Türkiye Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli,  İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, Marmaris Öğretmenevi'nde koordinasyon toplantısına katıldı.

Bakan Pakdemirli, yaptığı açıklamada, Isparta Sütçüler yangınını kontrol altına aldıklarını, Antalya'nın Kaş ilçesi, Hatay'ın İskenderun ile İzmir'in Urla ve Torbalı ilçeleri ve Manisa Gördes yangınları ile Dalaman Havalimanı'nı tehdit eden ve Datça'da çıkan yangınların gün içinde kontrol altına alındığını söyledi.

Toplamda 163 kırsal yangına müdahale ettiklerini belirten Pakdemirli, "Devam eden yangınlarda 15 uçak, 9 İHA, 1 insansız hava helikopteri, 64 helikopter, 850 arazöz ve su tankeri, 150 iş makinesi ve 5 bin 250 personelle yangınları kontrol etmeye devam ediyoruz. Bugün itibarıyla 89 hava aracının günlük koordinasyonunu yapmak durumunda kalıyoruz. Zor bir operasyon." diye konuştu.

❮❯

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Karaismailoğlu, Marmaris'te yangınlarla ilgili değerlendirmede bulundu:

08.08.2021

"10 jandarma helikopteri de söndürme çalışmasına katılıyor"

Havadan ve karadan müdahalenin sürdüğüne değinen Pakdemirli, "Genel itibarıyla Muğla'daki tüm yangınlarla ilgili durum iyiye doğru gidiyor. Muğla'da 29 Temmuz'dan bu yana yangınlarla mücadele ediyoruz. Şu ana kadar 10 bin 400'e yakın sorti yapıldı, 180 bin ton su atıldı. Şu anda yerleşim yerlerini tehdit eden bir yangın yok." ifadesini kullandı.

Söndürme çalışmalarında havadan müdahalenin önemine işaret eden Pakdemirli, "10 jandarma helikopteri çok kısa bir süre içinde bambi takarak su atmaya bizlere katıldı. Söndürme çalışmalarını sürdürüyoruz." dedi.

Pakdemirli, Muğla'da 16 orman yangını çıktığını belirterek "6 uçak, 39 helikopter, 630 arazöz, 128 iş makinesi ve 3 bin 600 personel görev yaptı." ifadesini kullandı.

Yanan alanların tekrar ağaçlandırılacağını anlatan Pakdemirli, "Yanan yerlerin başka maksatla kullanılması söz konusu değil, buralar yeniden ağaçlandırılacak." dedi.

"Antalya'ya 9 milyon lira daha para gönderdik"

Ekiplerin tüm söndürme çalışmalarında cansiperane çalıştığını vurgulayan Pakdemirli, "2 işçi soğutma çalışmaları sırasında uçurumdan yuvarlandı. Helikopterle hastaneye kaldırıldılar. Hayati tehlikeleri yok." diye konuştu.

Yangının kontrol altına alındığı yerlerde hasar tespit çalışması yapıldığını aktaran Pakdemirli, hasar tespit çalışması tamamlanan yerlerde çalışmalara başlandığını belirtti.

Bakan Pakdemirli, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Şu ana kadar Adana, Aydın, Osmaniye, Antalya, Muğla ve Mersin'de toplam 6 ilde 22 ilçe, 172 köyde 7 bin 320 çiftçinin hasar tespiti yapıldı. 51 bin 770 dekar ekili dikili alan 670 dekar sera, 4 bin büyükbaş, 4 bin 204 küçükbaş, 5 bin 475 arılı kovan, 28 bin 762 kanatlı hayvan, 6 bin 570 alet makine, 2 bin 549 ton depolu ürünler, 1840 tarımsal yapının zarar gördüğü tespit edilmiştir. TARSİM'in yangınlarda 102 milyon 464 taleple hasar beyanı var. Hasar tespit çalışmaları biter bitmez de en kısa sürede bunların ödemeleri yapılacak. TARSİM sigortasıyla alakalı bir hafta içerisinde tüm ödemeleri gerçekleştireceğiz. Bugün itibarıyla Antalya'ya 9 milyon lira daha para gönderdik."

"Bugün itibarıyla yangının odağına girdik"

Çok disiplinli bir şekilde çalışıldığını aktaran Pakdemirli, ekiplerin, Dalaman Havalimanı'nda konuşlandığını bildirdi.

Kendileri için ağacın önemli olduğunu ancak canın bir o kadar hatta daha önemli olduğunu ve bu nedenle emniyetin birinci derecede olması gerektiğini vurgulayan Pakdemirli, Yunanistan'da düşen uçağın bu konuya daha fazla hassasiyet göstermeleri gerektiğini ortaya koyduğunu dile getirdi.

Pakdemirli, Muğla'da 29 Temmuz'dan bu yana 16 orman yangını meydana geldiğini ve yangınlardan etkilenen vatandaşların zararlarını karşılamak için devletin tüm imkanlarını seferber ettiklerini kaydetti.

Yatağan Hacıveliler Mahallesi'nde 6 Ağustos'ta başlayan orman yangınının, rüzgarın sert esmesiyle birlikte Çine'ye sıçradığını anımsatan Pakdemirli, yangına Isparta'dan 21 araçlık ek takviye geldiğini, kontrol altına alma çalışmalarının sürdüğünü söyledi.

Yangının tükenmeye yakın olduğunu ancak düşük nem ve yüksek sıcaklık nedeniyle "kontrol altına alındı" diyemediklerine dikkati çeken Pakdemirli, "Muğla'da dünden daha iyi bir noktadayız. Milas yangını çok enteresan bir yangın. Yeşil bir bitki örtüsü ve çok sık olduğu için içine girilemiyor. On binlerce ton su atmamıza rağmen henüz yangının odaklarını kurutabilmiş değiliz. Bugün itibarıyla yarım saat önce yangının odağına girdik. Yeni bir yerde daha parlama var ama herhalde Milas'taki yangını kontrol altına alabileceğimizi düşünüyorum. Ama altını çizerek söylüyorum, henüz kontrol altında değil. Termik santralle ilgili risk de saat saat azalarak devam etmekte. Kavaklıdere, Köyceğiz, Karaköy yangını devam ediyor. Bunların hepsiyle ilgili olumluya doğru bir gidişat var." ifadelerini kullandı.

"İnşallah yangınların da sonuna doğru geliyoruz"

Pakdemirli, Yunanistan'ın da yangınlarla mücadele ettiğine değinerek, "Yunanistan'ın uçak talebi var. Bunu değerlendirmeye çalışıyoruz. Bizdeki yangınların hafiflemesiyle beraber eğer sağlayabileceksek bunu da Yunanistan'a sağlıyor olacağız." dedi.

Küresel bir şekilde sıcaklık dalgasının tüm dünyayı sardığını anlatan Pakdemirli, şunları kaydetti:

"Tüm dünyada çok ciddi yangınlar var. Son 2 yılda toplam 5 büyük yangın yaşayan Türkiye, son 12 günde 16 büyük yangınla karşı karşıya kaldı. Büyük yangınları kısa sürede kontrol altına almak zor bir iş. Dünyanın en güçlü ülkesi olabilirsiniz, süper güç olabilirsiniz ancak 3 ya da 5 ülkeyle savaşabilirsiniz. 15 ülkeyle savaşmak mümkün değil. Buna ne uçak, ne tank, ne de personel yeter. Biz son günlerde bunu yaşadık. Hızlı şekilde belli bir noktaya geldik. İnşallah yangınların da sonuna doğru geliyoruz. Sezon sonuna kadar inşallah başka büyük yangın çıkmaz."

Türkiye'de 19 yılda orman yangınlarıyla ilgili çok ciddi işler yapıldığını vurgulayan Pakdemirli, "Antalya'da 35 haber merkezimiz var, otomatik gözetleme sistemlerimiz var. Antalya'da 56, Muğla'da 50 kulemiz var. Antalya'da 500'ün üzerinde, Muğla'da 400'e yakın helikopterin su almak için havuz ve göletleri var. Türkiye'de 3 tane yangın yönetim merkezi var. 616 haber merkezi, 714 kule, 36 otomatik gözetleme sistemi ve 4 binin üzerinde havuz var." dedi.

Adana, Antalya ve Mersin'de hayvansal üretim kapsamındaki hasar tespit çalışmalarını tamamladıklarına işaret eden Pakdemirli, bunlarla ilgili tam bir şekilde ödemeleri yapacaklarını, diğer illerdeki hayvanların geçici barınma alanlarındaki çalışmaları tamamlandığında teslimatının yapılacağını bildirdi.

Yangından zarar gören vatandaşların tüm projelerini, Kırsal Kalkınmayı Destekleme Projeleri kapsamında kabul edeceklerini belirten Pakdemirli, şunları kaydetti:

"Afet görmüş illerden gelecek tüm projelere ayrımcılık yapıp bunların hepsini kabul edeceğiz. Orman köylerindeki vatandaşların tüm hayvan taleplerini de karşılıyor olacağız. Muğla'da zarar tespit çalışmaları yangının devam etmediği yerlerde başladı, bir çoğunda bitti. Yanan yerlerde ekim ve kasımda ilk yağmurla beraber, Geleceğe Nefes Kampanyası ile 252 milyon yani 84 milyon vatandaş için 3'er tane fidan dikeceğiz. Yangınlar soğutulduktan sonra yanan odunlar sahadan çıkartılacak. Detaylı bir arazi etüdü ve ağaçlandırma projeleri yapılacak. Nasıl yeşillendirileceğine dair çalıştay yapacağız. Bunu da hemen yapacağız. Milletimizle buna karar vereceğiz. En kısa sürede buraların yeşil örtüye kavuşmasını sağlayacağız."

Orman gönüllülerinin sayısı artıyor

Pakdemirli, orman gönüllülerinin önemine işaret ederek, orman yangınlarıyla ilgili gönüllülerin 2019'da mevzuatlaştırıldığını söyledi.

Şu ana kadar 13 bin 339 kişiye eğitim ve kimliğinin verildiğini aktaran Pakdemirli, ​​​​şöyle konuştu:

"Yeteri seviyede eğitim almış, bu gönüllüleri de yangın söndürme ekiplerinin arasında görebileceğinizi ifade etmek istiyorum. AFAD gönüllüsü gibi gerekirse afet bölgelerinin transferiyle daha verimli çalışmalar yürüteceğiz. Ormanlar, ülkemizin hem gücü hem süsü. Orman varlığını artıran nadir ülkelerden birisiyiz. Elim olay kimsenin moralini bozmasın, çok daha güçleneceğiz. Buraları ateşin insafına bırakmayacağız. Birçok tekniği aynı anda kullanıyoruz. Havadan, karadan ve denizden mücadeleyle ekiplerimiz organize, koordinasyonumuz güçlü, motivasyonumuz yüksek, teyakkuz halindeyiz. Bu emekler üç kelimeyi söyleyebilmek için: Kontrol altına alındı."

Pakdemirli, 12 gündür yoğun emek verildiğini, açlık, susuzluk, uykusuzlukla mücadele eden kahramanlar olduğunu vurgulayarak, bugün Selim Korkmaz ve Hakan Tutuş'un, Yılanlı Kule ile yapılan bir bağlantı neticesinde soğutma çalışmaları sırasında uçurumdan yuvarlandığını dile getirdi.

Hastanede tedavisi süren işçilerin sağlık durumlarının iyi olduğunu anlatan Pakdemirli, orman kahramanlarına geçmiş olsun dileklerini iletti.

Kurum: İl genelindeki 2 bin 923 binadan, 173 bina ve 230 bağımsız birim yangından tamamen etkilendi

Kurum da Antalya'da 11 gün süren orman yangınlarının kontrol altına alındığını, dün itibarıyla başlayan yağışla soğutma işlemlerinin de hızlı bir şekilde yürütüldüğünü belirtti.

Bütün kurumların, STK'lerin, belediyelerin, vatandaşların yaralarını sarmak için sahada çalıştığını, Antalya'da vatandaşlarla birlik, beraberlik ruhu içerisinde süreci tamamladıklarını ifade eden Kurum, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ekiplerinin Muğla'da da hasar tespit çalışmaları yürüttüklerini söyledi.

Antalya'daki görevi tamamlayıp destek olmak için Muğla'ya geldiklerini dile getiren Kurum, yangından Bodrum, Marmaris, Milas, Köyceğiz, Kavaklıdere, Menteşe ve Seydikemer ilçelerindeki 303 mahalleden 37'sinin etkilendiğini bildirdi.

Yangından etkilenen 33 mahallenin tamamında hasar tespit çalışmalarının tamamlandığını belirten Kurum şunları kaydetti:

"İl genelinde toplamda 2 bin 923 binada inceleme yaptık ve toplamda 173 bina, 230 bağımsız birimin yangından tamamen etkilendiğini, acil, ağır hasarlı ve yıkık olduğunu tespit ettik. Diğer taraftan da yine tüm ekiplerimiz, gerek Tarım ve Orman İl Müdürlüğümüz, Defterdarlığımız sahada vatandaşlarımızın gerek hayvanlarına gerek araç gereçlerine ilişkin hasar tespit çalışmalarını süratli bir şekilde yürütüyorlar. Biz de vatandaşlarımızla bir araya gelerek, muhtarlarımızı, vatandaşlarımızı dinleyerek, acil öncelikli ihtiyaçları belirlemeye çalışıyoruz. Antalya'da ifade ettiğimiz gibi, burada yöresel mimariye uygun bir şekilde konutlarımızı hızlı bir şekilde yapacağız. 2+1 evlerimizi 2+1, 3+1 olanları da 3+1 olacak şekliyle. AFAD'dan hak sahibi olabilenleri AFAD'dan, hak sahibi olamayanları da Bakanlığımızın Kentsel Dönüşüm Genel Müdürlüğü kapsamında yapacağız. En geç 1-2 ay içerisinde burada da inşaatlarımıza eş zamanlı başlayacağız ve bir yıl bitmeden de tamamını bitirmeyi hedefliyoruz."

Köylerdeki ahırların yapımına da öncelik vereceklerini, 3 ay içerisinde vatandaşların ihtiyaç duyduğu ahırların inşasını gerçekleştireceklerini belirten Kurum, AFAD koordinasyonunda hayvanların barınma ihtiyacını giderecek geçici yerlerin kurulumunun da yapıldığını ifade etti.

"Yanan alanlardaki bitki türünün ve yaban hayatının korunması için bilim kurulu oluşturuldu"

Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, yangının bir kısmının özel çevre koruma bölgesi ve doğal sit alanlarında çıktığını anımsattı.

Özel çevre koruma bölgesi ile doğal sit alanlarının da imara açılmayacağını belirten Kurum, bu alanlarda yapılaşmaya müsaade edilmeyeceğini dile getirdi.

Vatandaşların evlerinin eski yerlerine yapılacağını, yaraların hızlı bir şekilde sarılacağını vurgulayan Bakan Kurum, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü bünyesinde bilim kurulu oluşturduklarını, kurulun yangın sonrası yapılacaklara ilişkin çalışma yürüteceğini aktardı.

Yanan alanlardaki biyolojik çeşitlilik kaybının, yaban hayvan türünün araştırılacağını söyleyen Kurum, bitki ve yaban hayvanı türlerinin yaşatılması adına gerekli adımların atılacağını belirtti.

Yangınların kontrol altında alınmasına müteakip, eş zamanlı olarak yapılaşmayla birlikte özel çevre koruma bölgeleri ile doğal sit alanlarının iyileştirmesini, ihyasını da gerçekleştireceklerini dile getiren Kurum şöyle konuştu:

"Termik santralimizin bulunduğu bölgede hava kalitesini üçü mobil, 10 adet izleme istasyonu ile izliyoruz. Yaptığımız incelemelere göre yüksek risk arz eden tehlikeli bir seviye olmadığı tespit edilmiştir. Tüm riskler anlık takip edilmektedir. Yangın sonrasında yangından etkilenen bölgelerimizde oluşan malzemelerin, yangın küllerinin, ağaç parçalarının denize taşınması suretiyle meydana gelme ihtimali olan çalışmayı yürütüyoruz. Şu an için denizimizde herhangi bir kirlilik tespit edilmemiştir, ne deniz yüzeyinde ne de kıyılarda. Ancak buna ilişkin aynı müsilajda olduğu gibi hem Antalya'mızda hem Muğla'mızda Valilikler koordinasyonunda deniz temizliği seferberliği için ekiplerimizi, çalışmalarımızı kuruyoruz. Bu çerçevede, belediyelerimizle birlikte tüm sahil kenarlarında hem deniz yüzeyinde hem de kıyıda olası kirliliği engelleyecek adımları da atacağız.

Karaismailoğlu: Dalaman'daki uçuşlarla ilgili herhangi bir sıkıntı olmadı

Bakan Karaismailoğlu, iki gün önce Antalya'daki yangınların bitirildiğini söyledi.

Söndürme çalışmalarında topyekun bir mücadelenin verildiğini anlatan Karaismailoğlu, şunları kaydetti:

"Ülkemizin bütün kurumlarının el birliği ile büyük bir afetin üstesinden geldik. Bundan sonra bütün gücümüzü Muğla bölgesine konuşlandırdık. İnşallah, burayı da kısa sürede bitirme çabası içerisindeyiz. Burada da cansiperane topyekun bir mücadele var. Bugün öğleden sonra Dalaman Havalimanı yakınlarında bir yangın başlamıştı. Çok güçlü bir şekilde müdahale edilerek kısa sürede söndürüldü. Dalaman'daki uçuşlarla ilgili herhangi bir sıkıntı olmadı. Basına yansıyan bazı olumsuz haberler olmuştu. Trafik normal seyrinde devam etti. Dalaman'da ve bütün havalimanlarımızda olduğu gibi. Dalaman Havalimanı yangınla mücadelede en önemli üslerimizden biri. Koordinasyon ve lojistik destek verilmekte."

Karaismailoğlu, devletin, bütün kurumlarıyla yangın afetinin üstesinden gelmek için canla başla çalıştığını, en kısa sürede bu işin de üstesinden geleceklerini ve sonrasında afetin izlerini ortadan kaldırmak için mücadele edeceklerini sözlerine ekledi.