ATAOĞLU

Başbakan Yardımcısı, Turizm, Kültür, Gençlik ve Çevre Bakanı, Demokrat Parti (DP) Genel Başkanı Fikri Ataoğlu 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla yayımladığı mesajında “Birlik olmanın gücü, tüm zorlukların üstesinden gelmemize yardımcı olacak” dedi.

Demokrat Partiden yapılan açıklamaya göre Ataoğlu mesajında şu ifadelere yer verdi:

“Üretimin temel taşları olan emekçilerimiz, her zaman büyük bir özveri ve fedakarlıkla çalışarak ülkemizi ayakta tutuyor. Bizim için, sizlerin emeği ve alın teri her zaman çok kıymetlidir. 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, birlikte olma ve dayanışma günüdür. Birlik olmanın gücü, tüm zorlukların üstesinden gelmemize yardımcı olacak. Bu nedenle, tüm emekçilerin ve işçi kardeşlerimizin birlik, beraberlik ve dayanışma içinde olmalarını diliyorum. Bugün, tüm işçi ve emekçilerimize bir kez daha teşekkür etmek istiyorum. Sizler, ülkemizin gücü ve geleceği için çok önemlisiniz ve bizim için çok değerlisiniz.”

Ataoğlu, mesajında devamla, “Bizler, sizlerin haklarını korumak, çalışma koşullarını iyileştirmek, daha iyi bir gelecek sunmak için çalışmaya devam edeceğiz. Sizlerin haklarına saygı duyuyoruz ve sizlerin geleceği için daha iyi ve adil bir yaşam mücadelesini sürdüreceğiz. Sizlerin emeğinin karşılığını vermek, çalışma koşullarınızı daha iyi hale getirmek ve sizlerin mutluluğunu sağlamak, bizim en büyük önceliğimizdir. Tüm emekçi ve işçi kardeşlerimin, çalışma hayatlarında başarılar, mutluluklar ve sağlık dolu bir gelecek diliyorum.” dedi.

ÇAVUŞOĞLU

Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.

Milli Eğitim Bakanlığı Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, Çavuşoğlu mesajında şunları kaydetti:

“1 Mayıs, üreten, geliştiren, çalışan ve emek veren emekçilerimizin alın terinin ne kadar değerli olduğunu ortaya koyan önemli bir gündür.

Bu önemli günde öncelikle, ülkemizin kalkınmasına ve gelişmesine katkı koyan, emeğinin hakkını veren ve alın teri döken emekçi kardeşlerimizin, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nü kutluyorum.

İnsana değer veren, emeğe saygı duyan ve alın terini kutsal gören bir toplum için alın teri ve emek, en yüce değerdir.

Bu bağlamda, emeğin, yardımlaşmanın ve dayanışmanın simgeleştiği 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, iş ve çalışma hayatındaki çeşitli sorunların dile getirilmesi, çözüm önerilerinin ortaya konulması, işçi ve işveren arasındaki muhtemel problemlerin giderilerek, hak ve hukuk çerçevesinde karşılıklı dengelerin tesis edilmesi açısından çok önemlidir.

İşçinin, emekçinin, üreten kesimlerin beklentilerinin ve taleplerinin karşılanması, sorunlarına çözüm üretilmesi, ülkedeki huzurun ve istikrarın temel unsurlarından birini oluşturmaktadır. Bu noktada, karşılıklı anlayış, uzlaşı ve diyalog içerisinde birlikte hareket edersek, tüm sorunların üstesinden geleceğimize inanıyorum.

Bu duygu ve düşüncelerle; çalışan, üreten bütün işçi ve emekçilerimizin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü bir kez daha en içten duygularımla kutluyor, sevgi ve saygıyla selamlıyor, çalışma hayatlarında başarılar diliyorum.”

ŞAN

Maliye Bakanı Alişan Şan, '1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü' dolayısıyla mesaj yayımladı.
 
Maliye Bakanı Şan mesajında şunları kaydetti; “Bu anlamlı gün, birlik ve beraberliğin, dayanışma ile yardımlaşmanın, hoşgörü ve barışın, dostluk ve kardeşliğin, alın teri ile emeğin ne kadar değerli olduğunun hatırlanmasına vesile olan gündür.
 
Alın teri ve emek en yüce değerdir. Bu günün tüm zorluklara rağmen, bir şenlik havasında geçmesini diliyor, ülkemizin kalkınmasına, büyümesine emek ve alın teriyle katkıda bulunan tüm kardeşlerimin '1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nü kutluyorum”

CTP KADIN ÖRGÜTÜ

CTP Kadın Örgütü Başkan Doğuş Derya, 1 Mayıs dolayısıyla yayımladığı mesajında, hükümete birtakım eleştiriler yönelterek, hükümetin, “başta kadın ve genç işsizliği olmak üzere işsizlik oranlarının yükselmesine neden olduğunu, sosyal haklarda yarattığı ciddi kayıplarla, şiddet oranlarını artırarak ülkede demokrasi iklimini telafi edilmesi zor bir erozyona uğratmaya devam ettiğini” savundu.

Derya, “Böylesi bir ortamda 1 Mayıs'a giderken Karl Marx'ın "De te fabula narratur! (Anlatılan senin hikâyendir!) sözünü hatırlamak gerekir. Çünkü yolsuzluktan beslenenlerin yarattığı bu düzene karşı verdiğimiz her mücadele bizim ortak hikâyemizdir. Yaşasın 1 Mayıs! Yaşasın eşitlik ve özgürlük mücadelemiz!” ifadelerini kullandı.

“Popülizmle bezenmiş günümüz otokrasileri, hem küresel hem de yerel düzeylerde uyguladıkları neoliberal ekonomi politikalarıyla, emek sömürüsünü derinleştirmeyi, orta sınıfı eritmeyi, geniş toplumsal kesimleri mülksüzleştirmeyi ve yoksulluğu yaygınlaştırmayı, kendi tahakküm politikalarının sacayakları haline getiren bir strateji izlemektedir” diyen Derya, bu yönetimlerin, dünyada olduğu gibi ülkede de yürürlükte olduğu görüşünü savundu.

“Hükümetin yürürlüğe koyduğu protokollerin, ülkede emekçi ve çalışan haklarını yok ettiğini, faaliyet gösteren tüm yaşamsal sektörleri iflasın eşiğine doğru sürüklediğini” ileri süren Derya, “Bu mekanizmanın ürettiği eşitsizlikler, ülkemizde istihdam edilen 3 kişiden sadece 1'inin kadın olduğunu, işgücüne dâhil olmayan nüfusun ise yarısından fazlasının yine kadınlar olduğunu göstermektedir” dedi.

TABİBLER BİRLİĞİ

Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği, 1 Mayıs nedeniyle kutlama mesajı yayımladı.

KTTB’den yapılan yazılı açıklamada, “sağlık alanında hizmet verenler olarak emeğimize daha güçlü sahip çıkacağımız günlerin özlemi ile yaşasın 1 Mayıs diyoruz.” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada, tüm emekçilerin emeklerinin hakkını alabildiği, sömürüsüz bir dünya özlemi ile 1 Mayısların gönülden bayram gibi kutlanacağı günlerin umudu ile tüm dünya emekçilerinin 1 Mayıs'ı kutlandı.

Tüm kesimlerin eşit, adil, nitelikli, sürdürülebilir ve ücretsiz bir sağlık hizmetine erişebildiği, kapsayıcı ve kucaklayıcı bir sağlık sistemi için yılmadan, usanmadan mücadele etmeye devam edecekleri kaydedilen açıklamada, koruyucu sağlık hizmetlerinin etkin ve yeterli olduğu bir düzenin gerekli olduğu belirtildi.

Açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Tüm mücadelemiz, yerel, etkin, yetkin, etkili, tüm kesimleri kapsayan ve işlevsel bir adalı sağlık sistemi oluşturabilmek içindir. Dışardan gelen protokoller, yetkilerin bir şirkete devredildiği bir sağlık yönetimi ile sorunların çözümü mümkün değildir. Bu yöntemle sağlık alanında daha fazla kaosa sürükleneceğimiz açıktır.

Birlikte yaşadığımız bu adada, tüm kesimlerin katıldığı, katılımcı, kapsayıcı bir şekilde yapılacak sağlıkta yenilikler gereklidir. Birlikte çalışarak bunu başarabiliriz.

Barış şarkılarının söylendiği, emeğin sömürülmediği bir dünya özlemi ile tüm emekçilerin 1 Mayıs’ını kutlarız.”

İZCAN

Birleşik Kıbrıs Partisi (BKP) Genel Başkanı İzzet İzcan, işçi ve emekçinin birlik, mücadele ve dayanışma günü olduğunu belirttiği 1 Mayıs’ı kutladı.

BKP’den yapılan yazılı açıklamaya göre, 1 Mayıs’ın, işçi sınıfının her türlü sömürüye karşı direniş ve mücadelesini simgelediğini belirten İzcan, sınıfsız, savaşsız ve sömürüsüz bir dünya için mücadelenin devam etiğini kaydetti.

İzcan, Emperyalist kapitalizmin her türlü saldırısına karşı direnen, tüm dünya işçi sınıfını ve tüm ezilen halkların şanlı mücadelesini selamladıklarını, uluslararası işçi sınıfı ve ezilen halklar ile dayanışma içerisinde olduklarını belirtti.

Kıbrıs’ta "barış ve sosyalizm için canlarını feda eden işçi sınıfı önderlerini" saygı ile andıklarını belirten İzcan, “Derviş Ali Kavazoğlu, Kostas Mişaulis, Fazıl Önder ve daha nice işçi sınıfı öncüsü yoldaşımızı katledenler, mücadelemizi geriletmeyi başaramamışlardır. Mücadelemiz güçlenerek devam etmektedir.” dedi.

Tek amaçlarının, yurdun bütünlüğünü sağlayıp, tüm Kıbrıslıların insan haklarına saygılı, birlikte özgürce yaşayacağı günlere ulaşmak ve sosyalizm bayrağını açmak olduğunu dile getiren İzcan, “Yaşasın 1 Mayıs yaşasın Kıbrıslı Türkler ve Kıbrıslı Rumların ortak vatan yaratma mücadelesi, yaşasın sosyalizm” ifadelerini kullandı.

BAĞIMSIZLIK YOLU

Bağımsızlık Yolu, “sendikasız çalıştırılmanın yasaklanması, ultra zenginlerden servet vergisi alınması ve asgari ücretin en düşük kamu maaşına eşitlenmesi” talepleriyle 1 Mayıs’ta sokakta olacağını açıkladı.

Bağımsızlık Yolu, 1 Mayıs açıklamasında, “hayatlarımızı bizden alan, çocuklarımızı geleceksizleştiren, güvenceli bir yaşam alanı bırakmayan sisteme” karşı örgütlenmek ve işçi sınıfını siyasetini büyütmekten başka yol olmadığını savundu.

1 Mayıs nedeniyle yarın saat 17.00’de Çağlayan Park’ta buluşup Kuğulu Park’a doğru yürüyüş düzenleneceğine işaret edilerek, bu yürüyüşe katılma çağrısı yaptı.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

“Uluslararası işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günü olan 1 Mayıs’ta, emeğin mücadele sloganlarını yüksek sesle haykırmak için yine sokaktayız. Ülkemiz ve yakın coğrafyamızda karanlık ve zor günlerden geçiyoruz. Halkımız geçim derdine düşürülmüşken aynı zamanda elimizde kalan az sayıdaki kamu kurumlarımız da saldırı altındadır. Sınıflar arası uçurum günden güne artıyor; emekçiler yoksullaşırken, zenginler daha da zenginleşiyor. Bundan kısa bir süre önce gerçekleşen 6 Şubat depreminde yaşadığımız gibi, zenginlerin kâr hırsı ile malzemesinden çaldığı binaların altında yine emekçiler kalıyor”

KAMU İŞ

Kamu-İş Sendikası ve Hür-İş Federasyonu Başkanı Ahmet Serdaroğlu, 1 Mayıs dolayısıyla mesaj yayımladı.

Serdaroğlu, mesajında, 1 Mayıs’ın işçi ve emekçi sınıfının en büyük bayramı olduğunu belirterek, tüm işçi ve emekçilerin 1 Mayıs İşçi Bayramı’nı kutladı.

Emekçilerin 167 yıl önce 1 Mayıs’ta “bizi günde 8 saatten fazla çalıştıramazsınız” diye sokağa çıktıklarını, işçi sınıfının bugün geldiği noktaya sendikal mücadele ile birleşe birleşe geldiğini belirten Serdaroğlu, “Aslında 167 yıl sonra bugün hala daha mücadele aynı mücadeledir. Bir yanda emekçiyi günde 8 saatten fazla çalıştırıp daha az ödemeyi ilke edinen sömürgeci bir anlayış var. Diğer yanda bu anlayışa karşı emeğin, alın terinin namusunu korumaya çalışan bizler varız” dedi. Asgari ücretle açlık sınırının altında çalıştırılmak istenen emekçiler için daha adil bir dünya için mücadele etmeye devam ettiklerini belirten Serdaroğlu, “Bu mücadeleden dönmeyiz. Bizim derdimiz emeği sömürmek isteyenlerledir. Alın terinin hakkını vermeyenlerledir” ifadelerini kullandı.

“En önemli ilkemiz; tüm siyasi partilere eşit mesafede, işçiyi birbirinden ayırmadan, bir bütün halinden tutmaktır” diyen Serdaroğlu, “Sendikal mücadeleyi yok edip taşeronlaştırma ile işçi sınıfının ezmek isteyen her kim olursa olsun sonuna kadar mücadele etmek görevimizdir” dedi.

Serdaroğlu, mesajında devamla şunları kaydetti:

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde emeğin, alın terinin hakkını savunurken, bunu başarabilmenin tek yolunun bayrağımıza, devletimize, ülkemize sahip çıkmak olduğunun da bilincindeyiz. Bayrağımızın Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti üzerinde sonsuza dek dalgalanması için işçi sınıfının daha da güçlü olması gerektiğini biliyoruz. Bu gayeyi sadece çocuklarımıza değil, bu ülke ve bayrak için kanın akıtmış şehitlerimize de görev sayıyoruz. 1 Mayıs sadece çalışan, üreten emekçilerin değil, iş arayan, zor durumda olan emekçilerin de bayramıdır. Bizim mücadelemiz onların da mücadelesidir.”

Serdaroğlu, “1 Mayıs İşçi Bayramı, başta üyelerimiz ve ülkemizdeki tüm çalışanlar olmak üzere Türkiye’deki emekçi kardeşlerimiz ve tüm dünya emekçileri için kutlu olsun. Yaşasın işçilerin onurlu mücadelesi… Yaşasın 1 Mayıs”

BELEDİYELER BİRLİĞİ

Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği ve Güzelyurt Belediye Başkanı Mahmut Özçınar, tüm dünyada çalışma koşullarının daha iyi hale gelmesi temennisiyle, başta belediye çalışanları olmak üzere, tüm işçiler, sendika ve sivil toplum kuruluşlarının 1 Mayıs İşçi Bayramı'nı kutladı.

Özçınar, 1 Mayıs dolayısıyla yayımladığı mesajda şunları kaydetti:

“1 Mayıs, işçi sınıfının birlik, mücadele ve dayanışma günüdür.

1886 yılında Amerika Birleşik Devletleri'nde işçilerin 8 saatlik iş günü talebiyle başlattıkları grevlerle verilen mücadele sırasında çıkan olaylar nedeniyle birçok kişi hayatını kaybetmişti.

Bugün ise 1 Mayıs, dünya genelinde işçi sınıfının mücadelelerinin ve kazanımlarının hatırlanıp kutlandığı bir gün haline geldi.

İşçi hakları, insan haklarıdır ve bu hakların korunması için mücadele eden tüm emekçilerin mücadeleleri saygıyla anılmalıdır.

Tüm dünyada çalışma koşullarının daha iyi hale gelmesi temennisiyle, başta halka en iyi hizmet için emek veren tüm belediye çalışanlarımız olmak üzere, tüm işçiler, sendika ve sivil toplum kuruluşlarının 1 Mayıs İşçi Bayramı'nı kutlarım.”

YENİ KIBRIS PARTİSİ

Yeni Kıbrıs Partisi (YKP), Kıbrıs’ta çözüm ve barış taleplerini dile getirmek, neo-liberal dayatmaya karşı emeğin haklarını savunmak için herkesi ara bölgede Çetinkaya Sahasında yapılacak ortak 1 Mayıs eylemine katılmaya çağırdı.

YKP’nin, yarın saat 17.00’de YKP Genel Merkezi önünde buluşup, Kuğulu Park’tan başlayacak ve ara bölgede iki toplumlu eylemle son bulacak yürüyüşe katılacağı da belirtildi.

YKP Sekretaryası yaptığı yazılı açıklamada, “Dünden bugüne bizlere miras kalan ‘Kızıl 1 Mayıs yaşıyor, yaşatacağız!’ sloganına sahip çıkıyoruz ve diyoruz ki; ‘YKP, neo-liberal dayatmaya karşı, emeğin haklarını savunmak için herkesi 1 Mayıs eylemine katılmaya çağırır!’” ifadelerine yer verildi.

Açıklamada, “Ortak 1 Mayıs’ta Kıbrıs’ta çözüm ve barış taleplerimizi dile getirmek, dayatmalara karşı direnişimizi birlikte yükseltmek amacıyla bu coğrafyada yaşayan herkesi ortak eyleme katılmaya çağırırız” denildi.

HAK SEN

Eşit Hak ve Adalet Sendikası (HAKSEN) Genel Başkanı Salih Erşangil, HAKSEN üyeleri ve tüm halkı 1 Mayıs dolayısıyla yarın saat 17.30’da Kuğulu Park’ta buluşmaya çağırdı.

Erşangil, 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü dolayısıyla mesaj yayımladı.

Erşangil mesajında, ülkede sosyal devlette olması gereken kamusal eğitim ve kamusal sağlık hizmetlerinin yalnızca adının kaldığı, emekçilerin alım gücünün günden güne düştüğü ve kamunun hizmet veremez hale getirildiğini ileri sürerek, “Gün geçtikçe egemenlerin emekçiler üstündeki baskısı artarak devam etmekte. Hayat pahalılaşırken, emekçilerin ücretlerinin alım gücü düşüyor" ifadelerine yer verdi.

Çeler, DAÜ Rektörü Kılıç’ı ziyaret etti Çeler, DAÜ Rektörü Kılıç’ı ziyaret etti

Erşangil, "özel sektörde hak gasplarının tüm hızıyla devam ederken, kamudaki emekçiler ile özel sektör emekçileri birbirlerine kırdırılmak için hiçbir fırsatın kaçırılmadığını" iddia ederek, ‘Kamu-Özel emekçilerinin ortak çıkarları için ortak mücadele’ çağrısında bulundu. Erşangil şu ifadeleri kullandı:

"Tüm kamu kurumları ve dairelerin içleri boşaltılarak, hizmet veremez duruma gelmesi sağlanıyor. Nitelikli personel alımı ile değil torpille istihdam yapılıyor. Deprem ülkesi olan ülkemizde kamu kurumları, okullar, hastaneler dökülürken, hükümetler bunlarla ilgili sadece birkaç müteahhitte para kazandırmak için çalışma yapıyorlar. Planlı, programlı bir devlet yönetimi olması gerekirken, nasıl daha da plansızlaşırımın gailesi güdülüyor. Ülkedeki tek planlı öğretmen yetiştiren Atatürk Öğretmen Akademisi etkisizleştirilerek, Hemşirelik Yüksek Okulu gibi bu kurumun da özel sektöre devrinin yolu açılıyor.

Özel sektörde hak gaspları tüm hızıyla devam ederken, kamudaki emekçiler ile özel sektör emekçileri birbirlerine kırdırılmak için hiçbir fırsat kaçırılmıyor. Hiç gereği yokken çıkarılan mesai saatleri tartışması tam da buna örnek olacak niteliktedir. Burada amaçlananın emekçilerin bölünmesi olduğunu görmemek için kör olmak gerekmektedir.

İşte bu politikalara karşı 1 Mayıs daha da anlam kazanıyor. Geçmişte yapılan mücadelelerle kazanılan hakların geriletilmesine, emekçilerin bölünmesine, özelleştirmelere karşı, her sene olduğu gibi bu sene de mücadele azmini artırarak, alanlara çıkıp haykırmak gerekiyor. Tüm üyelerimizi ve halkımızı, 1 Mayıs saat 17.30’da, Kuğulu Park’ta, sendikamız HAKSEN pankartının arkasında toplanmaya ve yapılan yanlış politikalara karşı, hep bir ağızdan daha da gür bir şekilde haykırmaya çağırıyoruz. Kamu-Özel Emekçilerinin Ortak Çıkarları İçin Ortak Mücadele! Yaşasın 1 Mayıs!”

Editör: TE Bilisim