Haberler

Zeytin rekoltesi bu yıl rekor düzeyde

Tarımsal Araştırmalar Enstitüsü Yüksek Ziraat Mühendisi Hüseyin Karanfiloğlu, zeytin rekoltesinin bu yıl rekor olduğunu, ağaç başına 35 kilo, ülke geneli ise 15 bin ton verim alındığını hesapladıklarını söyledi.

Zeytin rekoltesi hakkında TAK’a yaptığı açıklamada Karanfiloğlu, 2019’dan önce en yüksek rekoltenin ağaç başına 18 kilo, toplamda ise 8 bin 400 ton ile 2010'da elde edildiğini; en düşük rekoltenin ise ağaç başına 5 kilo, toplamda ise 2 bin 357 ton ile 2014’te elde edildiğini, 2019’da ise ağaç başı 35 kilo ile toplam rekoltenin 15 bin ton olduğunu kaydetti.

Karanfiloğlu, bu yılki rekoltenin 14 bin tonunun yağ çıkarmak için, 500 tonunun sofralık zeytin üretiminde, 250-300 tonunun ise evsel tüketime gittiğini kaydetti.  Karanfiloğlu, yaklaşık 2-2.5 bin ton zeyrşnyağı çıkarıldığının tahmin edildiğini belirtti.

“Bu bir rekordur, verimin çiftelenmesi demektir” diyen Karanfiloğlu, pek çok bahçelerdeki sulama yapılmadığından rekolteyi belirleyen unsurun yağış miktarı olduğunu, 2013 yılından sonra sulanmayan zeytin ağaçlarının kurak geçen sezonlardan dolayı veriminin düşük olduğunu, ağacın kendini bu dönemde dinlenmeye aldığını ve yağışlı havayla birlikte yüksek verim alındığını belirtti.

Hüseyin Karanfiloğlu, bu yıl zeytin rekoltesi hesaplamalarında mühendis ve değirmenlerden alınan bilgi yanında ilk kez olarak Yüksek Ziraat Mühendisi Esra Serinol’un uydu görüntülerinin kullanıldığını kaydetti. Karanfiloğlu ayrıca,  zeytin ağaç varlığı ile ilgili çalışmalarından ve ağaç çapı hesaplamalarından da yararlanıldığını,  daha önceki yıllarda değerlendirmelerin sadece bölge mühendisleri ve değirmenlerden bilgi alınarak yapıldığını, bu çalışmada bahçe ve açık alanlardaki zeytin ağaç varlığının 550 bin olarak hesapladıklarını tespit edildiğini ifade etti.

Karanfiloğlu, rekoltenin hesaplanması için bölgelere hakim ziraat mühendislerinin yer alacağı bir komisyonun olması gerektiğinin altını çizdi.

BUDAMANIN ÖNEMİ

Hasat sonrası bakımın bir sonraki yıldaki verim açısından çok önemli olduğuna işaret eden Karanfiloğlu, ağaçların öncelikle budanması gerektiğini, budama işleminde kırık, kuruyan ve verimsiz dalların kesilmesi gerektiğinin altını çizdi. Karanfiloğlu budanan yerlere aşı macunu sürülmesinin de önemli olduğunu vurguladı.

GÜBRELEME NASIL YAPILMALI?

Ağaca temel gübrenin de verilmesi gerektiğini, 15-15-15 diye bilinen kimyevi taban gübrenin ağacın etrafındaki toprağa karıştırılması gerektiğini kaydeden Karanfiloğlu, büyük ağaçlara 1.5-2 kilo, küçük ağaçlara 200-250 gram verilmesi, Şubat’ta ise şeker diye bilinen 21-0-0 (amonyum sülfat) verilmesi gerektiğini  söyledi.

HALKALI LEKEYE DİKKAT

Zeytin ağaçlarında görülen mantar hastalığı olan Halkalı Leke ile mücadelenin de önemine dikkat çeken Karanfiloğlu, Halkalı Leke’ye karşı doğru mücadele verilmediği takdirde, yaprak dökümüne yol açacağı ve ağaçta 2-3 yıl verimsizliğe neden olabileceği uyarısında bulundu.

Karanfiloğlu, Halkalı Leke’ye karşı budama sonrası ve Şubat sonu Mart başı olmak üzere iki kez yağışsız günlerde bakırlı ilaçların atılması gerektiğini de vurguladı.

SULAMA DÖNEMLERİ

Ağaca, özellikle meyve çekirdeğinin sertleşmeye başladığı temmuz ayında su desteğinin verilmesi gerektiğini kaydeden Karanfiloğlu, yağmur suyundan daha çok faydalanmak için tarlalarda  bentlerin yapılması tavsiyesinde bulundu, zeytin bahçelerinde çıkan otların da tohum yapmadan önce toprağa karıştırılmaları takdirde gübre görevi yapacağını söyledi.

ZEYTİNYAĞI PLASTİK BİDONLARDA  MUHAFAZA EDİLMEMELİ

Karanfiloğlu ayrıca zeytin yağının, ışıktan uzak cam, paslanmaz çelik veya laklı tenekelerde muhafaza edilmesi gerektiğini vurguladı.  Karanfiloğlu, zeytinyağının plastik bidonlarda saklanması alışkanlığından vazgeçilmesi gerektiğinin altını çizdi.