Başbakan Ersin Tatar, “Doğu Akdeniz'deki hak ve çıkarlarımız çok önemli. Türkiye Cumhuriyeti kararlılığını ortaya koymuştur. Uluslararası hukuka, deniz hukukuna, adalete, vicdana baktığımızda bu bölgede hem kıta olarak hem de Doğu Akdeniz'e sahil şeridi olarak hakimiyet Türkiye Cumhuriyetindedir” dedi.

UBP Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, Başbakan Ersin Tatar, Doğu Akdeniz'deki gelişmeleri TRT Haber'e değerlendirdi.

Başbakan Ersin Tatar, Doğu Akdeniz’de yoğun bir çalışma olduğuna işaret ederek, şunları kaydetti:

“(Türkiye) Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a ve orada çalışan mühendislere teşekkür etmek istiyorum. Tahmin edilenin üzerinde yoğun bir çalışma var, denizin 1600 metre kadar altına inen. Su temin projesi çok komplike bir iş ama Türk mühendisliği bunu başarmıştır. Ekiplerden öğrendiğimiz kadarıyla Amerika'dan bile benzer projelerin farklı yerlerde uygulanması için gelip bu projeyi gören ekipler varmış. Asrın projesi ve dünyada bir ilk.

Doğu Akdeniz'deki hak ve çıkarlarımız çok önemli. Yıllardan beridir bunlar hep tartışılıyor. Ama son bir kaç yıldır Türkiye Cumhuriyeti giderek kararlılığını ortaya koymuştur. Doğu Akdeniz'de, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile birlikte bütün bu zenginliklerin sahiplenilmesi ulusal menfaat ve çıkarlarımızın pekişmesi bakımından iş birliği içerisindeyiz. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ve Türk halkı bundan tabiki ziyadesiyle memnundur. Uluslararası hukuka, deniz hukukuna, adalete, vicdana baktığımızda hep söylüyoruz bu bölgede hem kıta olarak hem de Doğu Akdeniz'e sahil şeridi olarak hakimiyet Türkiye Cumhuriyetindedir.

Kıbrıs Türk halkı Türkiye'nin garantörlüğünden asla vazgeçmez. Türkiye kendisi söylüyor zaten. Türkiye Cumhuriyet kendi garantörlük hakkından hiçbir zaman vazgeçmeyeceğini kendisi söylemiştir.

“46 YILDA MARAŞ HAYALET ŞEHİR HALİNE GELMİŞTİR”

46 yılda Maraş hayalet şehir haline gelmiştir. Bizim hükümetimiz ilk gününden bugüne bunu gündeme getirmiştir. Altyapısı yapılmıştır, hukuki düzenlemeleri de hazırdır.

Bölgesel dengeler gereği Türkiye ile uyumlu çalışmalıyız. Türkiye'den koparılırsak tehlike altına gireriz.”