Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda daha sonra TDP Milletvekili Hüseyin Angolemli 62. madde uyarınca konuşma yaptı. 


Ülkedeki trafik kazalarının yöneticilerden kaynaklandığını savunan Angolemli, alınan önlemlerin insan odaklı olmadığını kaydetti. 
Ülkeye sol direksiyon araçların girişinin serbest bırakıldığını, bu nedenle çok kişinin hayatını kaybettiğini belirten Angolemli, yolların çukurlarla dolu olduğunu, bunun ağır vasıtalardan kaynaklandığını söyledi. 
Angolemli, bu durumun önüne geçmek için ölçü aletlerine ihtiyaç olduğunu, yolların karanlık olmasının da sorunlar arasında olduğunu dile getirdi.
“Savaşta bile bu kadar şehit vermedik” diyen Angolemli, bu sorunun çok önemli olduğunu belirtti. 
İş insanlarının ucuz emek gücü için yabancı şoförlerle çalıştığını, bunun da kazalara neden olduğunu dile getiren Angolemli, hükümetin trafik konusunu ciddiyetle ele alması gerektiğini kaydetti.
TATAR
Bunun üzerine söz alan Başbakan Ersin Tatar “bu acı hepimizindir, halkımızındır” diyerek, öte yandan birbirini suçlayarak bir yere gidilemeyeceğini dile getirdi. 
Yollardaki eksikliklerin imkanlar çerçevesinde çözüldüğünü söyleyen Tatar, Polis teşkilatıyla da bu konuyu sıklıkla ele aldıklarını, polisin de imkanlarını zorladığını anlattı. 
Tatar, acı kayıpların azalması için hassasiyetle çalıştıklarını, bu konuda hep birlikte hareket etmek gerektiğini dile getirdi.
Bugün içleri yanarak Güzelyurt’taki cenazeye katılacaklarını kaydeden Tatar, bunun bir siyasi malzeme haline getirilmemesi, sürücülerin de dikkatli olması gerektiğini anlattı. 
Tatar “Görüyoruz ki son 45 yıldır hangi hükümet olursa olsun bu kazalar oluyor” dedi.
Yabancıların araç kullanması konusunun da ele alınması gerektiğini anlatan Tatar, ehliyet sisteminin de elden geçirilmesi gerektiğini ifade etti.
“Ehliyet sınavına girenlerin yüzde 99’u geçiyor” diyen Tatar, bu konunun incelenmesi gerektiğini dile getirdi. 


Ardından Dilekçe ve Ombudsman Komitesi’nin 18 Ekim tarihinde yaptığı toplantıda alınan kararları gösteren cetvel ele alındı. Komite Başkanı UBP Milletvekili Resmiye Canaltay cetveli okumadan önce trafik kazalarında yaşamını yitirenlere rahmet diledi. 
Canaltay, ehliyet aldıktan sonra yurt dışında olduğu gibi yeniden tetkiklerden geçilmesi gerektiğini ifade etti. 

KAMU MALİ YÖNETİMİ VE KONTROL YASA TASARISI
Cetvelin okunmasının ardından “Genel Kuruldan Bir Daha Görüşülmek Üzere Komiteye Geri Verilen Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Yasa Tasarısı” ele alındı. 
Komite başkanı UBP Milletvekili Sunat Atun tasarıya ilişkin raporu okudu.


ARIKLI
Raporun okunmasının ardından söz alan YDP Genel Başkanı Erhan Arıklı, milli menfaat gereği GKK’nın hassasiyetlerinin göz önüne alınması gerektiğini söyledi. Arıklı yasaya oylarının olumlu olduğunu kaydetti. 


ÖZYİĞİT
TDP Genel Başkanı Özyiğit, tasarının kamu kaynaklarının kullanımı ve denetimi konusunda önemli değişiklikler getirdiğini dile getirdi. 
İyi işleyen bir mali kontrol sisteminin, kamu kaynaklarının en iyi şekilde kullanmasının ön şartı olduğunu dile getiren Özyiğit, yasanın uygulamaya geçmesinin AB ile bağların güçlenmesi açısından da kolaylık sağlayacağını dile getirdi.
Özyiğit, bu yasanın en iyi şekilde uygulanabilmesinin kamu idari kapasitesinin geliştirilmesine de bağlı olduğunu anlatarak, kamu reformunun hayata geçmesi gerektiğini anlattı.
Geçirilmesi önerilen bu yasayla ilgili bazı kurumlarda endişe oluştuğunu belirten Özyiğit, kurumların hükümetin oyuncağı haline gelmemesine önem verilmesi gerektiğini belirtti. 


DENKTAŞ
DP Milletvekili Serdar Denktaş da konuyla ilgili söz aldı. GKK’nın hassasiyetini anlamakla birlikte, denetimin tüm kurumlarda olması gerektiğini söyleyen Denktaş, ilgili kurumun incelenebileceği ancak çıkan sonuçların dışarıda açıklanmayacağı, hatta bunun vatan hainliği sayılacağı bir düzenleme oluşturulabileceğini ancak bu yolun seçilmediğini söyledi.
Tasarıya ret oyu vereceğini söyleyen Denktaş, yıllarca emek verdiği bu tasarıya içi acıyarak ret vereceğini kaydetti. 

BEROVA
UBP Milletvekili Özdemir Berova da, istisnai bir hareket yapabilmek için çok özel gerekçelere ihtiyaç olduğunu söyledi.
Bir kuruma istisnai ayrıcalık yaratıldığını, bu yapılırken ulusal güvenlik kavramının göz önüne alındığını kaydeden Berova, birçok ülkede ulusal güvenlik konusunda istisnai durumlar yaratılabildiğini kaydetti. 


ERHÜRMAN
CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman da, üzerinde uzun zamandır çalışılan bu tasarının tüm derdinin bir bütünsellik içinde kamu maliyesini kontrol altına almak olduğunu dile getirdi. 
Yerel yönetimlerin dünyanın bir çok yerinde bu kapsamın dışında olduğunu ifade eden Erhürman, yerel yönetimler bu tasarı kapsamına girer mi tartışması oluştuğunu ancak özerkliklerini koruyacak şekilde dahil olmaları kararı alındığını belirtti. 
Güvenlik Kuvvetleri konusunda, istisna ile yasanın külliyen dışına çıkarmanın iki farklı şey olduğunu dile getiren Erhürman, istisna tanınmasıyla kimsenin sıkıntısı olmadığını kaydetti. 
İlgili sürecin doğru yönetilmediğini söyleyen Erhürman, ilk baştan amaçlarının bütünsel bir yasa çıkması gerekirse istisnai durumların gözetilmesi olduğunu, bir kurumun tamamen dışarı çıkarılmasının baştan gözetilen bütünsellik açısından sorun yarattığını söyledi. 


TATAR
Başbakan Ersin Tatar, hükümet programında da olan ve çok uzun zamandır Meclis’in gündeminde olan bu tasarıda emeği geçenlere teşekkür etti. Tasarının, KKTC’ye büyük hizmetleri olacağına inandığını söyleyen Tatar, GKK meselesinde farklı bir hassasiyet olduğunu ve şu an yapılanın doğru olduğunu belirtti. 
Tatar, yasanın hayırlara vesile olmasını diledi.
Merkezi bütçede yerel yönetimlere yapılacak katkının ciddi bir rakam olduğunu anlatan Tatar, bu nedenle onların da bu yasaya dahil olması kadar doğal bir şey olamayacağını söyledi.  
Tatar, yasanın uygulanması konusunda Maliye Bakanlığı yetkililerinin özenli olması gerektiğini anlattı. 


ATUN
Komite Başkanı UBP Milletvekili Sunat Atun da söz alarak, istisnai kurumun, yöneticisi siyaseten atanmayan ve milli güvenlikle ilgili bir kurum olduğunu kaydetti.
Komitede bu konu dışındaki tüm bölümlerin oybirliğiyle geçtiğini ifade eden Atun, şu an ülkede sirküle eden kamu kaynağının büyüklüğüyle ilgili kimsenin bilgisi olmadığını ve ilgili yasayla bu durumun ortadan kalkacağını anlattı. 
Ülkede kamu kaynaklarına disiplin getirilmesinin de bu yasayla sağlanacağını söyleyen Atun, yasanın detaylarıyla ilgili de bilgi verdi. 


ARIKLI
YDP Milletvekili Erhan Arıklı da mali disiplinin sağlanması açısından mali kontrolün önemi olduğuna işaret etti. 
Kıb-Tek’te son yapılan iki uygulamaya bakılarak, yasaya neden ihtiyaç duyulduğunun anlaşılabileceğini söyleyen Arıklı akaryakıtı taşıma ihalesinin ciddi zarar meydana getirdiğini ancak bu ihalenin iptal edilmediğini kaydetti.
Arıklı “İki firma orayı çiftliği gibi yönetiyor” dedi.
Yüksek gerilim hattı geçen arazilerin tazimini konusunda son dönemde yapılan bir uygulamayı da eleştiren Arıklı, özerk kurumların zapturapt altına alınıp denetlenmesi gerektiğini söyledi. 


AMCAOĞLU
Maliye Bakanı Olgun Amcaoğlu da, yasanın esas amacının bütçe büyüklüğünü görebilmek, orta vadeli programlarda ulaşılmak istenen noktaya ulaşmak, denetim ve gözetlemenin daha iyi yapılabilmesi olduğunu söyledi. 
Kamu işletmelerinin kendi özerkliğini koruyacağının yasa içeriğinden görülebileceğini dile getiren Amcaoğlu, yerel yönetimler için de aynı durumun geçerli olduğunu dile getirdi. 
Kurumların, belediyelerin bütçe rakamlarının görülebileceği bir ortam yaratarak, Meclis’i daha verimli hale getirmeyi hedeflediklerini dile getiren Amcaoğlu, bundan sonra 3 yıl geriye dönük bütçelerin konuşulmayacağını anlattı.
Devletin denetleyici ve gözetleyici şekilde hareket etmeye devam edeceğini söyleyen Amcaoğlu bunun çare üreten bir yasa olduğunu dile getirdi.
Amcaoğlu, GKK’nın yasa dışında bırakılması konusunda kimsenin endişe etmemesi gerektiğini kaydederek, yasanın genel kurula gelmesinde emek verenlere teşekkür etti. 


TAÇOY 
Ekonomi ve Enerji Bakanı, UBP Milletvekili Hasan Taçoy, KIB-TEK ile ilgili kendisinin jeneratör konusundaki görüşünün, ihtiyaç olmadığı yönünde olduğunu ancak komite kararına uyacağını, tek şartının ihalede markaya işaret edilmemesi olduğunu belirtti. 
Taçoy, baca gazının halledilmesi gerektiğini söyleyerek, KIB-TEK’in geleceği için ve insanların zehirlenmemesi için gazın enerjiye çevrileceği bir ihaleye çıkılması çağrısında bulundu. 
Koydukları hedefler arasında baca gazı sorununun çözülmesi ve güneş enerjisi yatırımı olduğunu dile getiren Taçoy, kurumun aralık ayından itibaren yatırım yapma aşamasına gelmiş olacağını belirtti. 
Taçoy, devletin kuruma borcu olmadığını söyledi. 
Konuşmaların ardından tasarının ikinci görüşmesi tamamlandı, üçüncü görüşmesi ivediliği olmadığından bir sonraki görüşmeye bırakıldı. 

Editör: TE Bilisim