Dışişleri Bakanlığı, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, tek taraflı ilan ettiği sözde Münhasır Ekonomik Bölgesinin (MEB) 6 numaralı parselinde yapılan araştırmada yeni bir doğal gaz rezervi keşfedildiğine işaret ederek, “Sözde 6’ncı parselde yürütülen faaliyetlerle GKRY’nin Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp ettiğini ve 6’ncı parselin Türkiye Cumhuriyeti’nin kıta sahanlığı ile de çakışmakta olduğunu” belirtti.

Dışişleri Bakanlığı, “Doğu Akdeniz’de gerilimi yükselten adımlar atmaktan kaçınmayan Rum yönetimi Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp etmeye devam ettikçe, Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte, meşru hak ve çıkarlarımızın korunması için gerekli tedbirleri almaya devam edeceğiz” dedi.

Bakanlıktan konuya ilişkin yapılan yazılı açıklamada, “Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nin, tek taraflı ilan ettiği sözde Münhasır Ekonomik Bölgesinin 6 numaralı parselinde Eni-Total şirketler ortaklığı tarafından yapılan araştırmada yeni bir doğal gaz rezervi keşfedildiği anlaşılmaktadır. Sözde 6’ncı parselde yürütülen faaliyetlerle GKRY, Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp etmekte, bunun yanında, 6’ncı parsel Türkiye Cumhuriyeti’nin kıta sahanlığı ile de çakışmaktadır” ifadelerine yer verildi.

-İş birliği ve bölgesel Doğu Akdeniz Konferansı düzenlenmesi önerileri hala masada

“Rum yönetimi, Doğu Akdeniz’deki tek yanlı faaliyetlerine, Kıbrıs Adası’nın ortak sahibi olan Kıbrıs Türk tarafının tüm itirazlarına ve yapıcı iş birliği önerilerine rağmen devam etmektedir” denilen açıklamada, “Bu faaliyetlere, Kıbrıs Adası üzerinde ve çevresindeki tüm doğal kaynakların eşit sahibi olan Kıbrıs Türk halkının müktesep hakları hilafına devam etmesi, Rum tarafının hâkimiyetçi ve paylaşımdan uzak zihniyetini bir kez daha ortaya koymaktadır” ifadeleri kullanıldı.

Açıklamada devamla şunlar kaydedildi:

“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, bölgede bir gerginlik unsuru haline gelen hidrokarbon kaynaklarına ilişkin sorunun diyalog yoluyla çözülmesi amacıyla 2011, 2012 ve 2019 yıllarında ve son olarak 1 Temmuz 2022 kapsamlı ve yapıcı iş birliği önerileri ortaya koymuştur. Son önerimize henüz hiçbir yanıt vermeyen Rum tarafına, iş birliği önerimizin hala masada olduğunu hatırlatırız. Ayrıca, Türkiye’nin, Doğu Akdeniz’deki, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti de dahil olmak üzere, ilgili tüm aktörlerin katılımıyla bir bölgesel Doğu Akdeniz Konferansı düzenlenmesi önerisi de hala geçerliliğini korumaktadır.”

-“Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte, meşru hak ve çıkarlarımızın korunması için gerekli tedbirleri almaya devam edeceğiz”

Dışişleri Bakanlığı, açıklamasında, “Doğu Akdeniz’de gerilimi yükselten adımlar atmaktan kaçınmayan Rum yönetimi Kıbrıs Türk halkının haklarını gasp etmeye devam ettikçe, Anavatan Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte, meşru hak ve çıkarlarımızın korunması için gerekli tedbirleri almaya devam edeceğiz” vurgusunda bulundu.

Bakanlık ayrıca, “GKRY’nin Kıbrıs Türk halkını temsil etmediğini ve Kıbrıs Türk halkı adına karar verme hakkına sahip olmadığını, bu çerçevede sözde ‘Kıbrıs Cumhuriyeti’ adı altında adanın deniz yetki alanlarına ilişkin yaptığı tüm tek yanlı faaliyetlerinin gayrı yasal olduğunu da bu faaliyetlere müdahil olan şirketlere, ülkelere ve tüm uluslararası camiaya hatırlatırız” dedi.