Güney

Geçitkale'ye gelen İHA Rum basınında

KKTC Bakanlar Kurulu’nun, Geçitkale Havaalanı’nın Türk Barış Kuvvetleri Komutanlığı’na tahsis etmesi ve İnsansız Hava Araçları (İHA) ile yürütülecek faaliyetler için kullanılması kararının ardından Bayraktar TB2 tipi İHA’nın dün sabah KKTC’ye gelmesi Rum basınında geniş yankı buldu.

Fileleftheros “Görünmez Tehlike” başlıklı haberinde, KKTC’de konuşlanma sebebinin, bölgede görev yapan araştırma ve sondaj gemilerinin güvenliğinin sağlanması olarak açıklanmasına karşın, sahip olduğu imkan ve kabiliyetler nedeniyle İHA’ların Güney Kıbrıs için “görünmez tehlike olduğunu” öne sürdü.

Gazete, “uzaktan ve görünmeden özgür bölgelerde herhangi bir hedefi vurabilirler. Bu insansız hava araçları yalnız araştırma veya istihbarat için değil. Türk ordusu onları hali hazırda Irak içerisindeki hedefleri vurmak için başarıyla kullandı” ifadelerine yer verdi.

Politis “Lefkonuk’ta Drone Üssü’ne Dair Yaygara… Asil Nadir Kadroda” başlıklı haberinde, IHA’ların Geçitkale Havaalanı’na konuşlanmasıyla Türkiye’nin Doğu Akdeniz’deki sondaj gemileri aracılığıyla sürdürdüğü araştırma ve sondaj faaliyetlerine Kıbrıs’ı da katmış olduğunu; IHA’ların gözlem ve istihbarat kabiliyeti dışında bombardıman kabiliyetine de sahip olduğunu yazdı.

Gazeteye göre, Rum Savunma Bakanı Savvas Angelidis, bir başka kanala yaptığı açıklamada, Türkiye’yi “Kıbrıs sorununun çözümü için özlü diyaloğun başlaması yönündeki bütün çabaları, özellikle de Rum Yönetimi Başkanı Anastasiadis’in çabalarını batırmaya çalışmakla” suçladı.

ANGELİDİS: “DURUMU ÖNEMLİ ÖLÇÜDE ETKİLEMEDİ”

Angelidis, Geçitkale Havaalanı’nda İHA üssü kurulmasını, büyük bir ciddiyetle değerlendirdiklerini ancak operasyonel açıdan durumu önemli ölçüde etkilemediğini söyledi. Bayraktar TB2’nin, Barış Kuvvetleri’ne gönderilmek yerine, gözetim maksadıyla Ankara’nın yetki alanı içerisinde kalabileceğini savunan Angelidis, “Üsleri Türkiye’nin Kıbrıs’a bakan sahillerinde olsa da aynı şekilde kullanılabilirdi” dedi. 

Angelidis, Türkiye’nin bu hareketiyle,  Doğu Akdeniz’de çıkarı olan diğer bölge ülkelerine veya sözde “Rum MEB’inde” faaliyet gösteren ülkelere mesaj vermek istiyor olabileceği görüşünü ortaya koydu. Türkiye’nin bütün hareketlerini soğukkanlılıkla izlediklerini ve değerlendirdiklerini belirten Angelidis, “Ankara, davranışı ile bir olay istiyor görünüyor ancak olay olması söz konusu değil, Lefkoşa da gerilim oyunu oynamak istemiyor” ifadelerini kullandı.

Angelidis, İHA’ların KKTC’ye ve Rum Yönetimi’nin İHA satın almasına tepki için mi konuşlandırıldığı sorusuna karşılık, “Bir sen, bir ben mantığına giremeyiz. Bütün bu eylemler değerlendiriliyor. Operasyonel faaliyetler yapılıyor ancak siyasi düzeyde, Türkiye’nin vermek istediği mesaj budur” dedi.

Haravgi “İlk Türk Drone’u Lefkonuk’ta… AKEL: Vatanımıza Karşı Yeni Meydan Okuma” başlıklı haberinde, AKEL’in KKTC’de Geçitkale Havaalanı’nda İHA üssü kurulmasını Rum Yönetimi ve halkı aleyhine “yeni bir meydan okuma” olarak niteledi ve Türkiye’nin KKTC ve Doğu Akdeniz’i militarize etmekte olduğunu, bunun “Rum Yönetimi, egemenlik hakları ve bölge ülkelerinin aleyhine olduğunu” öne sürdü.

AKEL tarafından yapılan yazılı açıklamada, “Türkiye –askerleri, egemenlik ve müdahale hakları- Kıbrıs’tan gitmelidir. Bu ancak Kıbrıs sorununa ilkelere dayalı, uzlaşı zemini ve çerçevesinde bir çözümle mümkün olabilir” ifadesine yer verdi.

SÖZDE “LEFKONUK BELEDİYESİ’NDEN PROTESTO” BİLDİRİSİ

Sözde “Lefkonuk (Geçitkale) Belediyesi” de dün bildiri yayımlayarak, Geçitkale Havaalanı’nda, “Kıbrıs’ın hava sahasında uçacak” İHA’lar gönderilmesini protesto etti.

Bildiride “Kıbrıs Cumhuriyeti’nin toprağı yasadışı faaliyetler için kullanılıyor. Bu gelişme Avrupa vatandaşlarının uçuş güvenliğiyle ilgilidir çünkü Avrupa vatandaşları hava sahamızdan ve Doğu Akdeniz bölgesinden geçiyor” iddiasında bulunulan bildiride AB’a, bu faaliyetleri durdurmak için uygun harekette bulunma çağrısı yapıldı.

SİYASİ PARTİLER…

Fileleftheros’a göre Rum siyasi partileri de Geçitkale’ye İHA’ların gönderilmesine “tepki gösteren” açıklamalar yaptı.

Vatandaşlar İttifakı Başkanı Yorgos Lillikas, Rum Yönetimi’nin, “Türkiye’nin Rum enerji programını değiştirmeye, daha çok da dondurmaya yönelik şantaj ve meydan okuma faaliyetlerine sürüklenilmesine hiçbir şekilde müsaade etmemesi gerektiğini” savundu.

Dayanışma Hareketi “saldırı olursa (Türkiye’den) elbette Helen halkı, sağduyulu ve ağırbaşlı hükümetinin ne yapacağına bakmaksızın direnecek” iddiasını ortaya koydu.

ELAM, gelmiş geçmiş Rum hükümetlerinin sükunet doktrini izlediğini öne sürdü ve bu doktrinle başardığı tek şeyin de Türkiye’nin “canavar oburluğunu artırmaktan başka işe yaramadığını” öne sürdü.

Alithia, Bayraktar TB2’nin fotoğrafı ile desteklediği haberi “İlk Drone Geldi….Dün Lefkonuk’a İndi”  başlığıyla aktardı.