Elektrik Kurumu Çalışanları Sendikası (El-Sen), Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu (KIB-TEK) Yönetim Kurulu ile imzaladıkları Toplu İş Sözleşmesi’nin ilk maddesinde de belirtildiği gibi, siyasiler, KIB-TEK’in özerkleşmesi ve gelişmesi yönünde adım attığı takdirde, özveride bulunmaya hazır olduklarını vurguladı.

El-Sen, amaçlarının, ülkenin en önemli stratejik kurumu olan KIB-TEK’in toplumun malı olarak kalması, ucuz ve kaliteli enerji üretmesi, siyasetten arınması, doğru yönetilmesi ve topluma hak ettiği hizmeti en iyi şekilde verebilmesi olduğunu kaydetti.

El-Sen ve bağlı bulunduğu Türk-Sen’in yetkilileri bugün KTÖS’te bir basın toplantısı düzenleyerek, son günlerde Kıb-Tek emekçileri üzerinden yapıldığını ileri sürdüğü bilgisiz ve amacını aşan tartışmalarla ilgili açıklamalarda bulundu. Toplantıda, Türk-Sen Başkanı Arslan Bıçaklı, El-Sen Başkanı Kubilay Özkıraç, El-Sen Mali Sekreteri Hüseyin Sönmezoğlu birer konuşma yaptı. El-Sen Genel Sekreteri Ersan Kaşif’in hazırlanan bildiriyi okumasının ardından sorulara cevap verildi.

BIÇAKLI: “ELİNİZİ ÇEKİN BİZİ YASAL HAKLARIMIZI KULLANMAYA MECBUR ETMEYİN”

Türk-Sen Başkanı Arslan Bıçaklı, son dönemlerde bazı kesimlerin KKTC’nin değeri olan kurumların üzerine gittiğini ileri sürdü.

Bu kişilerin amacının, kurumları yıpratarak birilerine peşkeş çekmek olduğunu ileri süren Bıçaklı, listenin başında KIB-TEK’in bulunduğunu kaydetti.

Sadece meclis oluşturarak devlet olunamayacağını savunan Bıçaklı, “Hava, su, eğitim, sağlık, telefon elektrik, nesi varsa dağıttı böyle devlet olunmaz” dedi.

KIB-TEK’in özerk bir yapıya kavuşması gerektiğini söyleyenlerin bugün Hükümette olduğunu ifade eden Bıçaklı, “O zaman bu özerklik yasasını niye geçirmiyorsunuz ?” diye sordu.

KIB-TEK’te imzalanan toplu sözleşmenin neden eleştirildiğini anlamakta güçlük çektiğini, aynı sözleşmenin her yıl imzalandığını söyleyen Bıçaklı, personel maaşlarını eleştirenlerin de “haftada 2 gün meclise giderek, ayda 21 bin TL aldığını” söyledi.

Bıçaklı Hükümete, “Elinizi KIB-TEK’in üzerinden çekin, bizi yasal haklarımızı kullanmaya mecbur etmeyin” mesajı da gönderdi.

ÖZKIRAÇ: “UCUNDA ÖLÜM DE OLSA DİRENECEĞİZ”

El-Sen Başkanı Kubilay Özkıraç, sürekli gündemde tutulan Kıb-Tek üzerinden, ayrıştırılıp satma oyunu oynandığını ileri sürerek, “Aksa lobisi ve kablo lobisi olarak adlandırabileceğimiz arkasında sermayenin olduğu bu kesime ucunda ölüm de olsa direneceğiz” dedi.

Kendilerinin yıllardır Kıb-Tek’e yatırım yapın diye çağrıda bulunduklarını, alınacak 4 cihaz için hala ihaleye bile çıkılmadığını anlatan Özkıraç, “Kıb-Tek çalışanlarının maaşlarına laf edenler, çalışırken yaralananlara geçmiş olsun demek için telefon bile etmedi” şeklinde konuştu.

Kıb-Tek’le ilgili ODTÜ’ye hazırlatılan raporun da kimin elinden çıktığının belli olduğunu savunan Özkıraç, “kıblesi para olan sermayenin hazırlattığı bu raporu ilgililerden önce basına sızdıranın da kim olduğunu biliyoruz” dedi.

Özkıraç, kendilerinin Kıb-Tek’in geleceği için her türlü fedakarlığa hazır olduklarını ancak ülkenin nüfusunu bile bilmeyenlerin ülkeyi yönetmeye çalıştığını savunarak “sermayeye bizim olandan zırnık vermeyeceğiz” dedi.

Özkıraç, kamu özel ortaklığı söylemlerini, çalışanların maaşları nedeniyle yapıldığı iddia edilen zamları, çalışanların emeğine yapılan saygısızlıkları eleştirerek, “kimse korkmasın Kıb-Tek bu kadar gelirle çökmez” dedi.

Bazı siyasilerin Kıb-Tek’le ilgili “battı, zarar eder” söylemlerine de açıklık getiren Özkıraç, “YDP Başkanı Arıklı, 12 kuruşa elektrik getirecekmiş, getirsin de görelim altına ilk imzayı ben atarım” ifadelerini kullandı.

Kendilerine edilen hakaretlerin hesabını günü geldiğinde yasal yollardan soracaklarını söyleyen Özkıraç, “hükümetten tek talebimiz var, hükümet programına yazdıklarınızı uygulayın sonra gelin maaş pazarlığı yapalım” dedi.

Özkıraç, imzalanacak protokolde yer alan bir dizi maddenin hayata geçirilmesinin de Kıb-Tek’in satılacağı anlamına geldiğini, bu işin yani özelleştirmenin dünyanın her yerinde böyle yapıldığını dile getirdi.

Kuruma karşı yürütülen suçlamalarla ilgili Yönetim Kurulu’nun da adım atması gerektiğini belirten Özkıraç,“Basın ofisi kurup personel de aldınız, kurumu siz savunun, kıpırdayın biraz. Maliyetlerin aşağı çekilmesinin farklı yolları var” dedi.

SÖNMEZOĞLU:”KIB-TEK’İN 2013 YILINDA 192 MİLYON DOLAR BORCU VARDI ŞİMDİ 37 MİLYON DOLAR. NİYE BATALIM”

El-Sen Mali Sekreteri Hüseyin Sönmezoğlu ise, çalışanların maaşlarına, hayat pahalılığı oranında kamuda yapılanla aynı artışın yapıldığını, elektriğe yapılan zammın ise dövizle alakalı olduğunu vurguladı.

Sönmezoğlu, tarifelere yapılan zammın kendilerine verilen maaşla alakası olamayacağını çünkü rakamsal olarak hiçbir Kıb-Tek çalışanı maaş almasa bile kurumun yine de tarifelerle oynamak zorunda kalacağını savundu.

Tüm bu, fazla maaş, yapılandırma, maaş düzenlemesi söylemleri içinde Aksa’ya verilen paranın niye konuşulmadığına anlam veremediğini söyleyen Sönmezoğlu,”Kıb-Tek’in 2013 yılında 192 milyon dolar borcu vardı, şimdi 37 milyon dolar, 100 milyon dolarlık yatırım yaptık 180 milyon TL alacağımız var niye batıyor olalım” dedi.

Sönmezoğlu, ekim ayında yapılması planlanan zamma engel olmak için eyleme gittiklerini ancak kimsenin yanlarında durmamasını eleştirdi.

Teşviklere ödenen tutarları da paylaşan Sönmezoğlu, “teşviklere ödenen tutar garibanlara yapılan zamla süpvanse ediliyor” dedi.

“İLK KEZ HERKES YAKTIĞINI ÖDEYECEK”

Uygulamaya girecek tarifeyle ilk kez herkesin yaktığını ödeyeceğini belirten Sönmezoğlu, teşvik sistemininse devam edeceğini söyledi.

Kıb-Tek’in sahipsiz olmadığını, özelleştirme, özerkleştirme, kamu-özel ortaklığı gibi söylemlerle insanlarda tarifelerin ucuzlayacağı sanrısı yaratıldığını dile getiren Sönmezoğlu, “13 yıldır elektriği zaten özel üretiyor, ucuzladı mı?” diye sordu.

Sönmezoğlu, bu ülkedeki özelleştirme girişimlerinin hiçbir zaman  karlı olmadığını, ucuzlama sağlamadığını ve vatandaşa faydası olmadığını vurgulayarak, “Ercan havalimanı kar getirdi mi?, KTHY kapandı ucuzlama oldu mu? Aksa 11 yıl vergi ödemedi, GSM’ler çok mu ucuz” şeklinde sıraladı.

Sönmezoğlu, casinoların niye teşvikten yararlandığıyla ilgili soru üzerine de, “casinoların otellere verilen teşvik hakkından faydalanmasını biz de yanlış buluyoruz. Ama buna son vermek Kıb-Tek’in tek başına alabileceği bir karar değil, Yönetim Kurulu, Bakanlar Kurulu, hükümet birlikte adım atmalı bu soruna çözüm bulmalıdır” dedi.

“Biz bu konuda çok baskı yaptık ama başaramadık” diyen Sönmezoğlu, “yapılan tek haksızlık bu değil, Cratos’a 9 milyon bağışlandı. Aksa’nın 11 yıl vergisi silindi. Bunları düzenleyecek yasaları hazırlamak için ne bekliyorlar bilemem” dedi.

“SÖZLEŞMEDE KURUMU ZORA SOKACAK VE GELECEĞİNİ İPOTEK ALTINA ALACAK HİÇBİR TALEP YOK “

El-Sen Genel Sekreteri Ersan Kaşif’in okuduğu El-Sen Yönetim Kurulu’nun açıklamasında ise, Kıb-Tek ve El-sen arasında mutabakata varılarak imzalanan Toplu İş Sözleşmesi ile KIB-TEK emekçilerinin belirlenen hakları üzerinden yapılmaya çalışılan algı operasyonunun, tamamen kurumun siyaseten içerisine düşürüldüğü yanlışları, çalışanların aldıkları ücretler üzerinden tartışma yaratarak örtme taktiği olduğu savunuldu.

Son imzalanan Toplu İş Sözleşmesi’nde sendika olarak tek taleplerinin “Göç Yasası”ndan işe alınan emekçilerin maaşlarında düzenleme yapılması ve eşit işe eşit ücret adaletinin sağlaması ile baremlerin düzenlenmesi olduğunun bilinmesi gerektiğine dikkat çekilen açıklamada, bunların dışında kurumu zora sokacak ve geleceğini ipotek altına alacak hiçbir talebin bulunmadığı kaydedildi.

KIB-TEK ÇALIŞANLARININ KURUMA MALİYETİ  8, AKSA ÇALIŞANLARININ 10 KURUŞ

“Üzülerek görüyoruz ki, her daim elini taşın altına koymaya hazır olan KIB-TEK çalışanlarının gösterdikleri özveri bazı siyasetçiler tarafından görmezden gelinip kurumu gerçek anlamda zarara uğratan unsurlar bilerek gizlenmektedir” denilen açıklamada, çalışanların kuruma maliyetlerinin 8 kuruş olduğu, yani 670 KIB-TEK çalışanının hepsi işten durdurulduğunda bunun elektrik faturalarına yansımasının sadece 8 kuruş olacağı ifade edildi.

Diğer yandan ise 80 çalışanı olan AKSA’nın faturalara yansımasının 10 kuruş olduğu ve devletin kurum üzerinden verdiği teşviklerin kuruma geri dönüşümü olmadığından borçlanma yoluna gidildiği ifade edilen açıklamada, “siyasetin, zamanında yapılmasına engel olduğu yatırımların bedelini  de son dönemlerde topluma ödettiği” kaydedildi.

EL-SEN olarak KIB-TEK Yönetim Kurulu ile imzalanan Toplu İş Sözleşmesi’nin ilk maddesinde de belirtildiği gibi siyaset, KIB-TEK’in özerkleşmesi ve gelişmesi yönünde adım attığı takdirde özveride bulunmaya hazır oldukları yinelenen açıklamada, “Çünkü bizlerin amacı ülkenin en önemli stratejik kurumu olan KIB-TEK’in toplumun malı olarak kalması, ucuz ve kaliteli enerji üretmesi, siyasetten arınması, doğru yönetilmesi ve toplumumuza hak ettiği hizmeti en iyi şekilde verebilmesidir. Bu bağlamda hükümetimizden beklentimiz 6 tane görev şehidi vermiş, daha iki hafta önce iki KIB-TEK emekçisinin çalıştıkları sırada ölümden döndükleri ve her gün büyük risk taşıyan bir görev üstlenen çalışanların maaşlarını tartışmak yerine, kurumun nasıl daha iyi hizmet verebileceğine kafa yormalarıdır” denildi.

“Şu anda büyük risk altında çalışan emekçilerin, hükümetin bir kanadının takındığı anlamsız ve amacını aşan tavrı yüzünden dikkatlerinin dağıldığı” belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi;

“Her gün kendilerinin ve verdikleri emek karşılığında evlerine götürdükleri ekmeklerinin gazete manşetlerinde tartışılması olumsuz yönde etkilemektedir. En büyük korkumuz bu kadar riskli bir iş yapan emekçilerin en ufak bir dikkat dağınıklığı sırasında yaşanması muhtemel bir felakettir. Dilimizi ısırarak söylüyoruz ama öyle bir durum yaşandığı anda bilinmesini isteriz ki çalışanlarımızın psikolojisi ile oynayanlar, bulundukları koltuklarda oturamayacaklar ve bulundukları yer kendilerine dar gelecektir”.

“EL-SEN ÖZVERİDE BULUNMAYA HAZIR”

El-Sen olarak, kurumun özerkleşmesi ve geliştirilmesi adına atılacak olan en ufak bir adıma karşılık olarak özveride bulunmaya hazır oldukları vurgulanan açıklamada, “Oturduğumuz yerden sendikacılık yapıp hükümetten bir şeyler koparmak için kapalı kapılar ardında görüşmüyoruz. Bunu yapan ve hiç utanmadan KIB-TEK emekçilerine dil uzatan sendikacıların olduğunu görüyoruz. Biz onlar gibi sözde “devrimci” veya “reformcu” değiliz. EL-SEN olarak açıkça imzaladığımız Toplu İş Sözleşmesi’nin ilk maddesinde özveride bulunacağımızın sözünü veriyoruz. Yeter ki gerekli adımlar atılsın” denildi.

Açıklamada şu şekilde son buldu;

“Son olarak hükümetimize ve KIB-TEK Yönetim Kurulu’na çağrımız, toplumdan yükselen sese kulak vermeleri ve atılan son adımdan sonra toplumumuzun gösterdiği tepkiyi dikkate almalarıdır. Eminiz ki bu dikkate alındığında ve daha detaylı bir çalışma ortaya konduğunda hem kurumumuz yıpranmayacaktır, hem de toplumumuz kurumumuza daha çok sahip çıkacaktır”