Bağımsızlık Yolu Genel Sekreter Yardımcısı Münür Rahvancıoğlu, halkın yerel yönetimlerde özne olabilmesini sağlamanın gerçek bir reform olacağını söyledi.

Rahvancıoğlu, Belediyelerin Birleştirilmesi Yasası’nın Türkiye’den dayatıldığını, ana muhalefetin de bunu bilmesine rağmen dile getirmediğini ileri sürdü.

Patiden yapılan açıklamaya göre, Rahvancıoğlu katıldığı  televizyon programında, belediyelerin birleştirilmesi ile ilgili yasanın hakla tartışılması gereken bir yasa olduğunu ancak Yasanın Türkiye’de Adalet ve Kalkınma Partisi Hükümetinin dayatması olduğundan halkla tartışılmadığını savundu.

Ana muhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisini de süreçte sergilediği duruştan dolayı eleştiren Rahvancıoğlu, CTP’nin yasanın dayatma olduğunu dile getirmesi gerektiğini ifade etti.

Rahvancıoğlu, Tufan Erhürman’ın yasayı eleştirirken anlatım bozukluğuna, noktasına, virgülüne kızmasının yarısı kadar bile gerçekten yasayı dayatan aktöre ve halkının iradesine müdahaleye kızmadığını öne sürdü.

CTP’nin konuyu sadece yerel yönetimlerle ilgili bir mevzu olarak yansıttığını kaydeden Rahvancıoğlu, “CTP, sorunu sanki de sadece belediye çalışanlarının sorunuymuş gibi yansıttı, Bu Memleket Bizim Platformu ve benzeri toplumsal muhalefetin tüm kesimlerinin dahil olduğu yapıları aktifleştirmedi, mücadelenin nedense tabana yayılmasına izin vermedi” dedi.

Bağımsızlık Yolu’nun belediye yönetimleriyle ilgili görüşünün sorulması üzerine Rahvancıoğlu, “Bizim genel anlayışımız belediye başkanlarının elindeki sınırsız gücün önce belediye meclislerine, oradan da halka aktarılmasıdır. Halkın yerel yönetimlerde özne olabilmesini sağlamak gerçek bir reform olacaktır. Mesele doğrudan demokrasinin çalışmasını sağlamaktır” yanıtını verdi.

Editör: TE Bilisim