<p style="margin:0px 0px 10.66px"></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"><font color="#000000"><font face="Calibri"><font size="3">İnsanların acı yiyeceklerden, acının zehri çağrıştırması yüzünden kaçındığı düşünülür. Fakat kahve ve çay hakkındaki yeni bulgular, acının her zaman kötü olduğu, dolayısıyla ondan kaçınmak gerektiği yönündeki yaygın inancın yenilmesine yardımcı olacak gibi görünüyor.</font></font></font></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"><font color="#000000"><font face="Calibri"><font size="3">Kahve gerçekten de hayat kurtarıyor</font></font></font></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"><font color="#000000"><font face="Calibri"><font size="3">Yeni bir araştırma için kafein, kinin (tonikteki acı tadı veren madde) ve yiyecek ile içeceklerde doğal olarak bulunmayan sentetik bir kimyasal olan propiltiourasil (PROP) gibi acı kimyasalların tadının saptanmasında rolü olan genlerde yer alan DNA hücrelerini incelendi.</font></font></font></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"><font color="#000000"><font face="Calibri"><font size="3">Avustralya, ABD ve İngiltere'den bilim insanları, İngiltere'de genetik bilgilerin depolandığı Biobank'ta verileri saklanan 400.000 kişinin DNA'sını inceledi. Araştırmaya katılanlara ayrıca, her gün kaç fincan çay ya da kahve içtiklerine ilişkin bilgiler de dahil olmak üzere, hayat biçimleri hakkında sorular da yöneltildi.</font></font></font></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"><font color="#000000"><font face="Calibri"><font size="3">Böylece araştırmaya katılan herkesin tat alma genlerindeki farklılıklar ile acı kimyasallardan her birinin tadını ne derecede yoğun hissettiklerini puanlandırdıkları bir tablo hazırladı. Tabloda yer alan bu puanlar da deneklerin tercih ettiklerini söylediği içecek tercihleriyle karşılaştırıldı.</font></font></font></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"><font color="#000000"><font face="Calibri"><font size="3">Bu karşılaştırma sonucunda, kafeinin acılığını belirlerken aldığı genetik puanı en yüksek olan kişinin 'koyu bir kahve içici' olma, yani günde dört ya da daha fazla fincan kahve içme ihtimalinin yüzde 20 oranında daha yüksek olduğu görüldü.</font></font></font></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"><font color="#000000"><font face="Calibri"><font size="3">Araştırmacılar, incelemelerinin sonucunda acı tadı hissetmeye genetik olarak daha eğilimli olan kişilerin acı içeceklerden kaçınma ihtimalinin yüksek olacağını düşünüyordu. Fakat sonuç tam tersi çıkmış oldu.</font></font></font></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"><font color="#000000"><font face="Calibri"><font size="3">Kahve bağımlılığının nedeni bulundu</font></font></font></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"><font color="#000000"><font face="Calibri"><font size="3">Araştırmada yer alan bilim insanlarından biri olan genetik epidemiyoloji uzmanı Marilyn Cornelis, bu beklenmeyen sonuca ilişkin olarak, "Kahve içenler kafeinin acılığından, kimyasalın verdiği keyif nedeniyle hoşlanmaya başlamış olabilir" diyor.</font></font></font></p> <p style="margin:0px 0px 10.66px"><font color="#000000"><font face="Calibri"><font size="3">Cornelis'e göre bu, tercihleri çay içmekten yana olan kişilerin de kinin ya da propiltiourasil'in acılığından hoşlandıkları anlamına gelmiyor. Nitekim Cornelis şöyle devam ediyor: "Aslında insanlar ya kahve ya da çay içmeye eğilimli. Çayın tercih edilmesinin sebebi, kahve içmenin tercih edilmemesinin bir sonucu olabilir."</font></font></font></p>