Kıbrıs

Başbakan'dan Maraş açıklaması: "Konu hükümetimizce ortaya atılmış ve hükümetimizce yürütülecektir"

Başbakan Ersin Tatar, “ hükümetin Maraş konusunu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yasaları, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları çerçevesinde Taşınmaz Mal Komisyonu’nun Maraş’ın eski sakinleri ve Vakıfların başvurularını ele almasının yolunu açarak çözmek istediğini” vurguladı.

Ersin Tatar “ bu yolun doğru olduğunu ve kimsenin konuyu başla yerlere çekmesine gerek olmadığını, sürecin hükümetçe yürütüleceğini ve ilgili tüm makamlarla yeri geldikçe işbirliği yapılacağını” kaydetti.

Tatar açıklamasında şunları belirtti:

“ Anayasal bir kurumumuz olan Vakıflar İdaresi’nin Maraş’la ilgili iddiaları güçlüdür. Ben de, ortaya koydukları belgelere, bilgilere bakarak konuşuyorum. Vakıflar İdaresi, Maraş’ın üç vakfa ait olduğunu ve bu iddialarını gerek Taşınmaz Mal Komisyonumuzda, gerekse uluslararası mahkemelerde savunmaya hazır bulunduğunu çeşitli vesilelerle açıkladığına göre gidilecek yol bellidir.

Envanter çalışmalarından sonra gereken adımlar atılacak ve gerek Maraş’ın 1974 öncesi sakinlerinin gerekse Vakıfların ellerindeki tapular, belgeler gözetilerek izlenecek yol haritası ilgililer ve halkımızla paylaşılacaktır.

Ancak, Kıbrıs konusundaki Rum uzlaşmazlığı, hidrokarbon aramaları konusundaki düşmanca adımları ortadayken Maraş artık bir Güven Yaratıcı önlem konusu değildir.

Dolayısı ile hükümetimiz Maraş konusunu Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yasaları, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları çerçevesinde Taşınmaz Mal Komisyonu’nun Maraş’ın eski sakinleri ve Vakıflar’ın başvurularını ele almasının yolunu açarak çözecektir.

Rum lideri Nikos Anastasadis’in Maraş’la ilgili iki toplumlu komite kurulması önerisi art niyetlidir ve asla kabul edilemez.

Kimsenin konuyu başla yerlere çekmesine gerek yoktur.

Konu hükümetimizce ortaya atılmıştır ve hükümetimizce yürütülecektir. Bu arada, yeri geldikçe de ilgili tüm makamlarla işbirliği yapılacak, kendilerine bilgi aktarılacaktır.

Kimilerinin Maraş konusunun hükümetimizce ele alınmasından rahatsız olarak Rumlarla birlikte, Rum kesiminde yapılan, mitinglere katılması ise halkımızın dikkatinden kaçmamıştır.

Halkımızın çok ama çok büyük kesimi bunları onaylamamakta ve hükümetimizin yanında yer almaktadır.

Her gün halkın içinde olan birisi olarak bunu görüyor, duyuyor ve yaşıyorum.

Daha önce de ifade ettiğim gibi halkımızın Kıbrıs konusundaki hak ve hukukunu korumak için proaktif bir politika izlemeye devam edeceğiz”