Yakın Doğu Üniversitesi, 2. Uluslararası Çevre Konferansı, akademisyenlerin ve öğrencilerin katılımı ile başladı. Prof. Dr. Hüseyin Gökçekuş tarafından organize edilen konferansta, Çevre; Sürdürülebilirlik ve Yaşam konuları masaya yatırıldı.

Konferans 11 Ekim 2019 tarihinde sona erecek.
Bakan Üstel, daha yaşanabilir bir çevre adına ülkemizde yapılan faaliyetlerden bahsederek, “Çevre Konferansı’nın bakanlık çalışmalarında bizlere her zaman yol gösterici olacağına inanıyorum” diyerek konferansın önemine vurgu yaptı.

Üstel konuşmasını şöyle sürdürdü;
“Bugün dünyada çevre sorunları tartışıldığında her zaman ortaya çıkan bir gerçek vardır. O da çevrenin kendi başına bir sorun olmadığı, aslında insanların çevreye yarattığı sorunlar olduğudur.

Onun için çevreyi tartışırken, kirliliğe karşı çözümler üretirken mutlaka insan odaklı çözümler üzerinde yoğunlaşılması gerekmektedir. Aksi takdirde bulunacak çözümler geçici ve sonuca ulaşmayacak çözümler olacaktır.

Bizler Bakanlık görevini devraldığımız günden itibaren çevre konusunda özellikle eğitimle başlayan bir sürecin, yapılacak tüm bu çalışmaların temelini teşkil edeceğini düşündük ve önceliğimizi çevre bilincine ve eğitime verdik.

Önümüzdeki süreç içerisinde çevre derslerinin çok küçük yaş sınıflarında okul müfredatlarına girebilmesi için çalışmalarımız aralıksız devam edecektir.Geçtiğimiz günlerde ülkemizde bir ilk olan tehlikeli atık bertaraf tesisi özel girişimcilerimiz tarafından hizmete başlamıştır.

Bakanlığımızın da büyük destek verdiği bu ve benzeri tesislerin ülkemizde yaygınlaşması ve alternatif bertaraf yöntemlerinin çoğalması hedeflerimiz arasındadır.

Çevresel sorunlar ile ilgili denetim mekanizmalarını daha da
etkin bir hale getirmek için de yoğun bir uğraş veriyoruz.
Yaptığımız denetimlerin sonuç ve raporlarını şeffaf bir şekilde kamuoyumuzla paylaşıyoruz.

Çevre alanında Avrupa Birliği ile yürütülen mevzuat uyumlaştırma ve tüzük çalışmalarına hız kesmeden devam ettiğimizi de bilgilerinize sunmak istiyorum.

Çevre ve yaşadığımız ülkenin canlılarındaki çeşitlilik, zenginlik hepimizin ortak değeridir.

Çevre sorunu, evrensel bir sorundur. Sadece bizim yaşadığımız mahallenin, şehrin ve ülkenin sorunu değildir.

Bizler daima meseleye bu bilinçle bakmak istiyoruz.
Bizler biliyoruz ki; çevre geleceğe bırakacağımız ortak mirasımızdır.

Bu kapsamda daha yaşanabilir bir çevreye ulaşmak adına, insanlığın ortak değeri olan çevrenin korunmasına hükümetimiz olarak desteğimiz ve kararlılığımız sürecektir.

Bizler, daha yaşanılabilir bir çevre, doğal yaşamın zenginliği ve insan sağlığının mümkün olduğu kadar fazla oranda korunduğu bir yaşamı ortaya çıkarmak için kararlıyız. Bunu da çevre örgütlerimiz ile birlikte hareket ederek başaracağımıza inanıyorum.

Çevre konusunda, ülkemizin lokomotifi konumundaki üniversiteleri ile yakın işbirliklerimiz devam edecektir. Çevresel sorunlarda, üniversitelerimiz ile ortak hassasiyete dayalı güç birliği yaratacağız."