Öncelikle Triple P ile ilgili genel hatlarıyla dünyadaki durumu bahsetmek istiyorum,

     Tüm dünya literatürüne bakıldığında, bir dizi çalışma sosyal, duygusal ve davranışsal problemlerin hem erkeklerde hem kadınlarda yaygın olduğunu göstermektedir. Dünyanın çeşitli ülkelerinde erken çocukluk gelişimi ve eğitimini desteklemek üzere farklı anne baba eğitimi program modelleri uygulanmaktadır. Pek çok ülkede uygulanmakla birlikte bu konuda en kapsamlı anne baba eğitim programları Amerika, İngiltere ve Avustralya’ da yapılmaktadır. Son yıllarda bu ülkelerde yapılan çalışmaların sonuçları Üç P Olumlu Annebabalık Programının (Positive Parenting Programing-Triple P) en etkin ve kalıcı anne baba eğitim programlarında olduğunu görülmüştür. Ayrıca programda uygulanan girişimler Amerikan Psikiyatri Birliği (APA) tarafından iyi yapılandırılmış girişimler olarak değerlendirilmektedir.

     Çalışmalar, klinik aralıkta duygusal veya davranışsal problemlere sahip çocuklara dair yaygınlık oranının %20 olduğunu ortaya koymaktadır. Çocuklarda duygusal ve davranışsal problem oranları yüksek olmasına rağmen, anne babaların yalnızca %2 ila 22’si annebaba eğitim programlarına katıldığına dair çalışmalar bulunmaktadır. Bu davranışsal ve duygusal problemlerin maliyetinin de oldukça yüksek olduğu görülmektedir. Bu durumun benzer şekilde ülkemizde de söz konusu olduğu söylenebilir.

     Klinik deneyimlerim en başından itibaren bebek, çocuk ve ergenlerle çalışırken her zaman anne baba psiko-eğitimlerin ortaya çıkabilecek duygusal ve davranışsal problemlerin, iletişim güçlüklerinin önleyicisi ve ortaya çıkabilecek olası problemlere yönelik destekleyici olacağını düşünüp ülkemizde de bilimselliği kanıtlanmış programlar ile ebeveyn eğitimlerinin verilmesinin değerli olacağını düşünmekteyim. Triple P sisteminin Türkiye’deki etkililiği ve başarısı Doç. Dr. Taner Güvenir ve arkadaşlarının Dokuz Eylül Üniversitesi Çocuk ve Ergen Psikiyatri Anabilimdalı tarafından yürütülen değerlendirme çalışması ile kanıtlanmıştır. Ben de İstanbul’ da Doç Dr. Taner Güvenir tarafından düzenlenen Grup Triple P uygulayıcı eğitimini tamamladım.

Triple P Nedir?

     Avustralya Queensland Üniversitesi’nde geliştirilen Triple P–Olumlu Anne babalık Eğitimi, uluslararası düzeyde başarısı kabul edilmiş dünyadaki en etkili ve kanıta dayalı annebaba eğitim sistemlerinden biridir. Triple P çok düzeyli bir aile müdahale sistemidir. Ana ilkesi öz-yeterlilik olan Triple P Programı ayrıca anne babaların özgüvenini ve yetkinliğini artırmayı amaçlamaktadır.

     Triple P sisteminin Türkiye’deki etkililiği ve başarısı Doç. Dr. Taner Güvenir ve arkadaşlarının Dokuz Eylül Üniversitesi Çocuk ve Ergen Psikiyatri Anabilimdalı tarafından yürütülen değerlendirme çalışması ile kanıtlanmıştır. Ben de İstanbul’ da Doç Dr. Taner Güvenir tarafından düzenlenen Grup Triple P uygulayıcı eğitimini tamamladım.

          Program çocuk ve anne baba arasında olumlu bir ilişkinin oluşturulması, olumlu anne babalık becerilerinin geliştirilmesi, çocuğun yetenek ve gelişiminin desteklenmesi, sorunlu davranışların yönetimi için becerilerin kazandırılması, çiftlere etkili iletişim becerilerinin öğretilmesi ve anne babalık stresinin azaltılması amaçlanmaktadır.

     Triple P ailelerin değişen gereksinimleri nedeniyle beş temel programdan geliştirilen dokuz program ile toplam 14 eğitim türü vardır. Üç P Anne-baba Eğitimi Programı’ nda hedef yaş grubu 0-16 yaş aralığıdır. Grup Triple P programı ortalama 12 ebeveynden oluşmaktadır. Grup Triple P Programı 8 haftalık (5x2 saat, 3x15-30dk) oturumlar şeklindedir. Eğitim süresince ebeveynlere bazı kitaplar, ev ödevleri verilmektedir kısacası program aktif beceri eğitimini esas almaktadır.

     Anne baba eğitiminin temel amacı anne ve babaların özgüvenini güçlendirerek, çocukların fiziksel, zihinsel, sosyal ve duygusal gelişimi için ebeveynlik becerilerini geliştirecek şekilde anne babalara rehberlik etmektir.

     Annebabalık neden bu kadar önemli?

     Annebabalığın çocuğun gelişiminde çok derin etkileri vardır. Annebaba ile çocuk arasındaki günlük, hatta anlık etkileşimler, çocuğun iyi olma halini ve yaşam kalitesini kalıcı olarak etkiler. Olumlu, sevgi dolu, güvenli, tutarlı, sınırları net ve çatışmanın az olduğu bir ortamda büyüyen çocukların uyum sağlama beceri güçlenir ve okulda, ilişkilerinde ve yaşamlarında başarılı olma ihtimalleri yükselir. Bir annebabanın çocuğuyla olan ilişkisi, onun gelişim düzeyini her yönüyle etkiler. Olumlu annebabalık çocukların dil gelişimini, sosyal becerilerini ve arkadaş ilişkilerini, duygularını düzenleme, dikkati sürdürebilme ve problem çözme becerilerini ve beden sağlığını (beslenme ve fiziksel aktivite seviyesi dahil olmak üzere) aynı anda etkiler. Annebabalık aynı zamanda çocuğun kötü muameleye maruz kalma ve ciddi sosyal, duygusal ve davranışsal problemler geliştirme riskini de etkiler. Yeterince uygun olmayan annebabalık, çocukların davranış problemleri, depresyon ve kaygı yaşama ihtimallerini arttırır. Aynı zamanda, çocukların suça itilme ve madde veya alkol bağımlılığı, riskli cinsel deneyimler gibi tehlikeli davranışlara girme riskini de arttırır.

     Sonuç olarak klinik ortamda bebek, çocuk ve ergenlerle çalışan bir uzman olarak ebeveynlerle çalışmanın çok önemli olduğunu, kalıcı ve iyileştirici süreç için mutlaka anne babaların/bakımverenin de gerekli destekleyici psiko-eğitim gruplarına katılmalarının faydalı olacağını düşünmekteyim.

Uzm. Psk. İpek Uçkan

Klinik Psikolog

(Grup Triple P Eğitimcisi)