BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in, Güvenlik Konseyi üyelerine Cuma akşamı sunduğu Barış Gücü ve iyi niyet misyonu raporlarının gayriresmî kopyaları ve bunlara ilişkin değerlendirmeler Rum basınında geniş şekilde yer aldı.

Fileleftheros gazetesi, “Guterres: Doğuştan Eşit Haklar-UNFICYP ve İyi Niyet Misyonu Raporlarının Gayriresmî Kopyaları Güvenlik Konseyi’ne Sunuldu” başlıklı haberinde, BM Genel Sekreteri’nin, iyi niyet misyonu raporunda Kıbrıs’taki barış sürecinin “yegane” (sui generis) olduğunu ifade ettiğini yazdı.

“ŞÜPHELİ YORUM”

Gazete diplomatik kaynaklara atıfta bulunarak, Guterres’in, Türk tezlerini haklı çıkarma girişiminde bulunarak “siyasi eşitlik” ifadesine yönelik “şüpheli bir yorumda” bulunduğunu belirtti.

Guterres, iyi niyet misyonu raporunun gayriresmî kopyasında “ilk kez, Kıbrıslı Türklerin ve Kıbrıslı Rumların doğul (demografi) eşit haklara sahip olduğu ve süreçte eşit olarak müzakerelere katıldıklarını” ifade ettiğini de belirten gazete, aynı kaynakların bunun üzerine “müzakerede ne zaman eşit olmadılar ve neden Genel Sekreter, Türk tarafı iki devletli çözümü ısrar ederken şimdi bu ifadeyi kullanıyor?” şeklindeki soruları da sorduklarını belirtti. 

Habere göre BM Genel Sekreteri Guterres, Güvenlik Konseyi’nin 50 yılı aşkındır, birçok kararında, Kıbrıs adasında sadece tek egemen devlet olduğunu açıkça dile getirdiğini de ifade etti.

Guterres, buna eş zamanlı olarak Ada’nın gerçekliğini gözlemlediğini, tarafların; adanın ekonomik ve politik yaşamına ortak etkin katılım olarak kendini gösterecek siyasi eşitlik içerisinde bir çerçevenin bulunmasının önemine vurgu yaptıklarını ifade etti. 

Guterres, önkoşul olmaksızın toplanan gayriresmî bir konferansta, tarafların açık bir şekilde pozisyonlarını ifade etmesinin mümkün olduğunu, buna karşın Genel Sekreter olarak, BM parametrelerini belirleyen Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararlarının, Kıbrıs ile ilgili müzakerelerde kendisini yönlendirdiğini belirtti.

Kıbrıs sorununa ilişkin diyaloğun yeniden başlaması çabalarına yönelik perspektiften de söz eden Guterres, yeni bir gayriresmî konferansın toplanması olasılığından ise söz etmedi.

Kıbrıs’taki ve çevresindeki gelişmelerden de bahseden Guterres, Maraş konusunda atıfta bulunarak “iki taraf arasında ortak zeminin bulunması olasılığını karmaşık hale getirecek veya gerginliğe neden olacak Maraş da dahil olmak üzere adadaki faaliyetlerden kaçınılması gerekliliğinden” de bahsetti.

Şehrin kapalı kısmıyla ilgili endişesini dile getiren Guterres, “BM’nin pozisyonunun değişmediğini” vurguladı.

Alithia gazetesi, Guterres’in raporlarına ilişkin haberi, “Tatar ve Anastasiadis’e Yönelik Teşvikler-Müzakerelerin Yeninden Başlaması İçin Harekete Geçin-Taraflar, Müzakerelerin Yeniden Başlamasına Yapıcı Şekilde Müdahil Olsun” başlıklarıyla manşetten ve iç sayfadan duyurdu.

Gazete haberinde, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in iyi niyet misyonu raporunun kopyası kapsamında Kıbrıs sorununa ilişkin özlü müzakerelerin yeniden başlaması için tarafları, sürmekte olan istişarelere yapıcı bir şekilde müdahil olmaya çağırdığını yazdı.

Gazete iyi niyet misyon raporunun, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Kıbrıs sorunu için görevlendirdiği geçici özel danışmanı Jane Holl Lute tarafından yapılan istişareleri, Elizabeth Spehar liderliğinde Kıbrıs’taki iyi niyet misyonu faaliyetlerini ve BM Genel Sekreteri Guterres himayesindeki, 27-29 Nisan’da Cenevre’de gerçekleştirilen 5+1 konferansı kapsayarak, 19 Aralık 2020-18 Temmuz 2021 tarihleri arasındaki gelişmelere odaklandığını belirtti.

Habere göre Guterres ayrıca ileriki ayların, adaya ve Doğu Akdeniz bölgesinde olası etkileriyle Kıbrıs’taki barış süreci açısından belirleyici olacağını ifade etti ve liderlere halklarının daha iyi çıkarlarına yönelik faaliyet göstermeleri yönünde çağrıda bulundu.

Gazete rapor kapsamında garantör dinamiklerin de, tüm Kıbrıslılar yararına uzun zamandır süren bu anlaşmazlığı sonlandırmak için çabaları desteklemeye hazır olmaları gerektiğinin ifade edildiğini yazdı.

PELEKANOS VE AKEL

Alithia gazetesine göre Rum Hükümet Sözcüsü Marios Pelekanos, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in Barış Gücü ve İyi Niyet Misyonu ile ilgili rapor taslaklarında, Kıbrıs sorununda istenilen çözüm şekli ile ilgili gerek Türkiye’de gerekse Kıbrıs Türk tarafında, gerçek dışı beklentiler yaratacak ifadelerden kaçınıldığını ifade etti.

Rapor taslaklarının değerlendirileceğini ve gerekmesi halinde itirazlarda bulunulacağını söyleyen Pelekanos, raporların resmiyet kazanmasının ardından Rum Yönetimi’nin görüşünü ortaya koyacağını da belirtti. 

Fileleftheros gazetesine göre AKEL ise açıklamasında Genel Sekreter’in raporunun önceki raporlarının mantığında olduğunu belirtti.

AKEL, raporun içeriğine atıfta bulunarak Genel Sekreter’in Anastasiadis’in öyküsünü benimsemediğinin görüldüğünü, durumun kötüleşmesi sonucuyla Crans Monatna’da kaybedilen tarihi fırsata ilişkin ifadenin belirleyici olduğuna da dikkati çekti.

Türkiye ve Cumhurbaşkanı Tatar’ın Kıbrıs’ta iki devletli çözüm konusunda veya Ada’da iki ayrı oluşumun varlığının tanınmasında ısrar ederken Genel Sekreter’in, önkoşulsuz gerçekleşen gayriresmî bir konferansta herkesin görüşlerini ifade edebilmesi ve her iki taraftan da esneklik ve siyasi irade talep etmesi bahanesiyle, Türkiye ve Tatar’a sorumluluk yüklemediğini savundu.

AKEL açıklamasında ayrıca Guterres’in Maraş ile ilgili pozisyonunu yeniden dile getirmesini de olumlu değerlendirdi.

Editör: TE Bilisim