Tel-Sen, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın Telekomünikasyon Dairesi’nin yeniden yapılandırılması çerçevesinde ortaya koyduğu yap-işlet-devret modeline karşı olduğunu açıkladı.
Tel - Sen Başkanı Tamay Soysan yaptığı yazılı açıklamada, Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın Telekomünikasyon Dairesi’nin yeniden yapılandırılmasına ilişkin yaptığı çalışmayla ilgili sendikayı bilgilendirmesi ve sendikayla görüş alışverişinde bulunmaya çalışmasının memnuniyet verici olduğunu, ayrıca bakanlığın Telekomünikasyon Dairesi’nin yeniden yapılandırılmasına ilişkin çalışma yapmasını, Yönetim Kurulu olarak takdirle karşıladıklarını, ancak yeniden yapılandırmanın çaresinin özelleştirme olmadığını kaydetti.
Telekomünikasyon Dairesi’nin mevcut yapısının sürdürülebilir olmadığını ve içinde bulunduğu durumdan çıkmasının kaçınılmaz olduğunu vurgulayan Soysan, “Telekomünikasyon Dairesi, mevcut yapısı değiştirilerek yeniden yapılandırılmalıdır. Ancak sendikamıza göre bu kaçınılmazlığın çaresi de özelleştirmeler değildir” dedi.
Bakanlık tarafından kendilerine yapılan ikinci sunumun ilk sunumdan farklı olmadığını kaydeden Soysan, şöyle devam etti:
“Telekomünikasyon Dairesi’nin altyapı ve üstyapı olarak ayrıştırılacağı, altyapının devletin elinde kalacağı, üstyapının yap-işlet-devret modeliyle yapılandırılması ayrıca personelin özlük haklarına halel gelmeyeceğinin ve %100 devlet güvencesiyle çalışacakları yasal düzenlemelerin yapılacağı tasarı da sendikanın hassasiyetlerinin de korunmaya çalışıldığı ancak ticari kaygı çerçevesinde bir tasarının hazırlandığını görmekteyiz” ifadelerini kullandı. 
Tasarıda sendikanın hassasiyetlerinin de ön planda tutulmaya çalışıldığını ancak  yeterli olmadığını belirten Soysan, “Sendikamız, altyapının devletin elinde kalmasını savunmakta, personelin özlük haklarına halel gelmemesi ve iş güvencesinin sağlanmasını istemektedir. Ancak sendikamız toplumsal varlıkların ticari kaygılar öne sürülerek özele tabiri caizse peşkeş çekilmemesini, haberleşme sektöründe monopol ve oligopol yapıların oluşmasının önünün açılmamasını da istemektedir” dedi.
KKTC ekonomisinin tipik küçük bir ada ekonomisi olduğunu belirten Soysan, birçok sektörde olduğu gibi haberleşme sektörünün de ölçek ekonomilerinden yoksun bir yapıda faaliyet gösterdiği, geçmişte bazı kurumlar için yapılan “yap- işlet- devret”, kamu-özel iş birliği türü özelleştirmelerde başarılı tecrübeler yaşanmadığını savundu.
Soysan, “Bizde yapılan özelleştirmeler sonrasında ya tekel şirketler ortaya çıkmış ya da oligopol piyasalar yaratılarak tüketiciler aleyhine fiyat politikalarının geliştirildiği görülmüştür. Bunlar dikkate alındığında bize göre, ülkemizde ‘gelir ortaklığı’ ile kamu-özel iş birliklerinin yapılması daha doğru bir çözüm olarak görülmektedir” dedi. 
Soysan açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
“Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı tarafından tarafımıza yapılan iki sunuma da baktığımızda; yatırım için önemli bir miktar paraya ihtiyaç duyulduğunu ve ihtiyaç duyulan miktarın devlet tarafından sağlanmasının mümkün olamayacağı gerekçesiyle de Telekomünikasyon Dairesi’nin yeniden yapılandırılmasının tasarlandığını anlamaktayız.
Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın, Telekomünikasyon Dairesi’nin vermiş olduğu hizmet ve servislerden elde ettiği gelirleri, yıllık yaklaşık 55 milyon TL’yi özele devrederek karşılığında iki yıllık gelir ile yapılabilecek yatırımı sağlamaya çalışmakta olduğunu görmekteyiz.
Sendikamız bu yaklaşımı doğru bulmadığını yap- işlet- devret modeline karşı olduğunu ve neden karşı olduğunu ayrıca nasıl bir telekomünikasyon yapısı öngördüğünü bakanlığa sunmuştur.
Bakanlar Kurulu’nun 19-03-2019 tarihinde Telekomünikasyon Dairesi’nin yeniden yapılandırmasıyla ilgili alınan kararından daha farklı bir tasarı hazırlayan Bayındırlık ve Ulaştırma Bakanlığı’nın gözetmiş olduğu hassasiyeti takdirle karşılar, kaçınılmaz olan Telekomünikasyon Dairesi’nin yeniden yapılandırılması konusunda bakanlığa destek olmak istediğimizi belirtiriz.”