Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği Başkanı Mahmut Özçınar, kapalı Maraş konusunda Kıbrıs Rum Belediyeler Birliği Başkanı Andreas Vyras tarafından, Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongre Başkanı Anders Knape’ye hitaben yazılan mektuptaki iddialara yanıt verdi.

Belediyeler Birliği’nden yapılan açıklamaya göre, Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği Başkanı Özçınar,  Avrupa Yerel ve Bölgesel Yönetimler Kongre Başkanı Knape’ye göndediği mektupta,  Vyras’ın, 14 Ekim tarihli mektubunda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti  hükümetinin kapalı Maraş ile ilgili kararı, bu kararın neyi amaçladığını ve Kıbrıs Türk tarafının düşünceleri ile ilgili gerçekleri kendilerine yazmak yükümlülüğü hissettiğini ifade etti.

Özçınar mektubunda, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının hiçbirinin Garanti Anlaşması’nın 4. maddesi uyarınca 1974’te gerçekleşen meşru ve haklı Türk müdahelesini “ihlal” ya da adadaki Türk askerinin varlığını “işgal” olarak tanımlamadığının altını çizdi. Bu tür iddiaların Ada’nın tarihi gerçeklerini çarpıtmayı amaçlayan Kıbrıslı Rum “sahtekarlığından” başka bir şey olmadığını ifade eden Özçınar, hükümetin kapalı Maraş ile ilgili kararının Maraş’ın eski sahiplerinin, mülkiyet hakkına saygı göstermesini öngördüğünü vurguladı.

Mahmut Özçınar,  Bakanlar Kurulu’nun, kapalı Maraş ile ilgili ileride atılacak adımların belirlenmesini kolaylaştıracak, taşınır ve taşınmaz malların durumu, çevresel risklerin belirlenmesi ve incelenmesi amacıyla yapılacak olan bilimsel envanter çalışması için uzmanlardan oluşan Maraş Envanter Komisyonu’nu görevlendirdiğini de belirtti. Özçınar mektubunda, bu kararın uluslararası hukuka ve BM kararlarına uygun olduğuna ve eski mülk sahiplerinin hakkına tam anlamı ile saygı gösterdiğine dikkat çekti. 

Maraş Envanter Komisyonu tarafından yapılacak araştırmanın tamamlanmasının ardından, bölgenin askeri statüden sivil statüye dönüştürülerek, Kıbrıslı Rumlar ve yabancılar da dahil olmak üzere eski mülkiyet haklarının gerçekleşmesinin sağlanacağını kaydeden Özçınar, “Bu durum değişikliği, örneğin, Kuzey Kıbrıs’ta Taşınmaz Mal Komisyonunu Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi tarafından “etkili iç hukuk yolu” olarak tanınan, bölgenin eski Kıbrıslı Rum sakinlerinin basvurularına bakma yetkisi olan, tazminat veya takas şeklinde çözümler sunan bir otorite haline getirecektir” dedi. 

Bu adımların hiçbirinin, bir çözüm beklemeden, eski sakinlerinin haklarına saygı duyulmasını öngören BM kararlarını ihlal etmediğinin açık olduğunu vurgulayan Özçınar, “Aslında, tam tersi, söz konusu sakinlerin hakları pahasına statükoyu devam ettirmek BM kararlarının ihlali olacaktır” ifadelerini kullandı.  

Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği Başkanı Özçınar, söz konusu kararın adadaki olası müzakerelere hiçbir şekilde zarar vermediğini de vurguladı. 

Kapalı Maraş ile ilgili  statükoyu sona erdirecek ve böylece bölgenin eski mülk sahiplerine verilmesini sağlayacak adımların önüne geçme çabası içinde olanın Kıbrıs Rum liderliği olduğunu ifade eden Özçınar, “Ne yazık ki Kıbrıs Rum tarafı konfor bölgesi yaratan statükoyu sürdürmek ve yönetmek amacı ile bu kararı uluslararası toplumun gözünde yanlış ve kasten kötü göstermek için elinden geleni yapıyor, böylece, Kıbrıs’ın sözde hükümeti, Kıbrıs Türk tarafı ile güç ve refah paylaşmayı reddediyor” dedi. 
 
Kapalı Maraş ile ilgili yapılan tüm önerilerin, özellikle Rum lider Anastasiades’in kendisi tarafından reddedildiğinin de unutulmaması gerektiğinin altını çizen Özçınar, “Bu nedenle, Güvenlik Konseyi’nin bu şartlar altında, hükümetimin kararlarının geçerli olduğunu dikkate alması ve kabul etmesi son derece önemlidir” dedi. 
Kıbrıs Türk Belediyeler Birliği Başkanı Mahmut Özçınar, kapalı Maraş ile ilgili söz konusu yapıcı adımların atılmasının, ilgili Güvenlik Konseyi kararlarında da belirtildiği gibi, bölgenin eski sahiplerinin hakları bakımından, insan haklarını gerçekleştirmenin tek yolu olduğunu kaydetti.

Mahmut Özçınar, mektubunda, “Bu şartlar altında, hükümetimin kapalı Maraş ile ilgili olarak, bölgenin statüsünü askerden sivile dönüştürmek için, Güvenlik Konseyi kararlarında da talep edildiği üzere, mülkiyet hakları için daha fazla gecikmeden eski sakinlerinin insan haklarını gerçekleştirmenin sağlayacak yapıcı adımlar atma kararı kaçınılmazdı” ifadelerine de yer verdi.  

Özçınar, mektubunda, basında yer alan haberlere de atıfta bulunarak, eski mülk sahibi Kıbrıslı Rumların heyecanlı ve destekleyici olduklarını belirtmekten ve hazır olduklarında mülklerine dönebileceklerini açıklamaktan memnuniyet duyduğunu belirtti. 

Maraş sahil kesiminin açılmasından bu yana, bölgeye büyük bir ilgi olduğunu, şehrin açılan kısmını 25 Ekim itibari ile 39,965 kişinin ziyaret ettiğini kaydeden Özçınar, bu adımların, Kıbrıslı Rumlar ve Kıbrıslı Türkler de dahil olmak üzere, tüm eski sakinlerin birlikte çalışıp, iş birliği yapmasına, karşılıklı güven inşaa etmesine, bunların da müzakerelere yönelik adımlar atılmasına yardımcı olacağına inandığını belirtti. 

Özçınar, mektubunun sonunda, Knape’nin bu gerçekleri ve mulahazaları dikkate alacağına ve Kıbrıs Rum yönetiminin sadece kapalı Maraş bölgesinde değil, tüm adada kabul edilemez statükoyu sürdürmeyi amaçlayan samimiyetsiz tavrını üye devletlerin de göz ardı etmemeleri için yönlendireceğine de inanç belirtti.