Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin, geçici misyonla yaptığı görevlendirmeye işaret ederek, Kıbrıs Türk tarafının artık sonu gelmez bir müzakere sürecinin parçası olmayacağını tekrarladı.
Akıncı, Doğu Akdeniz’deki doğal gaz zenginlikleri konusunda ise “Kıbrıs dahil Doğu Akdeniz’deki doğal gaz zenginliklerini birleştirerek en makul güzergâh olan Türkiye üzerinden Avrupa’ya nakletmek, sadece ekonomik aklın gereğini yerine getirmek anlamına gelmeyecek; aynı zamanda bölgede geniş bir barış ve işbirliği alanı yaratacaktır” ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile KKTC’ye günübirlik ziyaret için bu akşam gelen Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı’ndaki heyetler arası görüşmenin saat 22.00 sıralarında tamamlanmasının ardından ortak basın toplantısı düzenledi.
“BU YENİ DÖNEMİN EN BAŞTA TÜRKİYE İÇİN HAYIRLI OLMASINI, TÜRKİYE’NİN HER ALANDA GELİŞMESİNE VESİLE OLMASINI İÇTENLİKLE TEMENNİ EDİYORUM”
Akıncı konuşmasında “Güçlü tarihi ve kültürel bağlara sahip olduğumuz Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ağırlamaktan büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Kendisine şahsım ve halkım adına bir kez daha hoş geldiniz diyorum” ifadelerine yer verdi.
Cumhurbaşkanı Akıncı, şöyle devam etti:
“Bilindiği gibi Türkiye’de artık kendi ifadeleriyle ‘yeni bir dönem’ ve ‘yeni bir başlangıç’ söz konusudur. Bu yeni dönemin en başta Türkiye için hayırlı olmasını, Türkiye’nin her alanda gelişmesine vesile olmasını içtenlikle temenni ediyorum.” 
Akıncı, Erdoğan’ın, bu yeni dönem için yemin ettikten bir gün sonra, devlet geleneğini sürdürerek dost ve kardeş ülkeler olarak Azerbaycan ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni aynı gün içinde ziyaret etmesinden mutluluk duyduklarını kaydetti.
Önceki gün Tekirdağ’da meydana gelen ve 24 kişinin yaşamını yitirmesine, 120’den fazla kişinin yaralanmasına neden olan tren kazasından duyduğu üzüntüyü bir kez daha dile getiren Akıncı, “Hepimize derinden acı veren bu faciada hayatını kaybedenlere rahmet, geride kalan yaslı ailelere ve tüm Türkiye’ye başsağlığı, yaralılara acil şifalar dilerim” dedi.
“ÜLKELERİMİZ ARASINDAKİ İLİŞKİLER SAMİMİ DUYGULARA DAYANMAKTADIR”
“Ülkelerimiz arasındaki ilişkiler samimi duygulara dayanmaktadır. Üzüntülerimiz ve sevinçlerimiz çoğu zaman ortaklaşmakta; içten bir dostluk ve kardeşlik bağı bizi birbirimize yakın tutmaktadır” diyen Akıncı KKTC için Türkiye ile iş birliğinin büyük öneme sahip olduğunu ifade etti. 
“Ülkemizin her alanda gelişebilmesi için dünyadan haksız biçimde izole edilen Kıbrıslı Türklerin Türkiye’nin desteğine ihtiyacı olduğu açıktır” ifadelerini kullanan Akıncı, Erdoğan’ın başkanlığındaki yeni dönemde de ülkeler arasındaki iş birliği ortamının daha da gelişeceğine inanç belirtti.
Akıncı, bu noktada hükümetler arasında, KKTC’nin her alanda ayakları üzerinde durabileceği bir yapının oluşturulmasına yönelik ciddi ve planlı çalışmalar yapılmasının önemine vurgu yaptı. 
“Türkiye’nin son yıllarda belirgin biçimde başarı elde ettiği alanlardan biri olarak enerji konusundaki uluslararası derinliğe sahip projeleri ve hamleleri saymak gerekir” diyen Akıncı, Avrupa ve Asya’yı birbirine bağlayan Anadolu topraklarının bugün, başta bu iki kıta olmak üzere tüm dünya için bir iş birliği kavşağına dönüştüğünü dile getirdi. 
“TRANS ANADOLU DOĞAL GAZ BORU HATTI PROJESİ DOĞAL ZENGİNLİKLERİN ÇATIŞMA DEĞİL İŞ BİRLİĞİ VESİLESİ YAPILABİLECEĞİNİ GÖSTERDİ”

“Son olarak geçtiğimiz ay Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi’nin açılışıyla yeni bir aşamaya gelen bu vizyon sayesinde doğal zenginliklerin çatışma değil işbirliği vesilesi yapılabileceği, tüm dünyaya gösterilmiş oldu” diyen Akıncı, kendisinin de hazır bulunduğu projenin Eskişehir’deki açılış töreninde belirttiği gibi doğal kaynakları çatışma ve gerilim nedenine dönüştürmek yerine, barışçı iş birliği modelleri ile değerlendirmenin, yapılacak en doğru iş olduğunu tekrarladı.

“DOĞU AKDENİZ’DEKİ DOĞAL GAZ ZENGİNLİKLERİNİ BİRLEŞTİREREK EN MAKUL GÜZERGÂH OLAN TÜRKİYE ÜZERİNDEN AVRUPA’YA NAKLETMEK BARIŞ VE İŞBİRLİĞİ ALANI YARATACAKTIR”
Kıbrıs adası açıklarında ve Doğu Akdeniz’de bulunan hidrokarbon yataklarının değerlendirilmesinde de bu türden bir yaklaşıma ihtiyaç olduğunu dile getiren Akıncı “Ne yazık ki Güney Kıbrıs Rum Yönetimi bugüne kadar bunun tam tersine hidrokarbon kaynaklarını bir gerilim unsuru haline getirmeyi tercih etmiştir” dedi.
Akıncı konuşmasına şöyle devam etti:

“Daha önce de sıkça dile getirdiğim gibi, Kıbrıs dâhil Doğu Akdeniz’deki doğal gaz zenginliklerini birleştirerek en makul güzergâh olan Türkiye üzerinden Avrupa’ya nakletmek, sadece ekonomik aklın gereğini yerine getirmek anlamına gelmeyecek; aynı zamanda bölgede geniş bir barış ve işbirliği alanı yaratacaktır.

Ne yazık ki Rum yönetimi Kıbrıslı Türklerin doğal kaynaklardaki haklarını görmezden gelen, paylaşımcılıktan ve iş birliği ruhundan uzak bir tutumda ısrar etmektedir. KKTC olarak, Türkiye’nin de desteğiyle Doğu Akdeniz’deki haklarımızdan vazgeçmemiz söz konusu değildir. Temennim, Güney Kıbrıs Rum Yönetiminin yanlışından bir an önce dönmesi ve ortak zenginlikleri ortak bir geleceğin kurulmasına fırsat yaratacak bir vizyon genişliğine kavuşmasıdır.”
“KIBRIS TÜRK TARAFI ARTIK SONU GELMEZ BİR MÜZAKERE SÜRECİNİN PARÇASI OLMAYACAK”
Cumhurbaşkanı Akıncı konuşmasında, Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri’nin, Kıbrıs’ta tarafların nabzını yoklaması için geçici misyonla yaptığı görevlendirmeyi de değerlendirdi.
“Bu atamayı sonu gelmez yeni bir müzakere sürecinin başlangıcı olarak görmemek gerekir” diyen Akıncı daha önce de açıkladığı gibi Kıbrıs Türk tarafının artık sonu gelmez bir müzakere sürecinin parçası olmayacağını tekrarladı. 
Sonuç odaklı olmayan, ucu açık görüşmelerle bir yere varılamadığının artık anlaşılmış olması gerektiğini vurgulayan Mustafa Akıncı, şunları kaydetti:
“23 Temmuz günü adamıza gelmesi beklenen BM yetkilisi ile yapıcı bir ruhla samimi düşüncelerimizi paylaşacağız. Sorunların temel nedenlerini açıklıkla izah edeceğiz. Bu adada eşitlik, güvenlik ve özgürlük içinde yaşanacak, refahın paylaşılacağı adil bir çözüm için katkı yapmaya hazır olduğumuzu bir kez daha duyuracağız.
Dilerim ki Rum tarafı da makul ve gerçekçi olmayan tavırlarından vazgeçer ve yetki ve zenginliğin adil bir biçimde paylaşılmasını sağlayacak bir çözüme katkıda bulunur.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan yönetiminde Türkiye’nin geçmişte olduğu gibi bundan sonra da yapıcı desteğinin devam edeceğine inanç belirten Akıncı, Türkiye’de başlayan yeni dönemde ülkeler arasındaki ilişkilerin daha da iyi bir noktaya gelmesini temenni etti.
Akıncı sözlerini “Sayın Cumhurbaşkanını aramızda görmekten duyduğum memnuniyeti yineleyerek kendisine bir kez daha başarılar diliyorum” diyerek tamamladı.