek, kapıların bir an önce açılması için elinden geleni yapacağını belirtti.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay, Arasta’da faaliyet gösteren bir grup esnafı kabul etti. Esnaf temsilcileri, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi tarafından bazı kapıların kapatılması kararından sonra özellikle Lokmacı Sınır Kapısı bölgesinde faaliyet gösteren esnafın yaşadığı sıkıntıları dile getirdi.

Meclis’ten verilen bilgiye göre, esnaflar adına konuşan Bünyamin Yüksekbaş, bölgede faaliyet gösteren 300 esnafın imzalarını taşıyan belgeyi de Başkan Uluçay’a sundu.

Yüksekbaş, kapının kapanmasının ardından yaşadıkları sıkıntılar olduğunu dile getirerek, konuyla ilgili neler yapılabileceğine dair Başkan Uluçay ile fikir teatisinde bulunmak istediklerini söyledi ve bölge esnafları adına destek istedi.

Cumhuriyet Meclisi Başkanı Teberrüken Uluçay da konuşmasında, Güney Kıbrıs tarafından adanın Kuzeyi ile gerekli istişare yapılmadan kapıların kapatılmasının  ülke açısından sıkıntı verici bir durum olduğunu dile getirdi.

Konuya sağlık açısından bakıldığında adanın bütününün de ele alınması gereken bir konu olduğuna ve işbirliği yapılmasının gerekliliğine işaret eden Uluçay, “Virüsün sınırı ve barikatı yok” dedi.

Amacın KKTC ekonomisini, yaşanan bir takım hadiselerden sonra sıkıntıya sokmak ise bunun da yanlış olduğunu belirten Uluçay halihazırda bazı kapıların halen açık olduğunu anımsattı.

Uluçay, dolayısıyla Güney Kıbrıs penceresinden bakıldığında atılan adımın gerekçelerini anlamanın mümkün olmadığını dile getirdi.

Lokmacı Barikatının açılmasının geçmişte çok da kolay olmadığını anımsatan Uluçay, konuyla ilgili adanın her iki tarafından da gerekli irade gösterildiğini, dolayısıyla şimdi böyle bir karar alınacaksa yine adanın iki tarafının da iradesi olması gerektiğini ifade etti.

Meclis Başkanı Uluçay, Milletvekillerinin, muhatap oldukları gerek Güney Kıbrıs gerek ise Avrupa Milletvekillerine konuyu aktaracaklarını söyledi.

Editör: TE Bilisim