Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Milli Eğitim Bakanı'nın, "öğrencilerin en temel ihtiyaçlardan biri olan eğitim hakkına nitelikli, ücretsiz, sağlıklı ve güvenli bir şekilde erişimi için bütçeden pay ayırmayarak, okulların ihtiyaçlarını karşılama sorumluluğunu okul aile birlikleri ve sendikalara havale etme gayretinin, gailesinin eğitimin niteliği olmadığını gösterdiğini" savundu.

KTÖS Genel Sekreteri Burak Maviş, sendika adına yaptığı yazılı açıklamada, iki hafta sonra okulların açılacağına işaret ederek, okulların ihtiyaçlarının nasıl karşılanacağını toplumun sorgulaması ve sendikalarla birlikte hesap sormasının demokrasinin gereği olduğunu kaydetti.

Maviş, "okullar için büyük, Eğitim Bakanlığı için küçük" teknolojik, fiziksel ve eğitim mefruşatı ihtiyaçlarını şöyle özetledi:

“Yaptığımız bir araştırma bize okulların 20 bin TL ve 250 bin TL arasında değişen yıllık giderleri (öğrenci nüfusu, öğretmen sayısı ve okulun alanına göre) olduğunu göstermektedir. Geçtiğimiz yıl 43 bin 387 öğrencinin kamu eğitim aldığı devlet okullarına hükümet tarafından tek bir kuruş bütçe verilmemiştir.

Okulların yüzde 20’sinde öğretmen tuvaleti, öğrenci tuvaleti, kantin ve açık oyun alanı eksiklikleri vardır. Çocukların zihinsel, bedensel ve ruhsal gelişimine yardımcı olan müzik, resim, beden eğitimi ve yabancı dil gibi derslerin işleneceği ayrı sınıflar okulların yüzde 60’ında yoktur. Kıbrıs iklim şartlarında sağlıklı bir şekilde beden eğitimi ve spor yapabilmek için gölge alana ihtiyaç duyulduğu aşikârken, okulların yüzde 80’inde spor salonu yoktur.

Okulların yüzde 40’ında güvenlik kamerası, yüzde 65’inde ise gece bekçisi yoktur. Okullarımızın yarısından fazlasının deprem fizibilite raporu bulunmamaktadır.

Araştırma sonuçlarına göre bugün okullarımızın yüzde 60’ında bilgisayar/laptop eksikliği, yüzde 70’inde ise akıllı tahta/projeksiyon aleti eksikliği görülmektedir. En temel teknolojik ihtiyaç olan internet erişimi ise okulların yüzde 30’unda yoktur. 14. araştırmamızın sonuçlarına göre okullarımızın yüzde 55’inde spor malzemeleri, yüzde 65’inde müzik ve çalgı aletleri, yüzde 70’inde ise resim ve el işi malzemeleri eksikliği vardır.”

-“Eğitim ve sağlık için kullanılmayan kaynaklar nereye aktarılıyor?”

Eğitim Bakanı ve diğer bakanları her fırsatta fakir-fukara edebiyatı yaparak adeta devleti “ağlama duvarına çevirmekle” eleştiren Maviş, söyle devam etti:

“Bu ülkede kaynak vardır, hükümet tarafından kaynakların sorumsuzca kullanılması söz konusudur. Bu hükümet 70 tane üçlü kararname ile atanmış kişiye ayda 3,9 milyon TL, 116 müşavire ayda 6 milyon TL, her bir dış temsilcilik çalışanına ayda ortalama 86 bin TL ödeme yapacak kadar refaha sahiptir. Bu hükümet Kalkınma Bankası'ndan verilen ancak geri ödemesi yapılmayan 750 milyon TL krediyi sorgulamayacak veya ihalesiz yakıt alımından kaynaklı Elektrik Kurumu’nun 223 milyon TL zarara uğratacak zenginliğe sahiptir. Bu hükümet, ultra zenginlere teşvik verecek, vergi indirimi yapacak kadar lüks bir vicdana sahiptir. Bu hükümet, okulları ve hastaneleri dökülürken, 2 milyar 497 milyon TL maliyeti olan 'külliyede' ısrar edecek bir itibara sahiptir… Kaynaklar itibara, şana, şöhrete, yandaşa aktarılıyor. Vatandaşın eğitim ve sağlık hakkı engelleniyor”