Cumhuriyet Meclisi’nde Başbakanlık bütçesi görüşmeleri sürüyor.  

DERYA

Bütçe üzerine söz alan CTP milletvekili Doğuş Derya, kamu reformu ve Vatandaşlık Yasası konusunda hükümeti eleştirerek, bu yasanın neden geçmediğini sordu.

Vakıflar ve Maraş meselesi ile ilgili değerlendirmede bulunan Derya, ‘Vakıf Maraş malıdır’ iddiasında gerçeklik payı olmadığını söyledi.

Ülkenin şer’i hukukla değil seküler yasalar ile düzenlendiğini söyleyen Derya, şer’i hukukta dahi zaman aşımının geçerli olduğunu, KKTC’de vakıf mallarında zaman aşımı süresinin 36 yıl olduğunu belirtti.

Derya, Maraş’taki Evkaf mallarının zaman aşımına uğradığını söyleyerek, çeşitli kaynaklardan yaptığı alıntıları aktardı.

Vakıflar’ın bu zaman aşımı konusunu gizlediğini savunan Derya, Vakıflar İdaresi’nin araştırmacıların arşivlere girmesine izin vermediğini, doğru bilgilerin gün ışığına çıkmasını engellediğini iddia etti. Derya, Başbakan’dan bu araştırmalara izin verilmesi için inisiyatif almasını istedi.

Denktaş’ın yıllar önce Maraş’ın yasal sahiplerine iadesi taahhüdünü verdiğini söyleyen Derya, “Onun aklı kesmez miydi milyonlar harcayarak ‘Vakıf malıdır’ desin bugün yapanlar gibi?” diye sordu.

Maraş ile ilgili BM Güvenlik Konseyi kararlarına atıfta bulunan Derya, gerçeğin ortada, konunun da insani ve kırılgan olduğunu kaydederek bu konudan dolayı acı duyan kişiler bulunduğunu ifade etti.

Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ve mülkiyet haklarına değinen Derya, mülkiyet haklarının önemine işaret etti.

Taşınmaz Mal Komisyonu’nun mülkiyet konusunu değerlendirmek üzere kurulduğunu, AİHM tarafından iç hukuk yolu olarak kabul edildiğini, mülkiyet ihlalini giderecek üç yolu belirleyecek kurum olduğunun kabul gördüğünü dile getiren Derya, komisyona başvurular ve ödenen miktarları anlattı.

Taşınmaz Mal Komisyonu’nda Maraş ile ilgili başvuruların beklediğini söyleyen Derya, sorunun çözülmemesi halinde Kıbrıslı Türklerin uluslararası alanda kabul gören bir kurumu olan TMK’nin zemininin zayıflatılacağını belirtti.

“Maraş’ı Las Vegas yapmayı kararlaştırırken kiminle görüştünüz?” diye soran Derya, hükümetin geleceği belirleyen kararlar alırken bunların Meclis’te görüşülmesi gerektiğini unutmamasını istedi.

Derya, Şiddete Müdahale Birimlerinin ilçelere yaygınlaşmasına yönelik adım atılması talebinde de bulundu.

ÇALUDA

UBP Milletvekili Aytaç Çaluda, yolsuzlukla mücadelenin geniş bir çerçevede işbirliği içinde gerçekleştirilmesi gerektiğini söyleyerek, yolsuzlukla mücadelenin eğitim, önleme ve soruşturma aşamalarından oluştuğunu belirtti.

HP Genel Başkanı Kudret Özersay’ın halka yolsuzlukla mücadele konusunda sözler verdiğini, hesap soracağını söylediğini anımsatan Çaluda, iktidara gelen bazı siyasilerin muhalefetteyken verdiği sözleri unuttuğunu söyledi.

2018 bütçesi görüşülürken dönemin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı’nın, yolsuzluk açıklayacağını dile getirdiğini söyleyen Çaluda, “Savcılıkta bekleyen o kadar dosya varken, benim hakkımda bazı iddialar ortaya atıldı ve dokunulmazlığım kaldırıldı ben de ‘evet’ verdim. Bu iddia Kıbrıs Türk siyasetine vurulan kara bir leke oldu. Yaptığım işlemler insani işlemlerdi. Her gelene yardımcı oldum, kimseden rüşvet ve para almadım” diye konuştu.

KIB-TEK ile ilgili 2004-2009 dönemine ait Başsavcılık’ta bekleyen dosyalar bulunduğunu, akaryakıt, led ışıkları, akıllı sayaçlarla ilgili kimden hesap sorulduğunu soran Çaluda, “Ben bunlara örnek olsun diye dokunulmazlığımın kaldırılmasına onay verdim” dedi.

KTHY’yi zarara uğratanlar, hellim davası, KOOP SÜT, çim tohumu gibi yolsuzluk dosyalarını, eşdeğer arsalar konularını anımsatan Çaluda, dönemin Başsavcı Yardımcısı’nın davaları “mesele yok” diyerek kapattığını savundu. 

CTP döneminde de yolsuzluklar yapıldığını savunan Çaluda, çeşitli partilerden 50’nin üzerinde siyasinin yolsuzluk dosyası bulunduğunu  söyledi.

Çaluda, CYPFRUVEX ve KIB-TEK kurumlarında yapılan yolsuzlukları yargıya taşıdıklarını söyleyerek, “Siyasete göre yolsuzluğun üzerine gitmeyin. Tüm yolsuzlukların üzerine gidilsin” dedi.

Yolsuzlukların üzerine hamaset olsun diye değil gerçekten gidilmesi gerektiğini söyleyen Çaluda, yolsuzlukların önlenmesi için hükümete ve tüm milletvekillerine görevler düştüğünü belirtti.

İNCİRLİ

Daha sonra söz alan CTP Milletvekili Sıla Usar İncirli, “ülkede yolsuzluk konusunda UBP’nin CTP’ye ders verecek durumda olmadığını” söyledi.

İncirli, çocuk, kadın, engelli, hayvan haklarına değinerek, Meclis’te bu yönde imzalanan uluslararası sözleşmelere uyulması adına bütçede pay ayrılmadığını belirtti.

Anayasanın ilgili maddesinde devletin park yapma yükümlülüğü olduğunun yer aldığına işaret eden İncirli, özellikle büyük şehirlerde bu tarz kamusal alanların bulunmamasının yarattığı sıkıntılara değindi.

Bütçede kamusal alanlar, Gençlik Dairesi, spor alanları için bütçe ayrılmadığını dile getiren İncirli, bunlara pay ayrılmazken sözleşmeli personele ayrılan payda artış yaşandığını belirtti.

İncirli, Lefkoşa’da sanayi bölgesinde su baskınlarının önlenmesi adına Erhürman döneminde hazırlanan projenin sürdürülmesi gerektiğini söyledi.

Kamu düşmanlığı yaratılmasının doğru olmadığını dile getiren İncirli, kamu reformunun liyakata dayalı bir şekilde hazırlanıp geçirilmesi gerektiğini belirtti.

İncirli, Şiddete Müdahale Birimlerinin yaygınlaşması ve personelin eğitim alması gerektiğini söyledi.

İncirli, ekonomi politikalarını yoksul insanları güçlendirecek şekilde düzenlenmesi konusuna hassasiyet gösterilmesini istedi.

CANDAN

CTP Milletvekili Armağan Candan, BRT’ye 15 münhalsiz ve ilansız istihdam yapıldığı duyumu aldıklarını söyleyerek, Başbakan’ın açıklama yapmasını istedi. Seçim dönemine girildiğini dile getiren Candan, HP’nin de bu konunun takipçisi olması gerektiğini belirtti.

Candan, İstatistik Kurumu’nun hayata geçtiğini, bunun önemli bir gelişme olduğunu, kadrosunun güçlendirilmesi daha etkin şekilde çalışması gerektiğini dile getirerek, DPÖ Yasası’nın durumunun ne aşamada olduğunu sordu.

Spor alanında dörtlü hükümet dönemindeki çalışmalara değinen Candan, Spor Şurası yapıldığını, Atatürk Spor Salonu’nda bazı bölümlerin yenilendiğini, bazı futbol sahalarının yenilendiğini, çim sahaların bakım çalışmaları yapıldığını, BTM hakem paralarının ödenmesine başlandığını söyledi.

Candan, spor için ayrılan paranın spor için hangi alanlarda kullanıldığını sordu.

Federasyonlar bütçesinin önemli bölümünün Futbol Federasyonu ve Hava Sporları Federasyonu’na aktarıldığını söyleyen Candan, tüm spor federasyonlarını daha çok desteklenmesi gerektiğini kaydetti.

Candan, Spor Dairesi Müdürü ve doğrudan Başbakan’a bağlı bir koordinatör atandığını, bu çok başlılığın karmaşa yarattığı duyumu aldıklarını belirtti.

Gençlik Dairesi’ne ayrılan paranın yetersiz olduğunu kaydeden Candan, eleştirilerde bulundu.