Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği, Kıbrıs’ta Türk Mukavemet Teşkilatı’nın kuruluşundaki görev anlayışı ve bu uğurda izlediği plan sayesinde, teşkilatın başarılı olmasına katkı koyan Daniş Karabelen Paşa’yı ölümünün 38’inci yılında andı.

Dernek yayımladığı mesajda, “Daniş Karabelen Paşa’yı ölümünün 38’inci yılında saygı, şükran ve hasretle anıyoruz” diyerek, “Ona karşı olan vefa borcumuzu onu anarak bir nebze olsun, yerine getirmenin huzurunu duyuyoruz. Kıbrıs Türk Mukavemet Teşkilatı’nın mücadele ruhunun sembolü olmuştur. Kıbrıs Türkü’ne değil Türklük için verdiği sayısız hizmetlerden dolayı daima yad edilecektir.” Ifadelerini kullandı.

“Kendini Büyük Türk ulusuna adamış, bu çok değerli komutanımızın gerek Filistin ve Kore ve gerekse Türk Kurtuluş savaşındaki hizmetleri, tarihimize altın sayfalarla geçmiştir” diyen Dernek şöyle devam etti:

“Kıbrıs’ta Türk Mukavemet Teşkilatının kuruluşundaki görev anlayışı ve bu uğurda izlediği plan sayesinde, teşkilatın başarılı olmasında en önemli unsur olmuştur. Daniş Karabelen Paşamız 23 Mayıs 1983’te, 65 yıllık yoğun bir mücadele, dopdolu bir hizmet sonunda 85 yaşında hayata gözlerini kapamıştır. Müsterih ol Paşam, senin önderliğinde, Kıbrıs Türk halkının bağrından çıkmış ve halkı ile bütünleşmiş TMT Mensupları ve Mücahitlerin olarak, hala görev başında davanın takipçisiyiz. Senin çizdiğin yoldan asla ayrılmadık ayrılmayacağız. Bu kutsal ve haklı direniş sayesinde Kıbrıs Türk halkı bağımsız Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetine kavuşmuştur. Kıbrıs Türk halkı bu haklı ve meşru devleti, Büyük Türk Ulusunun desteği ile sonsuza dek yaşatmakta kararlıdır. Kıbrıs, Yunan emperyalizminin kırılma noktasıdır. Güney’deki gayri meşru terörist bir idareye, BM, AB ve bazı emperyalist güçler istiyor diye, Kıbrıs Türk halkı boyun eğecek değildir.”

Kıbrıs Türk halkını içten çökertmek ve Rum’a yamalamak için çok yönlü çabalar bulunduğunu kaydeden Dernek, “AB’ın bir takım projeleri bahane ederek, Kıbrıs Türk halkı arasına ahtapot gibi yerleşmeye ve içten yıkmaya çalıştığını” belirtti.

“Ayni AB’nin 2004 referandumunda halkımıza verdiği sözler ve yaptığı vaatlerin ne kadar doğru ve samimi olduğu ortaya çıkmıştır” ifadesini kullanan Dernek mesajında şunları kaydetti:

“Sevgili gençler ortak etkinliklerde götürüldüğünüz Trodos dağlarının kritik noktalarına Rumlarca yerleştirilen ağır silahların hedefinde acaba kimlerin bulunduğunu; silahlanmaya devam eden ve gerektiğinde 80 bin silahlı milisi kimler için hazır tuttuklarını merak etmiyor musunuz? ABD olsun AB olsun diğer ülkeler olsun her ülke kendi çıkarları için mücadele ederken, bizler haklı ve meşru davamızın bir sonucu olan Bağımsız Devletimizden neden vazgeçelim? Gerek BM gerekse AB’nin Cumhuriyet’in eşit ortağı Kıbrıs Türk halkının silah zoru ve terörle dışlandığını ve 50 yıldan fazla bir süreden beri devam ettirdikleri bu gayri meşruluğun sona erdirilmesi ile ilgili bir tavırları olmadı. Rumların Uluslararası hukuka aykırı AB üyeliği için de bir şey yapmadılar. Kıbrıs’ta 15 Temmuz 1974 Rum ve Yunan ikilisinin de ENOSİS amaçlı darbesinden de söz etmediler. Hiç olmazsa 20 Temmuz 1974’den beri Ada’da barış, huzur ve güven ortamını sağlayan ve koruyan Kıbrıs Türk Barış Kuvvetlerine teşekkür etmeleri gerekirdi. Bunu da yapmadılar.”

Kıbrıs’ın gerçeklerinin temelinde Rum ile Yunan’ın katıksız ENOSİS isteğinden başka bir şey olmadığını vurgulayan Kıbrıs TMT Mücahitler Derneği, bu gerçeğin gizlenmediğini, yıllardan beri sürdürülen ve bugün de devam ettirilen görüşmelerden, olumlu bir sonucun çıkmamasının bu yüzden olduğunu ifade etti.

Dernek şöyle devam etti:

“Birleşik Kıbrıs için Türk tarafına yapılan haksız baskıların amacı da budur. Dolayısı ile bizlerin yegâne dayanağı olan Devletimize ve Anavatanımıza, dört elle sarılmaktan başka bir seçeneğimiz yoktur. İçteki sorunlardan yılgınlığa kapılarak devletimizin varlığından vazgeçmemiz intihardan başka bir şey değildir. Nice bedeller ödeyerek elde edilen bugünkü ortamın değerini bilmek ve ona göre başta devlet yetkililerimiz olmak üzere tüm yurttaşlarımızın sorumlulukla hareket etmesi kaçınılmazdır.   Gerek Kıbrıs Türk Barış Kuvvetlerimizin ve gerekse Güvenlik Kuvvetlerimizin, yıllardan beri bizlere sağlamakta oldukları barış, huzur ve güven dolu ortamın öneminin idraki içinde sürdürdüğümüz yaşantımızı kimlere borçlu olduğumuzu asla unutmamalıyız.

Böyle bir günde içimizde var olan hürriyet ve mücadele aşkı ile Daniş Karabelen, Rıza Vuruşkan, ve Kenan Çoygun Paşalarımız ile şehitlerimizin ve aramızdan ayrılmış bulunan dava arkadaşlarımızın ruhlarının şad olması için Mücahitler’imizin el emeği ile yarattığı Mücahitler Sitesi’nden bir kez daha Rum ile Yunan’ı uyarıyor ve Mustafa Kemal Atatürk’ün 19 Mayıs 1919’da ayak bastığı Samsun’da ‘Ya İstıklal Ya Ölüm’ parolası ile yankılanan gür sesinden aldığımız güçle; Ya Türk Kıbrıs Var Olur; Ya Mücahit Yaşamaz Diyoruz.”

Editör: TE Bilisim