Yeşil Barış Hareketi, ülkede avcılık ve av ile ilgili ivedi olarak ciddi politikaların üretilmesi gerektiğini kaydetti. 
Yeşil Barış Hareketi’nden yapılan açıklamada av ve avcılığı düzenleyen yasaların “popülist bakışla” sürekli olarak gündeme geldiği, yapılacak müdahalelerin doğru olabilmesi için doğada yaşanan gerçekler ve değişimler ile yüzleşerek, cesaretle radikal kararlar üretilmesi gerektiği belirtildi. 
Doğal alanların giderek daraldığı, avcıların ise tam tersine arttığı küçük adada bu faaliyetin taşınamaz olduğu belirtilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi: 
“Yeterli alan olmadığı için özel mülkler ve tarım alanları, haneye tecavüz suçları işlenerek avlak olarak kullanılmakta, ürünlere ve ağaçlara zarlar verilerek hukuki problemler doğurulmakta, toplumsal barışın bozulmasına da neden olmaktadır. Doğanın ve yaşamın olmazsa olmaz paydaşları olan canlıların yaşama hakkı neredeyse hiç dikkate alınmadan, bu canlılar birilerinin malıymış gibi bunların nasıl paylaşılacağı yönünde bir bakış açısı sürmektedir. Avlanacak yeteri kadar canlı olmadığından, Özel Çevre Koruma Bölgeleri dahi avlanmaya açılmaktadır. Av günlerinde can güvenliği nedeniyle çiftçilerin tarlasındaki ürünlerle ilgilenemediği, insanların çocukları ile doğaya ve/veya pikniğe çıkamadığı bugünkü koşullarda, özgürlüklerin kullanılması da göz önünde bulundurularak bu faaliyetin masaya yatırılıp yeniden değerlendirilmesi kanaatimizce çok zaruri bir görev haline gelmiştir”
Gelinen noktada avcı sayısının kontrol altına alınması gerektiği, yeni av alanlarının açılmasının talep edilmesi ve açılmasının “doğru olmadığı” savunulan açıklamada, mevcut durumun sürdürülebilir olmadığı, denetimden yoksun olduğu ileri sürüldü. 
Açıklamada, “Bu yanlışın yapılmaması, alınan kararların akıl yoluyla gözden geçirilmesi ve derhal bu faaliyet konusunda bir çalışma başlatılarak, ivedilikle kalıcı ve gerçekçi çözümler üretilmesi şarttır” ifadeleri kullanıldı.