Kıbrıs Türkü’nün ulusal davasının en önemli isimlerinden, uzun yıllar bakanlık başta olmak üzere birçok önemli görevlerde bulunan Rüstem Tatar, vefatının 1’inci yıl dönümünde bugün Lefkoşa Kabristanlığı’ndaki mezarı başında anıldı.
Anma törenine, Rüstem Tatar’ın oğlu Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Cumhuriyet Meclisi Başkanı Zorlu Töre, TC Lefkoşa Büyükelçisi Ali Murat Başçeri, Sağlık Bakanı Ali Pilli, Din İşleri Başkanı Ahmet Ünsal, bazı milletvekilleri, aile fertleri ve yakınları katıldı.
Anma töreninde ilk olarak Rüstem Tatar’ın özgeçmişi okundu.
TATAR: “DAVA ADAMIYDI”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar törende yaptığı konuşmada, “Babam Rüstem Tatar’ı kaybedeli bir yıl oldu. Bu bir yıl bizim için çok uzun bir zaman çünkü onun yokluğuna hala alışmaya çalışıyoruz” dedi.
Rüstem Tatar’ın hem ailesini, hem memleketini seven bir dava adamı olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, babasının 1930’da Poli köyünde doğduğunu kaydetti. 
Rüstem Tatar’ın ilkokulu bitirip, liseden mezun olduktan sonra İngiltere’ye tahsile gittiğini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, Rüstem Tatar’ın tahsilden 25 yaşında döndükten sonra İngiliz Sömürge Yönetimi’nde Hazine ve Muhasebe Dairesi’nde göreve başladığını ve Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kuruluş aşamasında Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Raif Denktaş ile birlikte Londra ve Zürih görüşmelerinde genç bir danışman olarak Kıbrıs meselesinin özüne kendisini adadığını söyledi.
Rüstem Tatar’ın Kıbrıs Türk halkının haklı mücadelesine o zamanlardan gönül koyduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Rüstem Tatar’ın Kıbrıs Cumhuriyeti’nin ilk Sayıştay Başkanı olduğunu belirtti. Rüstem Tatar’ın, 1963 yılında Sayıştay Başkanlığında EOKA ile yüz yüze geldiğini, mücadele verdiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, şöyle devam etti: 
“Bilahare TMT’nin görevlendirmesiyle devletimizin o zaman mali işlerinden sorumlu bir bakıma o dönemin kasası olarak Kıbrıs Türk halkının bir Maliye Bakanı olarak o erken yaşlardan sonra Kıbrıs Türk Federe Devleti’ne kadar ve 1976’dan sonra da kendi kurduğu mali müşavirlik şirketinde hizmetlerine devam etti.”
Rüstem Tatar’ın Kayıplar Şahıslar Komitesi’nde 22 yıl görev yaptığına da işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Rüstem Tatar’ın görevlerini önce Dr. Fazıl Küçük daha sonra Rauf Denktaş ile çok yakın ilişkiler içerisinde sürdürdüğünü vurguladı.
“KIBRIS TÜRK HALKINA BÜYÜK HİZMETLER VERDİ”
Rüstem Tatar’ın son günlerine kadar kendisine yazılı olarak kanaatlerini bildirdiğini anlatan Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, babasının 90 yaşına kadar sürekli üretip, çalıştığını ve Kıbrıs Türk halkına büyük hizmetler verdiğini kaydetti.
Rüstem Tatar’ın her zaman Kıbrıs Türk halkının ayrı egemenliği ayrı bağımsızlığı olması gerektiğini söylediğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, babasının, Rumlarla üniter bir yapıda veya federal bir çatı altında birleşmenin Kıbrıs Türk halkı için uzun vadede hayırlı olmayacağı görüşüne vurgu yaptı. 
Rumların Kıbrıs’ı hep bir Helen adası olarak Yunanistan’a bağlama isteğine işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, babasının bu düşüncelerini sürekli kendileriyle paylaştığını, hatta kalıcı olması için yazılı olarak da bıraktığını söyledi.
Anma törenine katılan herkese teşekkür eden Cumhurbaşkanı Tatar, babası Rüstem Tatar’a rahmet dileyerek, mekânının cennet olmasını diledi. 
“Onu hiçbir zaman unutmayacağız” vurgusu yapan Cumhurbaşkanı Tatar, Rüstem Tatar’ın düşünceleri ve bıraktığı iyi isimle onu anacaklarını söyledi.
ATUN: “KIBRIS TÜRK HALKININ SİYASAL TARİHİNDE VE YAŞAMINDA SİLİNMEZ BİR YERİ VAR”
Eski meclis başkanı ve başbakanlardan Hakkı Atun da konuşmasında, Bülent Fevzioğlu’nun, “Anılarda ve Yazılarda Rüstem Zihni Tatar isimli kitabında”, Rüstem Tatar’ı “yad-ı- cemil” olarak tanımladığına dikkat çekti.
Rüstem Tatar’ın, Kıbrıs Türk halkının siyasal tarihinde ve yaşamında silinmez bir yeri olduğunu vurgulayan Atun, Rüstem Tatar’ın, Dr. Fazıl Küçük ve Rauf Raif Denktaş’ın yanından hiç ayrılmadan mücadele verdiğini söyledi.
Rüstem Tatar’ın çok yakın bir dostu ve uzun yıllar onunla çalışan bir mesai arkadaşı sıfatıyla konuştuğunu dile getiren Hakkı Atun, Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin kuruluşundan sonra Rüstem Tatar’ın devlet için öngördüğü ekonomik yapı hakkında yazdıklarını hatırlattı.
Rüstem Tatar’ın düşüncelerinin Cumhurbaşkanı Tatar’ın yoluna da ışık tuttuğunu dile getiren Hakkı Atun, Rüstem Tatar’ın, Mayıs 1977’de yayımladığı “Kıbrıs Ekonomik Yön” başlıklı raporunda, “yeni federal bir Kıbrıs’ta birleşik bir ekonominin olması düşünülemez” dediğini vurguladı.
Atun, Rüstem Tatar’ın, “Türk Federe Devleti, Güney Kıbrıs’taki kişi başına düşen gelir seviyesine ulaşmak için kendi ekonomisini düzenleme ve Güney Kıbrıs’la ilişkilerini dengeleme hakkına sahip olmalıdır” görüşlerine de dikkat çekti. Hakkı Atun, Rüstem Tatar’ın ileriyi gören bir kişi olduğuna vurgu yaptı.
Konuşmaların ardından dua okundu.